Şanlıurfa Barosu'ndan "Öğrenci Andı" kararına tepki

2013 yılında ilkokullarda okutulması iptal edilen “Öğrenci Andı" bir kez daha gündeme geldi. Danıştay 8. Daire, ilkokullarda Öğrenci Andı'nın okutulmaması yönündeki İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yapılan değişikliğin iptaline karar verdi ve "Okullarda yeniden okutulsun" dedi. Kararda; "Öğrenci andının kaldırılmasına ilişkin değişikliğin haklı ve hukuksal temellere dayandırılmadığı anlaşıldığından dava konusu düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir" ifadeleri kullanıldı. Danıştayın bu kararına Şanlıurfa Barosu'ndan da tepki geldi. Baro Başkanı Avukat Ahmet Tüysüz, danıştayın "Öğrenci Andı" ile ilgili olarak vermiş olduğu kararla hukukun temel ilkelerini esas ve usul bakımından görmezden gelerek keyfi bir gerekçeyle iptal kararı verdiğini savundu. "KARARDAN DÖNÜLECEĞİNİ UMUT EDİYORUZ" Kararda, idarenin bir eylem veya işleminin “Öğrenci andının kaldırılması, ancak bu değişikliği hukuka uygun kılacak olan bir bilimsel gerekçeye dayanması halinde olanaklıdır. Aksi tutum, idarenin sahip olduğu düzenleme yetkisini ve takdir hakkını hukuka uygun kullanmadığı anlamına gelecektir" ifadelerine yer verilmesini eleştiren Av. Tüysüz "Bu ifade ideolojik tutum içinde karar verildiğini düşündürten en hafif deyimle talihsiz bir durum yaratmıştır. Şanlıurfa Barosu olarak hukuksal eleştiri sınırları içinde kalarak, kararın bu zorlama gerekçeyle tehlikeli bir yargı mühendisliğine kapı araladığına da dikkat çekmek istiyoruz. Yargı mühendisliğinin bile altından kolay kalkamayacağı 'bir bilimsel gerekçeye dayanması' kıstası bundan sonra idare ve hatta aynı mantıkla hâkimlerin laboratuardan çıkmadan bilimsel gerekçeleri bulmasını gerektirir. Sivil ve siyasi hayatı daraltan bürokratik merkezlerin vesayetine kapı aralayan iş bu karardan temyiz incelemesini yapacak olan İdari Dava Daireleri Kurulu kararıyla dönüleceğini umut ediyoruz." dedi. 28 ŞUBAT ETKİSİ Kararın verilmesi ile 28 Şubat brifinglerinin etkisinin süregeldiğini dile getiren Av. Tüysüz "Yargı kararlarıyla toplumdaki farklı renkler, diller ve inanışların tek tipleştirilmeye çalışılması toplumsal barışa hizmet etmemektedir" ifadelerini kullandı.