Şanlıurfa’nın Âşık Veysel’i Şükrü Hafız: Gözleri görmese de…

Tarihi boyunca birçok önemli bestekar ve gazelhan yetiştiren Şanlıurfa’da Türk halk müziğinde iz bırakan isimlerden biri de, gazelhan Şükrü Çadırcı, nam-ı diğer Şükrü Hafız’dır. Küçük yaşta gözlerini kaybetmesine rağmen müziğe olan tutkusu hiç bitmeyen Şanlıurfalı gazelhan bu yönüyle Âşık Veysel’e benzetilmiştir.

5

Tarihi boyunca Türk halk müziğinde derin izler bırakan sanatçılara ev sahipliği yapan Şanlıurfa, çok sayıda önemli bestekâr ve gazelhan yetiştirmiştir. Bu değerli isimlerden biri de, kendine özgü üslubuyla tanınan gazelhan Şükrü Çadırcı, nam-ı diğer Şükrü Hafız’dır.

1917 yılında Şanlıurfa’da dünyaya gelen Şükrü Hafız, henüz iki yaşındayken geçirdiği bir hastalık sonucu görme yetisini kaybetti. Ancak bu durum, onun müzikle kurduğu bağa engel olamadı. Küçük yaşlardan itibaren halk müziğine gönül veren Hafız, devrin önemli ustalarından feyz alarak kendini geliştirdi. Gerek klasik Türk müziği gerekse halk müziği alanında derin bir birikime sahip olan sanatçı, 70’e yakın eser besteleyerek Urfa müziğine unutulmaz katkılar sundu.

1938 yılında Şanlıurfa’ya derleme çalışması için gelen ünlü müzik araştırmacısı Muzaffer Sarısözen, kendisinden “Küstürdün barışamam”, “Bülbüller düğün eyler”, “Seherde girdim bağa” adlı türküleri derlemiştir. Şükrü Hafız’ın TRT repertuarında eserleri de bulunmaktadır.

ŞANLIURFALI AŞIK VEYSEL

1993 yılında aramızdan ayrılan Şükrü Hafız, ardında Urfa'nın ruhunu taşıyan ezgiler ve Türkiye'nin dört bir yanında hâlâ yankılanan türküler bıraktı. Görme engeliyle değil, gönül gözüyle söylediği her dize, onu dinleyenlerin kalbinde yankı buldu. Bu yönüyle, halk arasında “Şanlıurfalı Âşık Veysel” olarak da anılan Şükrü Hafız, müzik tarihimizin sessiz ama derin nehirlerinden biri olmaya devam ediyor.