ÖZGÜRLÜK ONUR, EKMEKTEN ÖNCE GELİR

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ortadoğu’nun dört bir yanında aynı acı tablo yaşanıyor:

Yıkılan şehirler, bölünmüş toplumlar, çöken devlet yapıları ve içi boşalmış iktidarlar. Her kriz sonrası “dış güçler” hedefe konuluyor. Elbette emperyalist müdahaleler gerçeğin önemli bir parçası. Ama tek sebep onlar değil. Bu coğrafyayı zayıflatan asıl dinamik, yıllarca süren otoriter yönetimlerin halktan kopuk yapılarıdır.

Yalnız Libya değil; Yemen, Suriye, Irak, Sudan... Hepsi bir dönemin “istikrarlı” ülkeleri olarak anılırdı. Liderler güçlüydü, ordu güçlüydü, petrol vardı, para vardı. Ama halk yoktu.

Yani; özgür birey yoktu, hesap soran yurttaş yoktu, kurumlara dayanan bir devlet yoktu. Devlet, bir adamın gölgesine sığınmıştı. O adam düştüğünde her şey çöktü.

Petrol zenginliğiyle açlık bastırılmış olabilir, ama korku bastırılamadı. Onlarca yıl boyunca milyonlar, susarak yaşadı. Muhalifler kayboldu, fikirler suç sayıldı, mezhepler birbirine kırdırıldı.

Sözde düzen vardı, ama bu düzenin bedeli çok ağırdı: Onursuzluk, korku, sessizlik.

Bugün yaşadığımız bölünmelerin, iç savaşların, çöküşlerin kökeninde yalnızca dış müdahale yok. Aynı zamanda içeride yıllarca biriken çürüme var. Kimi rejimler halkı aşiretlere böldü, kimileri mezheplere… Kimileri dini araç etti, kimileri orduyu kendi gücüne bağladı. Ama hepsi bir noktada halkı dışladı.

Devlet, halkın iradesiyle değil, liderin keyfiyle yönetildi. Bu yüzden halklar sokağa çıktığında, ortada ne onları koruyacak bir anayasa vardı, ne bağımsız bir yargı, ne de tarafsız bir ordu. Hepsi bir kişinin etrafında şekillendirilmişti. O kişi gittiğinde devlet de gitti.

Oysa güçlü bir toplumun temeli; hesap verebilir yöneticiler, bağımsız kurumlar ve özgür yurttaşlardır. Ekmek elbette önemlidir. Ama ekmeğin gölgesinde yaşamak, onursuzca yaşamaktır.

Ve Arap halkları artık biliyor ki:

Açlık geçer, ama zillet kalır.

Karın doyar, ama baş eğmek insanın ruhunu yaralar.

Bu yüzden Arap coğrafyasının geleceği; yeni bir bilinçle, yeni bir halk iradesiyle ve yeni bir yönetim anlayışıyla şekillenmek zorundadır. Çünkü artık eski düzenin “istikrar” diye pazarladığı korku iklimi çökmüştür.

Ve hâlâ geçerli olan o sade ama derin söz:

“Onur ve özgürlük, ekmekten önce gelir.”

ÖZGÜRLÜK ONUR, EKMEKTEN ÖNCE GELİR

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  1. Kullanıcı avatarı

    👍

    Cevapla

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.