GÜLPINAR ZİHNİYETİN DEĞİŞMESİNİ İSTİYOR

Yeniden Refah Partisi Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Kasım Gülpınar, yaklaşan seçimler öncesi sorularımı yanıtladı.

-Sayın Gülpınar, Sayın Erdoğan size şuan telefon açsa dese ki “Kasım kardeşim benimle görüşmeden partiden istifa etmeni kabul etmiyorum bu partinin evladısın geleceksin beni yarı yolda bırakma geleceksin” derse gider misiniz? 

Kasım Gülpınar:

Şimdi Bekir Bey benim bir huyum var, ihtimaller üzerinden hiçbir zaman yorum yapmamam. Yani olmadık bir şey üzerinden… bir şey de olduğunda olduktan sonra konuşurum. Farazi senaryoya dayalı hiçbir şeyi ben değerlendirmem ama sorduğunuz için şunu söylemek zorundayım. Şimdi artık bu insanların, bu halkın bir ümidi var, bir umut bağlamışlar. Bizim şimdi artık bu vakitten sonra herhangi bir geri adım atmamız, Allah’tan herhangi bir mani vermediği müddetçe mümkün değil çünkü halk artık bu ümidi buraya bağlamış durumda. Bizimle birçok sorunların hallolacağını düşünüyorum, inşallah o güvenlerini eğer kazanırsak boşa çıkarmamak için gayret edeceğiz.

Büyük bir mesuliyeti yüklenmişiz aslında, seçmenlerin üzerimizde hakları var. Biz de bunun için bütün gayretimizi göstereceğiz. Şimdi biz zaten halk için bu kadar fedakarlıkta bulunduk. Bütün bu işe halk için giriştik. Şimdi halk için giriştiğimiz bir işten de başka bir şey için dönmenin bir anlamı yok, dönemeyiz de bu işten. Dediğim gibi Allah’tan herhangi bir mani vermediği müddetçe, artık bu halkın biz talebini ümidini karşılamak zorundayız. Başka çaresi yok bunun. 

-Halk sizden ne bekliyor?

Kasım Gülpınar:

Ben daha önce defalarca söyledim. Halk benden düzgün, ahlaklı, temiz, şeffaf, adaletli bir belediyecilik bekliyor bu kadar. Halkın en büyük beklentisi budur. 

-Belediye Başkanı seçildiğinizde halkın karşısına nasıl bir kadro ile çıkacaksınız?

Kasım Gülpınar:

Mümkün olabilecek en iyi kadroyla tabii ki. Şimdi kadrolar şöyledir, insanlara makam tevdi edilmedikten sonra makam vermedikten sonra bir insan için iyi veya kötü demenin bir anlamı yoktur. Benim bir tezim vardır, bir insanın iyi veya kötü olup olmadığını anlamak için bir makam sahibi yapmanız gerekir makama oturduktan sonra insanları değerlendirmek lazım iyi mi kötü mü olduğunu çünkü makamlar imtihanlar, yerleridir orada ben geçmişte de çok defa rastladım. Çok düzgün güvendiğiniz insanlar maalesef makama oturduğu zaman farklı boyuta farklı şekilde erişebiliyorlar. Onun için biz en iyisini bulup liyakate düzgün temiz arkadaşlarımla çalışacağım. Umarım fire olmaz yani makama oturduktan sonra herhangi bir fire olmaz yani olabilir de bu işin doğasında bu var. Onu da çok da yadırgamamak lazım. Belediye hizmetleri uzun soluklu maraton bir iştir. 

-Sayın Gülpınar göreve gelirseniz kısa, orta, uzun vadede eylem planlarınız nelerdir? 

Kasım Gülpınar:

Öncelikle kısa vadede çözülmesi gereken bazı ufak tefek problemler var, bunlar aslında çok basit ama çok göze batan konulardır sıkıntılı şeylerdir. Tespit ettiğimizi onun haricinde uzun vadeye yayacağız, işte kentsel dönüşümdür, altyapıdaki o problemlerdir. Bunun yanında işte ulaşım planları, ulaşım mastır planı hazırlıyoruz. Şu anda ulaşımla ilgili sıkıntılar var, tabii ki Urfa'yı daha cazip hale getirecek ve hep söylediğimiz özellikle turizm şehri Şanlıurfa kavramını geliştirecek ve sanayi şehri olarak. Bunlar da uzun vadeye yayılacak projelerimiz. Bunların hepsini yavaş yavaş peyderpey bu işi hep birlikte işte ekip arkadaşlarımız da oluşturduktan sonra, bunları Urfa'nın sorunlarını tek tek çözmek için süratle çalışmaya başlayacağız inşallah. 

