Reklam Alanı

İNSANLARIN EN ÜSTÜNLERİ

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı
 Muhterem Kardeşlerim… Peygamber Efendimiz başta olmak üzere bütün Peygamberler üstün yaratılmışlardır. Peygamber Efendimiz ve bütün Peygamberlerden sonra insanların en üstünlerinin kimler olduğu konusunda, akaid kitaplarında mesela Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretlerinin İtikatnâme kitabında buyuruluyor ki: “Hazreti Ebû Bekir, Peygamberlerden sonra, gelmiş ve gelecek bütün insanların, en hayırlısı, en üstünüdür. Müslüman olmadan önce de putlara tapmamış, kafirlik ve sapıklık ayıplarından korunmuştur. Bundan sonra, insanların en üstünü, Hazreti Ömer, sonra Hazreti Osman, bundan sonra da insanların en hayırlısı, en üstünü Hazreti Ali’dir. Bunlardan sonra da, Hazreti Hasan ve Hazreti Hüseyin’dir. Bu üstünlükler, sevabın daha çok olması, İslâmiyet uğrunda, vatanlarını, sevdiklerini terk etmeleri, başkalarından daha önce Müslüman olmaları, Resulullah Efendimize son derece uymaları, Onun sünnetine sımsıkı sarılmaları, dinini yaymaya uğraşmaları, küfrü, fitneyi, fesadı önlemeleri sebebiyledir. Hazreti Ali, her ne kadar, Hazreti Ebu Bekir’den başka, herkesten önce Müslüman oldu ise de, o zaman, çocuk, malsız ve Resulullah Efendimizin evinde, hizmetinde olduğu için, onun önce iman etmesi, başkalarının iman etmesine, ibret almalarına ve müşriklerin bozguna uğramasına sebep olmadı. Halbuki diğer üç halifenin imana gelmeleri, İslâm’ı kuvvetlendirdi. Hazreti Ali ve çocukları, Resulullah efendimizin en yakın akrabası ve Resulullah’ın mübarek kanından oldukları için, Hazreti Ebu Bekir ve Hazreti Ömer’den daha üstün denilebilir ise de, bu üstünlükleri, her bakımdan üstünlük demek değildir. Her bakımdan, o büyüklerin önünde olmalarını sağlamaz. Hızır aleyhisselamın, Musa aleyhisselama birkaç şey öğretmesine benzer. Kan bakımından daha yakın olan, daha üstün olsaydı, Hazreti Abbas, Hazreti Ali’den daha üstün olurdu.”  Eshab-ı Kiramdan sonra insanların en üstünleri, Eshab-ı Kiramı gören ve onların sohbetinde yetişen Müslümanlardır. Bunlara Tabiin denir. Bunlar, bütün bilgilerini Eshab-ı Kiramdan almışlar, öğrenmişler ve amel etmişlerdir.  Din büyüklerine dil uzatmak  Bazı kimseler, kendilerini önceki Âlimlerden, evliyadan hatta Eshâbdan üstün görmekte ve onlara dil uzatmaktadır. Konu ile alakalı olarak, İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabında buyuruyor ki: “Kendini, Eshâb-ı Kiram gibi sanmak, ahmaklıktır. Kendini, önce gelen büyüklere benzetmek ise, cahilliktir. Şunu da bildirelim ki, önce olmak şerefinin üstünlüğe sebep olması, birinci asırda, insanların en iyisinin sohbetine kavuşanlar içindir. Sonraki asırlarda böyle değildir. Daha sonraki asırda gelenler, önündeki asırlarda gelenlerden üstün olabilir. Hatta aynı asırda bulunanlardan, sonraki, öncekinden, talebesi hocasından ileri geçebilir. Allahü Teâlâ, dil uzatanları, gaflet uykusundan uyandırsın! Bir Müslüman’ı kabahatli sanarak, dedikodu yapmak, sövmek, pek şeni, çok çirkindir. Vehim ile, zan ile, bir Müslüman’a sapık demek, kâfir demek, inatçılık, kincilik olur. Bu iftiraları yerinde olmadığı zaman, söyleyenler sapık ve kâfir olur. Böyle olduğunu Hadîs-i Şerif bildirmektedir.”  