Baro eski Başkanı Sabri Çepik'in acı günü!

Şanlıurfa Barosu eski başkanlarından Sabri Çepik'in kızı Dilan Çepik, Ankara'da geçirdiği trafik kazası sonrasında hayatını kaybetti.

Baro eski Başkanı Sabri Çepik'in acı günü!

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Şanlıurfa Barosu eskibaşkanlarından Sabri Çepik'in acıgünü. Sabri Çepik'in kızı Dilan Çepik, dün Ankara'da trafik kazası geçirdi. Karşıya geçmek isterken bir aracın çarptığı 26 yaşındaki Dilan Çepik, olay yerinde hayatını kaybetti. Çepik'in cenazesi bugün Siverek Aile Mezarlığına defnedildi. Aile, taziyeleri Sabiha Özlek Taziye evinde kabul edecek. FEYZİOĞLU YAZI PAYLAŞTI Öte yandan yaşanan kaza sonrasında Çepik Ailesi yasa boğulurken, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu da Çepik'in ölümü ile ilgili bir yazı yazdı. Feyzioğlu, yazısında şu ifadelere yer verdi: "Çok acı günümüz dostlar. Dilan'ımızı kopardılar bizden. Sırt çantasında kitapları, annesinin siparişi iki kilo domatesle evine gidiyordu. Elimizde büyümüştün be çocuğum. Melek yüzlü evladım. Meğer dünyaya iyilik timsali olmak için gelmişsin. Anneciğini, babacığını, her dokunduğun yüreği ısıtmak için gelmişsin yavrucuğum. Metin amcam deyişini, etrafına neşe saçışını, küçücük ellerinle boynuma sarılışını... Ah... O buz gibi morgda yatışını... Pervin yengemin prensesinin yanına uzanmak için çırpınışını, Sabri abimin sessiz ve vakur gözyaşlarını. NE ZOR İMTİHAN! Kimlik şahidiyim Dilan'ımızın. Nikah şahidi olacakken kimliğini teşhis eden şahit oldum. “Dilaaaan, Dilaaaan... Seni toprak bensiz almaz Dilan...” Pervin yengemin çığlıkları. Bir yandan “sizi de üzüyorum kusura bakmayın” deyişi. Ah Pervin annemiz ah. Ne zor imtihan. Ya Rab! Sırt çantasında kitapları, annesinin siparişi iki kilo domatesle, evine gidiyordu. Telefonu çalıyor Sabri Çepik’in. Sonra Pervin yengenin. “Kızınız yaralandı, acil serviste. Telaşlanacak bir şey yok.” Polisler de bastırıyor gözyaşlarını. Fırlıyor gidiyoruz hastaneye. Sakin... Sakin... diyorlar. “Görmüş geçirmişlik”tanımı içinde acı haberi hissetmek de var. Biliyoruz zaten ne duyacağımızı. Hey büyük Allahım. Hikmetinden sual olunmuyor. Var elbette bu imtihanın da bir sebebi. PİŞKİN PİŞKİN SIRITIYOR! Sırt çantasında kitapları, annesinin siparişi iki kilo domatesle evine gidiyordu. Saat 12.30 civarı. Ankara Oran’da Turan Güneş Bulvarı’nda. Tam yaya geçidinin üzerinde. Çok sayıda “şoförümsü”nün yola çizilmiş süs sandığı beyaz şeritli yaya geçidinde. Demir yığını otomobile karşı devletin hukukunun vatandaşı koruması gereken o yaya geçidinde. Bekliyor ki yol boşalsın. O da biliyor bu ülkede yaya geçidinde araçlar durmaz, yayaya yol vermez. Nasıl oluyorsa kurallara uyan bir sürücü, en sağdaki şeritten giden aracı kullanan duruyor. Yol veriyor. Dilan kızım temkinli temkinli yaya geçidine adımını atıyor. Hemen arkasından bir solundaki araç da duruyor, yol veriyor. İki araç da duruyor, geçmesini bekliyor genç kızımızın. Her şey kurallara uygun. Muhtemelen Dilan mutlu. O her hücresiyle nazik bir insan. Annesi gibi. Nezaket görünce mutlu olur nazik insan. Bekletmeyeyim diye üçüncü şeride adımını atıyor. O sırada gerilerden kopmuş geliyor bir araç. Sürücüsünün bilinç düzeyi kullandığı araçtan bir koca medeniyet daha geri. Yan yana iki araç durmuş. Yaya geçidi. Besbelli bir yaya geçiyor. “O geçmeden ben geçerim” diyor en sol şeritteki. Tipik ağır taksir. Hatta belki de muhtemel kasıt. Yavaşlamak yerine gaza basıyor... YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN...
Baro eski Başkanı Sabri Çepik'in acı günü!

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.