-Büyükşehir Belediyesi Meclis kararıyla otogarın taşınması kararı alındı,  şehirden merkezinde 22 km uzak, yeni otogar Karaköprü'nün mera alanında yapılacak. Göreve gelirseniz alınan bu kararı iptal edecek misiniz?

Kasım Gülpınar:

Şimdi benim bir taahhüttüm var. Ben kesinlikle, mera alanları tarım alanlarıdır, hiçbir şekilde buraya inşaat yapılmamasını taahhüt ettim. Daha önce Urfalılar herhangi bir şekilde böyle tartışmalı alanlara, sıkıntılı yerlere, Urfa'nın faydasına olarak kullanılabilecek, özellikle tarım alanlarına kesinlikle inşaatı yapılmaması için benim kesin bir kararım var. Tabii şu anda konuşmak için erken. Henüz başkan seçilmedik henüz encümen oluşmadı. Henüz meclis belli değil. Geçmiş kararlar tabii ki "ayet "değildir. Onlar bir şekilde üzerinde oturulur, tartışılır ama önce bir encümeni görmek lazım. Önce bir meclisi görmek lazım, sonra da bu işleri tekrar masaya yatırmak lazım. 

-Şanlıurfa’nın hızla artan bir nüfusu var, büyüyen bir kent. Örnek vermek gerekirse 31 Aralık 2023 itibarıyla 2.213.964 kişi bir önceki yıla kıyasladığımızda 2.170.000. Yaklaşık resmi rakamlara göre 60.000, yani yılda ortalama 60.000 kişi artan bir nüfus var yani bu da tabiatıyla kente sosyal olarak bir yük ve külfet getirecek. Bununla ilgili nasıl bir çözüm bulacaksınız?

Kasım Gülpınar:

Şimdi nüfus artışına çözüm bulamayız. Tabii ki nüfus artışı Urfa'da gerçekten bir realite. Yani çok hızlı bir şekilde artan bir nüfusumuz var. Aslında Türkiye'nin ihtiyacı olan genç nüfusun Urfa'da olması bizim için aynı zamanda avantaj. Bunu avantaja çevirmek lazım ama şu anda dezavantajını yaşıyoruz bazı yerlerde bazı noktalarda. Çünkü istihdam konusunda çok ciddi sıkıntı var. Gençler üzerinde gençlerin yanlış kötü yollara bulaşması hususunda çok ciddi şikayetler var. Bu genç nüfusu mümkün mertebe istihdama nasıl katabiliriz diye onun gayreti içinde olacağız. Ve biraz önce söylediğim bu sanayileşme turizm aslında istihdama da çok ciddi katkı sağlayacak bir projedir. Genel manada Urfa'nın geleceği açısından düşündüğümüzde bu nüfus artış hızıyla bu gençler hiçbir şekilde işsiz, güçsüz bir şekilde ortada gezerse maalesef bu Urfa için ve Türkiye için de aslında bir sıkıntı olur. Bizim çalışmalarımız daha çok bu yönde olacak. Çünkü artık bu bir gerçek dediğim gibi Urfa genç bir memleket. Genç bir nüfusa sahip. 

 

- Şuradan devam etmek istiyorum vakti zamanında Karaköprü ilçemiz narı ile ünlü bir yermiş ancak şimdi nardan eser kalmadı. Fıstık tarlaları var bu fıstıklar her geçen gün hızla azalıyor. Türkiye'de fıstık konusunda iddialıydı. Komşu ilimizi ile rekabet halindeyiz en çok fıstık ağaçları Urfa'da olduğunu söylüyoruz. 15 yıldan buyana Karaköprü bölgesinde edinilen bilgiye göre 4 bin dönüm arazi inşaat alanına dönüşmüş. Bununla ilgili nasıl bir önlem alınacak?

