Coşkun: Enflasyon sabit gelirliler üzerinden baskılanmamalı!

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in katıldığı canlı yayında enflasyon ve personel istihdamı konusundaki açıklamalarına ilişkin değerlendirmede bulundu. Coşkun, enflasyonun sadece sabit gelirliler üzerinden baskılanmaması gerektiğini ve personel ihtiyacının emekli sayısına göre değil, kamu hizmetinin ihtiyacına göre belirlenmesi gerektiğini vurguladı.

5

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) ve Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in katıldığı canlı yayında enflasyon ve personel istihdamı konusundaki açıklamalarına  ilişkin değerlendirmede bulundu.

Coşkun şunları söyledi: 

“Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek katıldığı canlı yayın programında “Enflasyon ve Personel İstihdamı” konu başlıklarına ilişkin açıklamalarda bulunmuştur. Enflasyon Sadece Sabit Gelirliler Üzerinden Baskılanmamalı, Personel İhtiyacı Emekliye Göre Değil Kamu Hizmetine Göre Belirlenmelidir. Enflasyonun baskılanması ve tek haneli rakamlara indirilmesi başta kamu görevlileri olmak üzere sabit gelirliler için son derece önemli bir husustur.  Sıkı maliye ve para politikalarıyla; Gelir - Harcama ya da Talep - Alım Gücü baskılanması üzerinden sadece sabit gelirlileri kısıtlamaya yönelik politikalar isabetli değildir. 

Maaş/ücretlerin nominal değil reel alım gücü artırılarak piyasalarda adil gelir dağılımı ve bölüşüme kaynak oluşturulmalıdır. Bunun içinde dolaylı-doğrudan vergilerin gelir endeksli düzenlenmesi, çok kazanandan çok, az kazanandan az vergilendirme yapılması gerekmektedir.  Türkiye’de sermayeye yönelik oluşturulan fırsatlar, emek gücüne, alın terine ve sabit gelirliye de oluşturulmalıdır. Personel istihdamı konusunda emekli olanların haricinde personel alımına izin vermiyoruz ifadesi oldukça kritik bir açıklamadır.  Başta öğretmen, sağlık personeli ve üniversite mezunu kamuya atanmayı bekleyen kardeşlerimiz için sorunlu bir açıklamadır. Yıllarca emek vermiş, eğitim almış, bilgi ve birikim oluşturarak kamuya atanmayı beklemiş kardeşlerimizi hayal kırıklığına uğratmamak gerekmektedir. 

Nitekim öğretmen olarak; sınıfta ders anlatmak, tahta karşısına geçerek gelecek nesillerimize katkı sunmak hayali içerisinde olan kardeşlerimize imkan sunulmalı, tüm imkanlar zorlanmalıdır.

Kamu görevlilerimizin görev aylığı - emekli aylığı arasında oluşan büyük dengesizlik nedeniyle emekli olmamaları hak verilebilecek bir nedendir.  Son olarak, Türkiye’nin büyümesi ve nüfusuna bağlı olarak kamu hizmeti sunumu ve gerekliliği her geçen gün artmaktadır. Kamu hizmetine ve kamu görevlisine duyulan ihtiyaç da her geçen gün bu orantıda artmaktadır. Sadece emekli olanların yerine personel istihdamı doğru-adil-hak verilebilir bir gerekçe değildir. Sağlık sisteminde ve sunumunda yaşanan gelişme, nüfusta oluşan artış, öğretmen ihtiyacı, yatırımların artmasına bağlı olarak teknik personel ihtiyacı gibi hususlar göz ardı edilemez”.