Küresel teröristler kendi koydukları kurallara ve insani/uluslararası kurallara, hukuk ve anlaşmalara, mahkeme kararlarına, aslında hiçbir kurala uymuyor.
Uluslararası mahkemelerce tutuklama kararı bulunan Netanyahu adlı soykırım suçlusu, bir Avrupa ülkesi tarafından, kendi yasları gereği de veya imzaladıkları anlaşmalar gereği tutuklamaları gerekirken; resmi şekilde karşılanıyor. Yine Avrupa’nın başat ülkesi, Demokrasinin, laikliğin, şunun bunun beşiği olan Fransa, yine kendilerinin terörist olarak aradıkları, başına ödüller koydukları ve tutuklamakla yükümlü oldukları Colani’yi resmi olarak Fransa’da konuk ediyor… https://hurseda.net/dunya/266936-dr-kevin-barrett-israil-insanlik-tarihindeki-en-kotu-ulkedir.html
Tüm bu yaşanan hayret ve dehşet verici gelişmeler ve küresel terörizm karşısında direnen ve küresel terörizmle mücadele eden ise sadece İslam Ümmeti’nin küçük bir bölümü. Ancak bu küçük bölüm artık küresel bir direniş ve her dinden, her bölgeden vicdanını ve fıtratını koruyanlarla birlikte küresel direnişe tekabül ediyor.
Ablukaya Abluka/Denizlerden Sonra Hava Ablukası
İsrail kabinesinin Gazze’de yeniden soykırıma devam etme kararı alması Yemen’in İsrail’e hava ablukası kararı ve ilanını getirdi. Bu ablukanın Ben Gurion uluslararası Havalimanı’na isabetli bir füze atışı ve ardından uluslararası hava yolları firmalarının İsrail’e planlanmış tüm uçuşlarını iptal ettiklerini duyurması sadece ekonomik ve psikolojik açıdan değil güvenlik ve stratejik açıdan da sarsıcı ve yeni bir aşamayı başlatıcı olmuştur. Bunu, hiç zaman kaybetmeksizin ABD-İsrail uçaklarından onlarcasının birlikte Yemen’e büyük bir hava saldırısı başlatmalarından bile anlamak mümkün. Bir çaresizlik ve panik hali. https://ydh.com.tr/d/26851/yemen-israil-e-karsi-kapsamli-hava-ablukasi-ilan-etti
https://ydh.com.tr/d/26851/yemen-israil-e-karsi-kapsamli-hava-ablukasi-ilan-etti
Abluka konusunda Haaretz, şu yorumu yaptı:
“Füze kontrol kulesine veya merkez binaya isabet edebilirdi ancak İran bunu tercih etmedi.
Bu sadece yeni bir füzenin uyarısı ve testiydi.”
“Yemen’in Ben Gurion Havalimanı’nı hedef alan balistik füze saldırısı, Batı medyasınca “sınırlı hasarlı ama yüksek mesajlı” bir hamle olarak yorumlandı; İsrail için stratejik istikrarsızlığın sürdüğü vurgulandı.”
Ensarullah’ın Ben Gurion Havalimanı’na yönelik füze saldırısının İsrail’in hava savunma sistemleri tarafından engellenememesine dikkat çeken The Jerusalem Post ise, “saldırının “güvenlik açıklarını” ortaya çıkardığını ve “ekonomik sonuçlara dair endişeleri” artırdığını belirtti.” https://ydh.com.tr/d/26871/the-jerusalem-post-ensarullah-stratejik-ustunluk-elde-etti
Yemen’in Ben Gurion Havalimanı’nı hedef alan balistik füze saldırısı, Batı medyasınca “sınırlı hasarlı ama yüksek mesajlı” bir hamle olarak yorumlandı; İsrail için stratejik istikrarsızlığın sürdüğü vurgulandı.