İnsanlarda üstünlük sırası  Hazreti Âdemden beri en üstün on kişinin ismini üstünlük sırası ile bildirmek gerekirse; en üstünleri Peygamberlerdir. Peygamberlerin en üstünü, son Peygamber Muhammed aleyhisselamdır. Bir Hadis-i Şerifte, “Beni insanların en iyisi bilmeyen kâfirdir” buyuruldu. (Hatib)  İkincisi, Hazreti Ebu Bekir’dir. Bir Hadis-i Şerifte, “Peygamberler hariç, Ebu Bekir, insanların en üstünüdür” buyuruldu. (Deylemi)  Üçüncüsü, Hazreti Ömer’dir. Bedir’e ve diğer savaşlara katılmış ve Âyetlerle övülmüştür. Dördüncüsü, iyilikler hazinesi, haya, iman ve irfan kaynağı, Zinnureyn Hazreti Osman’dır. Beşincisi, şaşılacak üstünlükler sahibi, Allah’ın aslanı Hazreti Ali’dir. Altıncısı Aşere-i Mübeşşere yani Cennet ile müjdelenmiş on kişidir.  Yedincisi, Bedir gazasındaki 313 kişidir. Hatib bin Ebi Beltea, Mekke’deki müşriklere, Mekke’nin fethi için hazırlık yapıldığını bildiren bir mektup gönderdi. Vahy ile durumu öğrenen Peygamber Efendimiz, Hazreti Hatib’e niçin böyle yaptığını sordu. O da “Mekke’de çoluk çocuğum var. Müşriklerin zararı dokunmasın diye yazdım” dedi. Hazreti Ömer, “Ya Resulallah, izin ver kellesini uçurayım” dedi. Ama Resulullah Efendimiz, “Allahü Teâlâ, Bedir gazasında bulunanlara, ‘İstediğinizi yapın! Sizin her işinizi affettim’ buyurdu. Bu da onlardandır” buyurunca, Hazreti Ömer hatası için ağladı. Hazreti Hatibin de yaptığı bu iş uygun olmadığı için, “Ey iman edenler, düşmanımı ve düşmanlarınızı dost edinmeyin” Âyeti indi. (Mümtehine 1) [Mevahib-i ledünniyye]  “Bedir savaşında bulunanları Cennetle müjdele.”[Dare kutni]  “Bedir savaşında bulunan birine nasıl söz söylersin? Eğer sen Uhud dağı kadar altın infak etsen, onun derecesine ulaşamazsın.” [Hakim] Hazreti Cabir anlatır: “Bedir ve Rıdvan bi'atında bulunan bir sahabinin cenazesi getirildiğinde, onun üzerine 9 tekbir alırdı. Ama Bedir'de bulunup da Rıdvan Bi'atında bulunmamış veya Bi'at-ı Rıdvan'da bulunup da Bedir'de bulunmamış bir sahabinin üzerine 7 tekbir alırdı. Bedir’de de, Bi'at-ı Rıdvan'da da bulunmayanın cenazesinde ise 4 tekbir alırdı.” [İ.Asakir]  “Bedir’de, Huneyn’de sarıklı melekler yardım etti.” [Deylemi]  “Cebrail aleyhisselam gelip, ‘Bedir’de hazır olanları nasıl sayarsınız?’ dedi. ‘Hayırlılarımızdır’ dedim. O da, ‘Meleklerden Bedir’de bulunanlar da bizim hayırlılarımızdır’ dedi.” [Buhari]  Sekizincisi, Uhud gazasındaki 700 kişidir.  Dokuzuncusu, ağaç altında söz veren 1400 (Bin Dörtyüz) kişidir. [Biat-ür-rıdvan] Kur’an-ı Kerimde mealen buyuruldu ki: “Ağaç altında, sana söz veren müminlerden, Allah razıdır. Kalblerinde olanı bilmiş, onlara güven duygusu vermiş ve onları pek yakın bir fetihle ödüllendirmiştir.” [Fetih 18]  Onuncusu, diğer Eshab-ı Kiramdır. Hepsi Cennetliktir. Kur’an-ı Kerimde mealen buyuruluyor ki: “Mekke’nin fethinden önce Allah için mal verip savaşanlar, daha sonra harcayıp savaşanlarla eşit değildir. Onların derecesi, sonradan Allah yolunda harcayan ve savaşanlardan daha yüksektir. Bununla beraber Allah hepsine de en güzel olanı [Cenneti] vâdetmiştir.” [Hadid 10]  İmam-ı A’zam, Abdülkadir-i Geylani ve İmam-ı Rabbani hazretleri gibi büyük zatların hiçbiri sahabi derecesine ulaşamaz. Zira Eshabın en aşağı derecede olanı, en yüksek evliyadan üstündür. (Mevahib)  Allahu Teâlâ cümlemizi kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)
İNSANLARIN EN ÜSTÜNLERİ
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.