Bahçeli'den İmamoğlu protestoları ile ilgili çarpıcı açıklama!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına ve sonrasındaki protesto gösterilerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Bahçeli, "Sokak çare değildir. Sokağa davet edilenlerin karşısına 15 Temmuz'da olduğu gibi başkaları dikilirse kaçınılmaz çatışma nasıl önlenecek, olayların önüne nasıl geçilecektir?" dedi.

5

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından protesto gösterileriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. 

Türkgün gazetesine gündemle ilgili açıklamalarda bulunan Bahçeli, Türkiye'nin çok tehlikeli bir sürece sokulmaya çalışıldığını belirterek şunları kaydetti: 

"CHP'nin başlattığı, bazı kadrolu yorumcular tarafından da desteklenen, büyük bir şuursuzluk ve tahammülsüzlük örneği olan sokak çağrıları, Türkiye'nin çok tehlikeli bir sürece sokulmaya çalışıldığına işaret etmektedir. Bu çağrı, toplumsal huzuru tehdit ettiği için kamu düzenin bozmaya dönüktür. Topluma kin ve nefret saçan müzmin Cumhur İttifakı hasımları, ümitsiz vaka siyasetçiler, her türlü yalanla, 'Cumhur İttifakı gitsin, ülke yanarsa yansın' anlayışıyla demokrasi dışı arayışlara zemin oluşturma niyetlerini malum televizyon kanallarında açık etmektedirler."

MEDYA YORUMCULARI SORUMLULUK İÇİNDE HAREKET ETMELİ

Medya yorumcularının sorumluluk içinde hareket etmeleri gerektiğini belirten Bahçeli, "Toplumu kaosa, şiddete veya isyana yönlendiren yorumlar, hukuki ve ahlaki sorumlulukların ihlali anlamına gelmektedir. Medyanın barış, birlik ve sağduyuyu teşvik eden bir platform olması gerekirken, toplumun güvenini ve huzurunu sarsacak söylemlerle kışkırtıcı bir üslup takınması, etik ilkeleri aşan bir suç hâlidir" dedi. 

SOKAK UYARISI

Bahçeli, CHP'ye 15 Temmuz hatırlatması ile 'sokak' uyarısı yaparak "Türkiye'de sokak olayları yaşandı ve geçmişin acı tecrübeleri de henüz unutulmadı. Yaşanan sokak olaylarının sosyal maliyeti hem devrimciler hem de ülkücüler açısından çok yüksek oldu. Bunların sonucunda Türkiye'ye ödetilen ekonomik, sosyal ve siyasi bedel milletimizin hafıza kayıtlarındadır. O sebeple sokaklar çare değildir. Şayet sokağa davet edilenlerin karşısına 15 Temmuz'da olduğu gibi başkaları dikilirse kaçınılmaz çatışma nasıl önlenecek, olayların önüne nasıl geçilecektir? Sokak çağrısı yapan provokatörler acaba o vakit ortada bulunacaklar mı yoksa çoktan ülkeyi terk etmiş mi olacaklar. Bunlar, aynı zamanda da Türkiye'de tek adam rejimi olduğuyla yatıp kalkanlardır. " ifadelerini kullandı.