YAHUDİ NİÇİN LANETLENMİŞTİR?

İsrail’in Gazze’de uyguladığı soykırım, vicdanı olanların vicdanını kanatmaya devam ediyor. Dünyaya daha yeni gelmiş bebekleri bile gözlerini kırpmadan öldüren bu canavar ruhlu aşağılık Yahudiler için “insan nasıl bu ölçüde acımasız olabilir? Demek ki lanetlenmeleri haktır.” diye düşündürüyor.

İsrail, İslam âleminin ortasında, bağrına saplanan zehirli ve paslı bir hançer gibi sürekli kanayan yaralar açıyor. Milyonlarca Müslüman arasında Filistin bebeklerini katleden İsrail'i ne yazık ki kimse durdurmaya teşebbüs etmiyor. Liderlikleri Amerika’ya borçlu kimi İslam ülkelerinin yöneticileri sözle de olsa bir tepki göstermiyor. 

Kimileri İsrail’in yaptıklarının savaş suçu olduğunu söylüyor ama Müslümanların İsrail'i yargılayacak uluslararası bir mahkemeleri ve ona zorlayacak güçleri yok. Şikâyette bulundukları mahkeme de İsrail destekçisidir. Hatta yargılanması için başvurmasını bekledikleri ülkeler de İsrail’in yanında duranlardır. 

Boykot çağrıları yapıyorlar ama kayda değer alternatif Müslüman malları yok, piyasalar Yahudi veya Yahudi destekçilerinin mallarının hegemonyası altındadır. Filistinli Müslümanları bütün güçleriyle, yokluk içinde binbir sıkıntıyla ürettikleri silahlarıyla savunan tek grup Hamas’tır. Amerika ve bütün Batılı ülkeler, Türkiye gibi bir–iki Müslüman ülke haricinde diğer sözde Müslüman ülkeler ve halklar Hamas’ı terörist ilan ediyorlar. Bu bebekleri, bu masum yavruları zalim İsrai’e karşı savunan olmasın istiyorlar. Yürekleri parçalanan bir avuç Müslüman dışında kimse bu Filistinli masumlara ağlamıyor.

Kur’an ayetlerinde tefekkür ettiğimizde Yahudi’nin bu akılalmaz vahşeti konusunda aklımızı aydınlatacak bilgiler bulabiliriz. Masum bir cana kıyabilen her zalim, bütün insanları öldürme potansiyeline sahiptir. Yüce Allah, “Kasten ve haksız olarak bir canı öldüren kimse, bütün insanları öldürmüş gibidir” (Maide, 32) buyruğuyla zalimin sınırsız canavarlığına ve zulümdeki bu doyumsuzluğuna işaret etmektedir. Haksız olarak bir can öldüren zalim, eğer durdurulmazsa daha birçok canları yakacaktır; bütün insanları öldürmeye varan aç bir canavarlığa dönüşecektir. Bu nedenle Kur’an sıklıkla, zalimlerin bu özelliğine dikkat çekerek insanları buna karşı uyarmaktadır. Ayetin "İsrailoğullarına yazdık" diye başlaması bugünkü İsrail vahşetine, masumlara ve çocuklara yönelik canavarca saldırılarına manidar bir şekilde işaret etmektedir.

Kur'an-ı Kerim birçok ayetlerinde Âdem’i yarattıktan sonra meleklere ona secde etmelerini emrettiğini hepsinin bu emre itaat ettiğini ancak iblisin secde etmediğini niçin secde etmedin denilince de kendisinin Âdem’den üstün olduğunu onun için secde etmediğini söylediği, bu ırkçı kibrinden dolayı huzurdan kovulduğu ve lanetlendiği bildirilmektedir. Bu konu farklı surelerde tekrar edilmiştir. (Örneğin bkz. Hicr, 28-35.)