Abluka ilanından sonra, yani stratejik bu hamle ile başlayan yeni aşamada çaresiz ve belirsiz tırmanma devam ediyor. https://ydh.com.tr/d/26865/bloomberg-yemen-trump-in-planlarinin-onundeki-engel
İsrail ve ABD, Yemen’in batısındaki Hudeyde limanına pazartesi günü 6 hava saldırısı düzenledi. İsrail medyası, saldırıların ABD ile koordineli yapıldığını ve 9 farklı hedefin eş zamanlı vurulduğunu aktardı.
https://ydh.com.tr/d/26862/israil-ve-abd-den-yemen-e-es-zamanli-hava-saldirisi https://thecradle.co/articles/joint-us-israeli-air-raids-hit-major-yemeni-cities
*
Bu Savaş Nereye Varır?
Abd uçak gemilerinin Yemen tarafından yapılan saldırılarla devre dışı bırakılarak bölgeden ayrılması ile yardımına İngiliz uçak gemilerinin de gelmesi ve Yemen bombardımanları ya da İsrail’in yeniden Gazze’de soykırıma dönme planı soykırım cephesine bir başarı hikayesi sağlamak için yeterli olacak mı?
Eski İsrail Başbakanı Ehud Barak’ın, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek pahasına bile olsa Hamas'la esir takası anlaşması yapılması çağrısında bulunarak Hamas’ın, İsrail ordusuyla 50 yıl savaşabileceğine dair açıklaması dikkate değerdir.
Doğru bir tespit zira genel anlamda direniş ümmeti yıpratıcı ve uzun vadeli bir strateji izliyor. Hamas Gazze’de eskiye oranla daha az güçlü değil ve önemli motivasyona sahip. Zira o da direnişin gövdesinin bir parçası ve ne zaman ne yapacağını biliyor, son haftalardaki eylemleri dikkate değer…
“Yemen Silahlı Kuvvetleri, Gazze’ye destek amacıyla ve ABD saldırganlığına misilleme olarak İsrail’in Ramon Havaalanı’nı, Amerikan USS Truman’ı ve önemli hedefleri vurdu. USS Truman’a saldırı, ateşkes öncesi gerçekleşti” https://www.ydh.com.tr/d/26926/yemen-den-israil-ve-abd-ye-ayni-anda-darbe
YEMEN YENİLMEZ
Kamuoyuna da yansıdığı gibi Trump daha önce de kuyruğu dik tutmaya çalışarak; Yemen durursa biz de dururuz şeklinde mesajlar açıklamıştı. Zira Yemen’in markajına giren bir gemi ya da uçak gemisinin hangi zararla kaçabileceği belirsiz.
Neyse Umman devreye sokularak Yemen’e teklif sunulmuş ve Yemen de bu teklifi kabul etti. Peki kabul edilen nedir? Trump’un söylediği gibi Yemen, savaşmaktan vazgeçip teslim mi oldu yoksa yine Trump’un dediği gibi Yemen cesurca savaşıyor…?
Ensarullah Sözcüsü Muhammed el-Buheyti işin aslını şöyle açıkladı: “Yemen, İsrail'e yönelik deniz ablukası kapsamında şu hedefleri vuruyordu:
1-İsrail gemileri
2-İsrail'e yük taşıyan başka ülke gemileri,
3-O sırada İsrail'e yük taşımıyor olsa da İsrail'le işbirliği yapan şirketlerin gemileri.
4-İsrail'in askeri ve ekonomik tesisleri.
Trump'ın tehditlerinden ve ABD'nin Yemen'i hedef alan saldırılarından sonra Yemenliler bunlara 5. bir hedef daha eklemişti.
5- İsrail'le işbirliği yapsın veya yapmasın ve her nereye gidiyor olursa olsun Amerikan gemileri.
Ensarullah Sözcüsü Muhammed el-Buheyti, ABD ile yaptıkları anlaşma çerçevesinde Amerikalıların Yemen'e saldırıları durdurması karşılığında sadece 5. maddede yer alan hedeflerin vurulmayacağını açıkladı.
Diğer 4 maddedeki hedefler eskisi gibi vurulmaya devam edecek.”
*
Trump'ın açıklaması sırasında bir gazeteci; Yemenlilerin İsrail'i vurmaya devam edeceğini ve ablukayı sürdüreceğine dair açıklamasını hatırlatınca; Trump: "Onu bilmiyorum ama artık bizimle uğraşmayacaklar"
İşte dünyaya hükmeden ve secde ehlinin önemli bir çoğunluğunun da itaat ettiği profil bu.
