Reklam Alanı

SÜNNETE UYGUN DUA

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı
Muhterem Kardeşlerim… Sadece bildirilen yerlerde eller açılmaz. Onların haricinde dua ederken eller açılır, duadan sonra eller yüze sürülür. Birkaç örnek verelim: Resulullah efendimiz, Medine’de, minberde hutbe okurken, ellerini kaldırıp, dua ederdi. (Mir’at-i Kâinat) Yatalak hasta bir nine, Hazreti Ömer’in vefat haberini alınca, hemen ellerini açıp, “Yâ İlâhel Âlemin! Ben o hastalığı, ihtiyaçlarımı bizzat karşılayan Ömer’in yardımıyla çekerdim. Ömer gittiğine göre, benim de ruhumu al, ben Ömer olmadan yaşayamam” diye dua etti. Duası kabul olup, vefat etti. (M. Ç. Güzin) Bir gün gazada, yiyecek bitti, asker sıkıntı içerisindeyken, Resul-i Ekrem, “Allahü Teâlâ size, Güneş batmadan rızık gönderecektir” buyurdu. Hazreti Osman, Resul-i Ekremin her sözünün muhakkak doğru olduğunu bildiği için, yiyecek aramaya çalıştı. Bir yerde, dört deve yükü yiyecek buldu. Fiyatın yüksekliğine bakmadan satın alıp Resulullah'a hediye olarak getirdi. Resulullah'ın sözünün doğruluğu meydana çıkınca, müminler sevindi, münafıklar üzüldü. Server-i Âlem mübarek ellerini açıp, “Yâ Rabbi, Osman’a çok ecir ver” diye dua etti. (İslam Tarihi Ans.) Hazreti Halid bin Velid, günahlarının affı için, dua etmesini isteyince, Resulullah Efendimiz ellerini açarak, “Yâ Rabbi! Halid’in günahlarını bağışla” diye dua etti. Bir kimse, Hazreti Ebu Bekir’den dua ister. O da, ellerini açıp, “Yâ Rabbi, bir günahkâr kul, bir günahkâr kulundan dua istiyor. İkisinin de günahlarını affet” diye dua eder. Yalnız yağmur duasında, kıbleye dönülüp avuçlar semaya karşı açık olarak omuz hizasına kadar veya daha yukarı kaldırılıp ayakta dua edilir. Başka dualarda eller böyle kaldırılmaz. Bir şey istemek için yapılan dualarda, avuçlar göğe karşı açılır. Sadece hastalık, kıtlık ve düşmandan kurtulmak için yapılan dualarda, avuç içleri yere çevrilir. (Merakıl-Felah Şerhi) DUADA BENCİLLİK “En faziletli dua, kişinin kendisi için yaptığı duadır” Hadis-i Şerifine göre, kendine dua etmek bencillik olmaz. Elbette, kendimize de dua edeceğiz. Çünkü dua etmek, namaz, oruç gibi ibadettir. Namazı kendimiz için kılıyor, orucu kendimiz için tutuyor, her ibadeti kendimiz için yapıyoruz. Allahü Teâlâ, kendimize de dua etmemizi emrediyor. Peygamber Efendimiz ve diğer Peygamberler de kendileri için dua etmiştir. Hazreti Musa, “Ya Rabbî, ben kendime zulmettim, beni affet” diyor. (Kasas 16) Bir hadis-i şerifte, “Âdem aleyhisselam Cennetten çıkınca, ‘Ya Rabbî, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet’ diye dua etti” buyuruldu. (Taberanî) Peygamber Efendimizin ümmetine örnek olmak için ettiği dualardan bazıları şöyledir: “Allah’ım, günahımı affet ve rızkıma bereket ver!” [İ. Ahmed] “Allah’ım, beni çok şükreden ve çok sabreden kullarından eyle!” [Bezzar] “Allah’ım, beni çok zikreden ve emrine uyanlardan eyle!” [Tirmizî] “Allah’ım, ilmimi arttır!” [Tirmizî] “Ya Rabbî, ölümü bana kolaylaştır!” [İbni Ebi-d-dünya] İnsanın kendisi için dua etmesinin bencillikle ilgisi yoktur. Önce kendimizi, ondan sonra başkalarını kurtaracağız. Kendimiz bataklıkta iken, başkalarını nasıl kurtarabiliriz? Abdullah bin Vehb hazretleri, “Kendisine faydası olmayanın, başkasına faydası olmaz” buyuruyor. Atalarımız da, “Önce can, sonra canan, gemisini kurtaran kaptan” demişlerdir. DUANIN MAKBUL OLDUĞU ZAMANLAR Ezan okunurken ve ezan ile kamet arasında yapılan dua. Kur’an okunurken, Kur'an-ı Kerim hatmedilince, Kâbe-i Şerifi görünce, yağmur yağarken, düşmanla karşılaşınca, zulme uğrayınca, cemaat halinde iken, farz namazlardan sonra, kalbinde incelik hissettiği an, Esma-i Hüsna ile ve İsm-i A'zam ile dua edince, seher vakti, yalvararak dua etmek, bid’atlerden sakınmak, gafil olmamak, uyanık olmak, helal yemek, haramlardan kaçmak, Cuma günü ve gecesi, Recebin ilk, Şaban’ ın 15. gecesi, Bayramın birinci geceleri, Arefe günü, Ramazan gün ve geceleri, iftar zamanı edilen dualar makbuldür. Hadis-i Şeriflerde buyuruluyor ki: “Ezanla kamet arasında dua makbuldür.” [Tirmizi] “Kur'anı hatmedenin duası makbuldür.” [Beyheki] “Rikkat [Kalb inceliği ve yumuşaklığı] halinde duayı ganimet bilin.” [Deylemi] “Hac yapanların, duaları kabul olur.” [Taberani] “Kur’an ve ezan okunurken, düşman ordusuyla karşılaşınca, yağmur yağarken, zulme uğrayınca dualar kabul olur.” [Taberani] “Bir cemaatten bir kısmı dua eder, ötekiler de âmin derse o duayı, Allahü Teâlâ kabul eder.) [Hâkim] “Beş vakit namazlardan sonra yapılan dua kabul olur.” [Buhari] “İsm-i A’zamla edilen dua makbuldür.” [İbni Mace] “Her gece seher vakti, Allahü Teâlâ buyurur ki: İstiğfar eden yok mu, affedeyim. İsteyen yok mu, vereyim, duasını kabul edeyim.” [Müslim] “Allah’a yakararak edilen dua makbuldür.” [Ebu Ya’la] “En efdal dua, Arefe günü yapılandır.” [Beyheki] “Şu beş gecede yapılan dua kabul olur: Regaib, Berat ve Cuma gecesi ile Ramazan ve Kurban bayramının birinci gecesi.” [İbni Asakir] “Bid'at ehlinin duası kabul olmaz.” [İbni Mace] “Gafletle yapılan dua kabul olmaz.” [Tirmizi] “Bir lokma haram yiyenin, kırk gün duası kabul olmaz.” [Taberani] Namaz kılmayanın, haram işleyenin ve kalbi gafil olanın duası kabul olmaz. Ehl-i Sünnet itikadında olmayanın okuması fayda vermez. Hak Teâlâ, her şeyi bir sebeple yaratmaktadır. Bir şeye kavuşmak isteyen, o şeyin sebebine yapışmalıdır. Rabbimiz, insana sıhhat, şifa vermek için, dua etmeyi, sadaka vermeyi ve ilaç kullanmayı sebep yapmıştır. Allahu Teâlâ cümlemizi Kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)
SÜNNETE UYGUN DUA
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.