Şeytanın lanetlenmesinin sebebinin kibrinden kaynaklı ırkçı tutumundan olduğu bu konuyu anlatan ayetlerden anlaşılmaktadır. Irkçılık kibrin doğurduğu bir haksızlıktır. Kendini üstün görmek Şeytanın icadı bir kibirdir. Oysa bütün kullar “yaratılmış olmak” itibariyle Allah'tan eşit uzaklıktadır, hiç birinin diğerinden üstünlüğü yoktur. Yüce yaratıcı üstünlüğün sadece takvada olduğunu bildirmiştir. Takva ise yalnız Allah'ın bildiği ve yalnız onun karar vereceği bir değerdir. Hiç bir kulun takva tespit etme ve ölçme durumu söz konusu değildir. 

Yahudilerin şeytanın lanetlenmesine yol açan kibrine benzer bir kibir taşıdıkları ve buna bağlı olarak Yahudi ırkının üstünlüğüne dayanan kendi ırklarından olmayan herkesi aşağıladıkları bir tutum sergiledikleri ve bu yönleriyle şeytanlaştıkları için İlahî gazaba uğrayıp lanetlendikleri yine ayetlerden anlaşılmaktadır. (Bakara, 61; 91; 88.) 

Peki, Yahudi Siyonistler neden bu kadar vicdansız ve aşağılık olabiliyor? Masumları öldürebilme canavarlığı neden kaynaklanıyor. Yahudilerin Tevrat kadar kutsal kabul ettikleri Talmud kitapları incelendiğinde bu durum anlaşılıyor. Onlara göre Talmud, “Tora” dedikleri Tevrat’ın bir açıklamasıdır. 

Yazılı olarak bulunmayan sözlü şekilde anlatılan söz konusu Tevrat’ın açıklamaları, Tevrat’ın Musa’ya verilmesinden yaklaşık 2000 yıl sonra Mişna adıyla yazıya geçirildi. Daha sonra Yahudi ilahiyatçılar Mişna üzerinde çalışmalar ve yorumlar yaparak Talmud’u ortaya çıkardılar. İşte bu,  Siyonizm’in de temel kitabıdır. Talmud'un ana teması ırkçılıktır, Yahudilerin üstün ırk olduğu üzerine kurulmuştur. Talmud’da yer alan bazı fikirleri örnek olarak dikkatinize sunuyoruz: Ne kadar insanlık ve akıl dışı olduğuna siz karar verin. 

Talmud’a göre, Musa'ya verilen 10 Emir dahi sadece Yahudilere uygulanır. Örneğin, “öldürmeyeceksin” yasağı sadece Yahudileri öldürmemeye yöneliktir.

Talmud’da, Yahudi olmayan bütün insanlar “goyim” kavramıyla ifade edilmiştir. Ona göre Goyimler insan değildir, Yahudilere iyi hizmet edebilsinler diye Yahova (tanrı) onları insan suretinde yaratmıştır.

Talmud Baba Bahtra 54. kısmında; "Yahudi olmayanların sahip olduğu mal, çölde ayağınızın altındaki sahipsiz araziye benzer, kim önce alırsa onundur." Denilmektedir.

Yine Talmud'un birçok kısımlarında (Hoşem, Hamişpat, Yoreh, Deah, Sultan Arah gibi.) "Yahudi olmayanların kanını akıtmak Yahova'ya kurban sunmaktır." Denilmektedir.

Yine Talmud’da, Yahudilik amacı için işlenen bütün günahların gizli olmak koşuluyla mubah olduğu; Yahudi olmayanların birer hayvan olduğu; "Haksızlık etmeyiniz” emrinin sadece Yahudiler için olduğu, diğer milletlerin canları ve mallarının helal olduğu; Yahudi olmayanların ırzının helal olduğu, “Zina etmeyeceksiniz” emrinin Yahudiler için olduğu, şeklindeki ifadeler yer almaktadır. (Aydın Yılmaz, Goyimleri Beklerken adlı kitabından yararlanılmıştır.) 

Demek ki şeytani ırkçılığın vardığı son nokta Talmud’a bağlı ve onun fikirlerini taşıyan Yahudiliktir. Bu ise Allah’ın gazabına ve lanetine müstahaktır.