Yemen’in karşılık vereceğinden korkan soykırım cephesi hemen ateşkes ilan etti ve bunu, Yemen’in artık savaşmak istemediği şekilde yorumlamaları ise komik oldu…
Ben Gurion, uluslararası uçuşların yapıldığı bir havaalanı ve Yemen’in bu hamlesi etkili olacak, hemen etkisini gösterdi bile. Firmalar uçuşlarını tek tek iptal etmeye başladı. “ Yemen'in, İsrail hükümetinin Gazze'deki askeri operasyonlarını genişletme kararı nedeniyle uyguladığı hava ablukası sonrasında 20’ye yakın büyük havayolu şirketi Tel Aviv'e olan planlı uçuşlarını iptal etti.” https://thecradle.co/articles/international-airlines-halt-flights-to-tel-aviv-due-to-yemeni-air-blockade
Bu eylemin uygulanırlığı ve sonuç alıcı olduğu ilk bu ilk sonuçlardan anlaşılıyor. Ancak Yemen’in esas istediği Gazze ile ilgili sonuçları.
Burada önemli okumaları kaçırmamak adına şu hususun altını çizmekte yarar var.
Bu karar ardından soykırım cephesinin ana aktörleri ile Yemen, Lübnan, Suriye de yoğun ve eş zamanlı hava bombardımanı başlatmaları tepkisel niteliği aşıyor. Resmen seferber oldular ve büyük yıkım güçleri var olduğu halde çaresizliklerini ele veriyorlar.
Şimdi, Gazze kadar veya onunla birlikte İran ile müzakereler ve İran’a büyük baskı ve tehditlerin, soykırım cephesinin İsrail’in elini serbest bırakmasının ve devam demenin de bu gelişmelerle ilgisi var. Zira tüm direniş ama belirgin olarak İran ve Yemen’in daha belirgin olarak paralel hareketleri dikkat çekici.
İran, aynı günlerde yeni bir füze tanıtıyor ve Yemen, aynı günlerde, aynı zamanda yeni bir füze testi olarak yorumlanan ve dört aşamalı hava savunma sistemlerini geçen bir füze ile bu havaalanını vuruyor, İsrail’e süresiz hava ablukası uygulamaya başladığını ilan ediyor. Üstelik Yemen, elimizde daha stratejik silahlar var diye de açıklama yapıyor. Bu konjonktürde, bu açıklamaları İran’ın açıklamaları olarak okumak gerekir. Özetle, Yemen ile soykırım cephesinin savaşı; İran ile soykırım cephesinin savaşıdır ve İran, bu savaşta Yemen üzerinden yeteneklerini/silahlarını/caydırıcı gücünü ve iradesini ortaya koyduğu ölçüde direkt çatışma ihtimalini azaltabilir.
İran’ın direkt çatışmadan kaçınmasının sebebi stratejiktir. Çünkü İran, direniş ümmetinin beyni/başıdır. Direkt çatışma, direniş unsurları üzeri ve mazlum halklar için psikolojik bir olumsuzluğa yol açmasın istiyor. Bir neden de budur. Ayrıca soykırım cephesinin ana unsurları ile direnişin yan unsurları zaten savaşıyor. Yani İran’a gerek yok. Ama ille de böyle bir kararda ısrar ederlerse İran, her türlü hazır olduğunu zaten ilan etmiş durumda.
Veee İlginç Bir Şey Oldu
Tüm bu gelişmeler yaşanırken, ABD-İsrail, Yemen’e 48 içinde iki büyük hava saldırısı düzenlemişken ve Yemen’in karşılık vereceği ilan edilmişken ABD ile Yemen arasında sürpriz bir ateşkes anlaşmasına varıldı ve bu anlaşma İsrail’e bilgi verilmeden gerçekleşti, İsrail’de şok etkisi yaptı. Yemen, anlaşmanın İsrail işe var olan süreci değiştirmeyeceğini, mevcut angajmanın devam edeceği, ateşkesin İsrail ile olan durumu kapsamadığını, esas takibin sahadaki duruma göre gelişeceğini açıkladı.