Kasım Gülpınar:

Bunların hepsini baştan beri söylüyorum mera alanlarına inşaat alanlarına dönüşmesine izin vermeyeceğiz. Kentin planlı programlı şehir planına uygun olmakla beraber başka alanları tespit edip inşaat alanlarını ivedilikle üretmemiz gerekir. Şimdi bunlar işte çarpık kentleşmenin sonuçları maalesef, işte basiretsiz, vizyonsuz bir yönetim anlayışının bugün bizi getirdiği yer. Tarım alanlarını korumamız lazım. Bunlar ileride çok ihtiyacını duyacağınız ve artık vah vah dediğimiz zaman iş işten geçmiş olacak şeyler. Biz bir an evvel vah vah demeden iş işten geçmeden bu işe ciddi bir şekilde acil bir şekilde müdahale etmemiz lazım. Çünkü bunun sonu yok. Dışarıdaki örneklere baktığınızda elin yabancısı bunları muhafaza etmek için elinden gelen gayreti gösteriyor. Biz de elimizdeki nimetleri yok etmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. 

-2005 yılında yürürlüğe giren 5403 sayılı toprak koruma ve arazi kullanım kanununun son üçüncü maddesi gereği mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ve sulu tarım arazileri tarımsal ürün amacı dışında kullanılamaz. Tabii böyle bir kanun böyle bir yasa var. Bu konum nedeniyle bu kanun ile ilgili ne söylemek istersiniz?

Kasım Gülpınar:

Yani bunu bana değil, bu işin yetkililerine sormak lazım. Ben hiçbir zaman bu şekilde yetkili olmadım. Biliyorsunuz milletvekillerinin yetkisi yok, milletvekili hiçbir zaman yetki makamı değildir. Ben bunu artık defalarca söylemekten ben de yoruldum. Sürekli milletvekili iken işte niye şöyle, niye böyle milletvekili hiçbir zaman yetki makamı değildir. Milletvekili aracı makamdır. Hatta ben son dönemlerde bunu yalvarır makama değiştirmiştim. Yani yalvarır makam artık yalvarma pozisyonuna gelmiştik. Milletvekili onun için ben zaten 2018 yılında bir daha milletvekili olmayacağım demiştim. Çünkü benim işim bu değil. Ben bu şekilde milletvekilliğini hiçbir zaman kabul etmedim, etmeyeceğim de, bütün Türkiye'ye bütün Urfa'ya duyurmuştum. Her şeyi milletvekilinden bekliyorlar. Onu o döneme atıfta bulunanlar var işte milletvekiliydi. Niye şöyle yapmadın? Niye böyle yapmadın? Milletvekili, denetleme yetkisi hiç bir zaman olmayan ancak bir yanlışı sözlü olarak dile getirebilecek bir pozisyondadır. Biz bunları çeşitli platformlarda kendi içimizde sürekli dile getirdik ama. Başka elimizden bir şey gelmiyor ama bugün yetki makamı elimize geçerse bunu hep birlikte Türkiye'de Urfa'ya da göstereceğiz. Ne yapılması gerektiğini kanunun nasıl uygulandığını, nasıl kanunun çiğnenmeyeceğini, biz bunun hepsini gayet gayri kanuni bütün işlemleri İptal ederek tamamen kanuna saygılı ve kanun çerçevesinde hareket edeceğimizi. Bütün Urfa’ya göstereceğiz zaten halkın beklentisi bu, o yüzden halkın bize güveni var. Halk biliyor ki bunlar kanun dışı bir şey yapmaz. Kasım Gürpınar kanun dışı bir şey yapamaz. Kanun dışı bir işe girilmez. 

-Akçakale yolu, Kısas yolu, Mardin yolu, Diyarbakır yolu şehir girişlerinde tarım arazilerinde inşaat yapılıyor, yani bir santim toprak ortalama 100 yıl içerisinde meydana geliyor. Böylesi mümbit bir toprak dünyanın  hiçbir ülkesinde yok. Yani bununla ilgili nasıl bir önlem alınacak?

