Vali'den flaş açıklama: Turist ağırlayacak zihniyetimiz yok!

Şanlıurfa'da 'Cumhuriyetin 10 Yılında Şanlıurfa İlinin Rekabetçi Değerleri, Markalaşma ve Göbeklitepe' temalı toplantı düzenlendi. GAP Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nde (GAPTEM) düzenlenen toplantıya Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Kaytan, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil, Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) Başkanı İbrahim Halil Peltek, Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sabri Çelik ve İktisadi Araştırmalar Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ahmet İncekara katıldı. Toplantı, İncekara'nın katılımcıları selamlaması ve açılış konuşmasıyla başladı. 'URFA'YI ARAŞTIRIP YÖNETİCİLERE İLETİYORUZ' Açılış konuşmasında İncekara, "Şanlıurfa'nın gelişmesi için hangi değerlerin öne çıkması gerektiğini, ne yapılması gerektiğini araştırıyoruz. tüm bilgiler bilimsel araştırmalar kapsamında. Sonuçları kentin yöneticilerine veriyoruz. Bizim kuruluş amacımız bu. Toplantımızın iyi geçmesini yararlı olmasını diliyoruz" dedi. PELTEK: MARKALAŞMA OLARAK YETERSİZİZ! Şanlıurfa'nın en büyük sorununu markalaşamaması olduğunu söyleyen Peltek, "Kent olarak markalaşmadığımız sürece hiçbir zaman kazançlı olmayacağımızın farkındayız. Şanlıurfa, 11 bin 500 yıl önceden Göbeklitepesiyle, tarihi değerleri ve güzellikleriyle önemli bir konumda. 2 bin 400 kayıtlı eserimiz ve gastronomi şehri olarak bilinmesiyle zengin bir altyapıya sahibiz. Şanlıurfa olarak sadece şehrimizle değil, küresel anlamda ve Göbeklitepe'nin dünyaca bilinmesiyle markalaşmaya gitmemiz gerekir. Markalaşma olarak yeterli olmadığımızdan şehrimiz zenginleştiremiyoruz. Markalaşıp ürünlerimizi satarsak dünyaya pazar kurarız. Gerek tarım da, gerek turizm de yerel dinamiklerle birlikte hep beraber çalışmamız gerektiğimizi biliyoruz. Biz de ŞUTSO olarak üstümüze düşen tüm görevi yerine getireceğiz" ifadelerini yer verdi. ERİN: ZENGİNLİKLERİ DEĞERLENDİREMİYORUZ Toplantının genel değerlendirmesini yapan Vali Erin, "Son 20 yılın ekonomi rekorunu kırdık. 1 milyonun üzerinde geceleme sayısına ulaştık, Göbeklitepe’nin ziyarete açılmasıyla birlikte. Toplam yatak kapasitemiz 6 bin. 1 milyona ulaştırdığımız sayıyı 2 milyona çıkarmayı hedefliyoruz. Son 2 yılda turizmi yönetmek adına kamu kurum ve kuruluşlarının, destek kuruluşlarının ve özel sektörün katılımıyla Ana Hattı Kuruluşu kurumu oluşturmayı hedefledik. Vakıf, özel sektör,kamu, yönetiminde bütün temsilcilerin yer aldığı alanda profesyonel kişilerden oluşacağı bir yapıdan bahsediyoruz. Şanlıurfamıza hep birlikte sahip çıkarsak, kesinlikle başaralı olacağımızdan hiç şüphemiz yok" diye konuştu. 'TURİSTİ AĞIRLAYACAK ZİHNİYETİMİZ YOK!' Şanlıurfa'nın kente gelen turistleri ağırlayacak bir zihniyetinin olmadığını ve gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini vurgulayan Vali Erin, "Şanlıurfamızı tüm dünyaya tanıtacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın.Tarihi birikimini ve kültürel zenginliğini bugüne kadar hemen yanı başımızdaki Gaziantep kadar, Mardin kadar değerlendiremeyen bir durumdayız. 2019'un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Göbeklitepe yılı olarak ilan edilmesiyle birlikte artan ziyaretçi akını, turist sayısındaki artışla birlikte ifade ettiğimiz eksiklerimiz daha açık bir şekilde gün yüzüne çıktı. Gelen turisti ağırlayacağımız yerimiz ve gelen turiste hitap edecek standartlarımız, yatacak yer, dışarıda dolaşırken de memnuniyetle oteline dönüp ve ağırlayacak bir zihniyetimizin olmadığını görüyoruz. Büyük bir fırsatla karşı karşıyayız. Şanlıurfa'nın bunu iyi değerlendiremediği takdirde işin tersine işleyeceğini hesaplamak gerekir" sözlerine yer verdi. 'YANLIŞ VAR, GÖBEKLİTEPE İLK TAPINAK DEĞİL' Göbeklitepe'nin ilk tapınak olmadığını ve daha eski dönemlere ait yapıların keşfedilebileceğini kaydeden Vali Erin, "Şanlıurfa elbette Peygamberler Şehri. Bizim en kıymetli markamız Hz. İbrahim'in ve birçok peygamberin şehri olmasıdır. Göbeklitepe, bu markaya değer katacak. Bu değere katma değer katacak ve artıracak bir teşvik olarak görüyoruz. Göbeklitepe ilk tapınak olarak ifade ediliyor. Ama burada bir yanlış olduğunu da ifade etmek istiyorum. İlk tapınak milattan önce 12 bin yıl önceki tapınak değildir. Haz. Adem'den başlayan ve insan oluşuyla devam eden bir inanca sahibiz. Bugün keşfedilen en eski ibadet merkezi olarak belki tanımlanacak olan bir buluş ama zaman göstererek, göreceğiz. Allah nasip ederse çok daha eskilerine hitabet edecek ibadet merkezleri, yaşam merkezleri keşfedilecek" diyerek sözlerine son verdi. Özlem DİKMEN/İPEKYOL