Trump’un İsrail’i sattığına dair yorumlara rağmen şahsi yorumum, Yemen’e saldıran cephe, paçayı ucuz kurtardı ve çaresiz kaldı. Zira Yemen’in, bu büyük saldırılardan sonra ABD ve İngiltere koalisyonuna (bölgenin Arap rejimlerini de kapsayacak seçenekler de dahil) vereceği cevabın bu ikili tarafından göze alınamadığını söylemek mümkün. Başka bir ifade ile ve İsrail’de de sık sık bu saldırıların etkisiz olduğu itirafların ışığında şunu söylemek mümkün. ABD-İngiltere, Yemen’e yenildi.
Zira Yemen’in potansiyeli, iradesi ve seçenekleri ile saha gerçeklerinin, yani şimdiye kadar yaşanan çatışmaların seyri göz önüne alındığında, soykırım cephesinin Yemen’le devam edeceği sürtüşmenin ve savaşın Yemen’in zaferiyle sonuçlanacağı kesinleşmişti.
Bunun diğer ve en önemli kanıtı ise Muhammed el Buheyti’nin: “yemen Amerika, İsrail ve İngiltere’ye karşı üç cephede savaşmaya hazırdır!” deklarasyonuydu.
Bu arada Litani’nin Kuzeyini de vuran İsrail, İran’a yönelik tehditlerini artırıyor ve İran ise “hassas bir süreçten geçtiğini ve her türlü savunmaya hazır olduklarını açıkladı.” https://ydh.com.tr/d/26945/iran-ordusu-hassas-bir-surecten-geciyoruz-haziriz
“İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, İran'ı doğrudan tehdit ederek, İsrail'in Tahran'a Gazze'deki Hamas'a davrandığı gibi davranacağını söyledi. Katz, vekalet savaşları döneminin sona erdiğini ve İran'ın doğrudan sorumlu olduğunu iddia etti.” https://ydh.com.tr/d/26930/israil-den-iran-a-dogrudan-tehdit-vekalet-savaslari-bitti
Beklenmedik şekilde başlayan Hindistan-Pakistan gerilimi ve direnişin durdurlamayan füze üstünlüğü, deniz ve havada soykırım cephesini seçeneksiz bıraktı. Yine Gazze’de de artan eylemsellik yeni bir aşamanın habercisi. Tüm bunlar, önemli gelişmelerin yaşanacağına dair ip uçları niteliğinde.
ÖNEMLİ BİR AŞAMANIN BAŞLANGICI MI?
Aslında bu ateşkes, daha doğrusu soykırım cephesinin Yemen’e yenilgisi önemli bir aşamanın başlangıcı ve küresel dengeleri etkileyecek boyutlar taşır.
Yemen zaten yıllarca bu tarz bombalamalara maruz kalmıştı. Onlar da bir soykırım yaşamıştı ve BAE, Suudi ve ABD, İngiliz’in de içinde olduğu bir koalisyonla yıllarca mücadele etmişti. Ensarullah da bu süreçte olgunlaşmış ve büyümüştü.
Dolayısıyla bu ateşkes, soykırım cephesinin yeni denemesiydi ve bu denemede esas aktörler ön plandaydı. Bu son deneme de başarısız oldu ve rica üzerine Yemen Trump’un dediği gibi ABD’ye dokunmayacak. Tabii uslu dururlarsa.
Yemen’in stratejik konumu, sahada gösterdiği yetenekler ve irade, iç sağlamlığı, bölge ülkelerinin de yenmeye dair umutlarını kaybettikleri ve son olarak da soykırım cephesinin de pes ettiği güçlü konumu çok daha derin analizleri hak ediyor.
Bu ateşkes hem küresel cephelerle olan etkileşimi (taşıdığı anlam) hem de Gazze bazlı devam eden cephede yeni çıktılar vermekle kalmayacak, soykırım cephesinin İran’a dair tutumunu da gerçekçi bir pozisyona çekecektir. Bir cümle ile söylemek gerekirse; soykırım cephesi, yaptığı soykırıma rağmen direniş/İslam ümmetinin yenilemediğini anladı.
İsrail, artık ABD’de borusunu eskisi gibi öttürmeyecek ancak, dikkat çekmek, kendini merkeze almak için agresif ve tehlikeli provakasyonlar yapacaktır.
0 Yorum