Kasım Gülpınar:

Bekir bey söylüyorum en başından beri, bakın biz sloganımızı duyurduk.Tarım arazilerine inşaat yaptırmam, bana ne yapacaksınız diye soruyorlar. Ben önce ne yapmayacağımızı söylüyorum özellikle birinci madde ne yapacağımızdan çok önce bir ne "yapmayacaklarına odaklanalım". Bu bence daha önemli. Çünkü ne yapacaklarını sizin parayla bütçeyle şunla bunla ilgili ama ne yapmayacaklarını az paraya bütçeye bağlı değil bunlar. Bu sizin kendi şahsi fıtratınızla kendi şahsi düşüncelerinizle dünya görüşünüz ile ilgili bir şey. Ve burada yapılmaması gereken en önemli şey, tarım alanlarına bir şey inşa ettirmemek. Oraya bir çivi dahi çaktırmamak, tarım alanlarını muhafaza etmek. Çünkü ileride tarım bize çok lazım olacak.

-Göreve geldiğinizde Dağ eteği bölgesine belediye hizmeti gidecek mi? Burada altyapı, yol, elektrik, su, doğal gaz, park bahçe gibi hizmetlerin gitmesi için çalışma yapacak mısınız? 

Kasım Gülpınar:

Şimdi sadece orası değil, biz imara açılabilecek bütün alanları tespit ettikten sonra dediğimiz gibi bir kere bu çarpık yapılaşmanın örneği orada, Karaköprü’nün durumu ortada. Ama bugün Karaköprü’deki o çarpık kentleşme, çarpık yapılaşmaya baktığınızda maalesef insanın içi acıyor. Tamam, eskiden yapılanlar eskide kaldı. Yani onlara bir şey, müdahale edemiyorsunuz ama bakın elinizde yeni bir fırsat var, yeni imkânlar var. Maalesef burada bazı mahallelerde, Karaköprü de özellikle yeni sayılır. Urfa'nın diğer eski kesimlerine göre baktığınızda özellikle son dönemlerde çok ciddi bir çarpık yapılaşma göze çarpıyor. Yani o nizam, bitişik nizam binalar o yüksek yüksek bazı yerlerde bloklar, bazı yerlerde alçak bloklar yani böyle dengesiz, düzensiz hiçbir hat çizgi nizam olmayan o anlayış maalesef çok sıkıntılı bir durum. Biz de diyoruz ki inşallah yeni yerler tespit ettiğimizde bu sadece gelmiş olması şart değil mutlaka başka yerlerde tespit edeceğiz. Düzgün temiz böyle. Herkesin gıptayla bakacağı özenerek böyle bakacağı helal olsun diyeceği bir şehircilik anlayışı biz orada geçireceğiz. Sadece binaların nizamı intizamı değil ben çünkü nizama intizama da çok dikkat ederim. Bu işte çok disiplinliyimdir. Bilenler çok iyi bilirler. Hem o açıdan hem de modern şehircilik kavramlarının hepsinin içinde yer aldığı gerek kentsel dönüşüm gerek depreme dayanıklı gerek yeşil şehircilik bisiklet yollarıyla başka böyle düz o alan üzerinde mümkün mertebe bu tip alanları tespit edip yeni bir şehir inşa etmek için yeni bir Urfa inşa etmek için bütün gayretimizi göstereceğiz. 

-Yeni alanlardan söz ettiniz. Ağızhan bölgesi dediğimiz ağızhan köyü havalimanı karşısında, imar gitmiş fakat orada altyapı yok. Yani yıllardır yaklaşık belki 20 yıldır, 20 yıldan bu yana bütün parselasyon işlemleri yapılmış ama orada bir yapılanma yok. Altyapı yok. İnsanlar gidip orada bir yapı yapamıyor, nasıl bir çözüm bulacaksınız?

Kasım Gülpınar:

Yani dediğim gibi şimdi meclis oluştuktan sonra bunlar konuşulacak şeyler bizim yetkili arkadaşlarla gerek komisyondaki arkadaşlarla, gerek encümen arkadaşlarla ortak bir şekilde. Biz Urfa'yı ortak bir şekilde yöneteceğiz. Buna mimarlar odasını da dahil edeceğiz. Bu işin içine işin uzmanlarını da dahil edeceğiz. Bu konuda yetki sahibi olan, bilgi sahibi olan, böyle geniş katılımlı kent konseyine daha bir aktif hale getirmemiz lazım. Bir kere burada yani Urfa’da şehirleşmeye katkı sağlayacak ne kadar aktör varsa biz bunlarla gerekirse geniş katılımlı çalıştaylar yaparız, hem onların fikirlerini dinleriz. Onların dediği doğrultusunda, ben hep bunu söylüyorum, ben yaptım oldu değil, halk ne istiyorsa o olacak. Çünkü halk yaşayacak burada. Onlar burada yaşıyor, yaşamaya devam edecekler. Onların arzu ettiği nasıl bir şehir istiyorsunuz kavramını biz bir kere masaya yatıracağız. Nasıl bir şey istiyorsunuz? Kasım Gülpınar nasıl bir şehir istiyor değil. Tamam benim kafamdaki vizyon belli. Ben dediğim gibi, yurt dışındaki örnekleriyle öyle bir şehir istiyorum ama halk nerede, neyi istiyor onu da halk karar verecek. Havaalanına karşısında mı başka bir yerde mi, nerede, nasıl bir şehir inşa etmemiz gerektiğini, mevcutta nasıl bir düzenlemeler yapmamız gerektiğini, eskiyi nasıl düzeltmemiz gerektiğini, buna hep birlikte halk karar verecek. Mesela gidiyoruz işte eksik diyorum mesela diyor ki, tuvalet yok burada diyor. Defalarca çarşıya her indiğimde bütün hep şikayet bu halk tuvalet istiyor mesela. Yani bu sadece kendisi için değil, gelen turist için gelen, yabancı için, esnaf için bu çok mesela basit ve normal bir talep ama bugüne kadar gerçekleştirilmemiş bu anlayışı biz değiştireceğiz işte halkla birlikte hep birlikte onları dinleyerek onların nasıl bir şey istediğine karar verdikten sonra biz de kendi belediye imkanlarımızla bu işleri çözeceğiz inşallah.

-Son sorum, diyorsunuz ki 5 yıl görevde kalacağım. 5 yıl sizce yeterli olacak mı?

Kasım Gülpınar:

Yani 5 yıl şimdi 5 yıl da 15 yıl da yeterli olmaz, mesela şu mevcut durumu düzeltmek için hem ekonomik şartlar açısından değerlendirilirse ekonominin durumu ortada. Şimdi hem ekonomik açıdan hem bazı teknik yetersizlikler açısından işte bazı yerlere çivi çakamazsınız. Bazı yerleri düzeltiyorsun, ortada tarihi bir şehir var. Bunun için değil 5 yıl, 15 yıl da yetmez. Fakat burada hep defalarca vurguladım. Bir zihniyet değişimi lazım. Biz 5 yılı aslında Urfa'yı komple değiştirmek için değil, orayı bir Paris, Londra yapamayız. Biz öyle 15 yılda bu değil, 15 yıl, 25 yılda lazım. En azından o açıdan baktığın zaman 5 yıl zihniyet değişimi için benim aslında burada talebim. Öncelikle zihniyet değişim, işte bakın tarım alanlarına bina yapılması meraya şuraya buraya karar çıkarılması, kanunların çiğnenmesi… Bizim söylediğimiz bunlar. 5 yılda en azından bu zihniyeti değiştirirsek bu bile yeterlidir. Bizim için bizden sonra gelecek olanlar hiçbir zaman tarım alanlarına bir inşaat yapma duygusu düşüncesi içinde olmasınlar. Biz bunu istiyoruz. Peki sadece bu bir tanesi, yani öbür şeyleri söylemeyeceğim yani diğer zihniyet dediğinizde komple zaten zihniyet değişikliğine çok büyük ihtiyacımız olduğunu bugün hep birlikte şikayetlerden anlıyoruz. Sadece şikayet bu değil yani başka şikayetler de var. Biliyorsunuz işte adaletsizlik, liyakatsiz zihniyet değişiminin zamanı içinde olması gereken şeyler var. 

-Size soracak çok sorumuz var, şimdilik bu kadar. Gelişmeleri takip edeceğiz. Başarılar dilerim.