KÜRESEL SİYONİZM VE KÜRESEL İYİLİK BİLİNCİ

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Siyonizm küreseldir, o yüzden bu küresel bozgunculuğa karşı bilinç ve direniş de küresel olmak zorundadır.

7 Ekim ile birlikte daha önce olduğu gibi İsrail’in doktrin ve yol haritasının kısık sesle değil aleni olarak deklare edilmesi ve artık çok net şekilde uygulamaya konulması, iki yıla yakın bir süre ilan edilerek uygulanan soykırım, tehcir ve işgal, 7 Ekim ile birlikte tüm emperyal güçler, uluslararası muktedirler, kapitalist sermaye ve İslam dünyası diye adlandırdıklarının çoğunluğunun bu soykırıma katılmaları ve verdikleri açık destek de Siyonizm’in küresel bir proje olduğunun en nesnel kanıtlarıdır. Zaten bunu doktrinel ve fiili olarak da inkar etmedikleri gibi deklare edip uyguluyorlar…

Siyonizmin İslam dünyası denen destekçilerine en uygun isim secdeli Siyonizm. Secde maskesi ile/Müslüman kimliği ile siyonizme en büyük ve en kritik hizmeti sunanlar bunlar. Siyonizm ne isterse hiç tereddüt etmeden gerçekleştirirler, ne isterlerse verirler. Siyonistler, onları o koltuklarda kendileri sayesinde oturduklarını söylediğinde de bunu, susarak kabul ettiler.

Secdeli siyonizmin ontolojisi bilinmeden ona karşı bir bilinç geliştirilemez. Modern zamanlarda o, ilkin komünizm tehlikesine karşı batı koalisyonuna dahil edilerek ve adına Yeşil Kuşak denilen bir küresel proje ile başladı, NATO örgütüne dahil edildi, İsrail’i tanıdı, ona hizmet etmeyi, onu normal görmeyi, onunla yaşayabileceğini kabul etti ve antikomünizm maskesiyle kendi tıynetini Siyonizm ile iç içe geçirmeye başladı.

Bu proje dahilinde kurulan tarikatlar, medreseler, cihadçı denilen terör örgütleri, siyasi partriler, eğitim ve medya, sanat ve sinema, devletler, devletçikler, okullar, spor kulüpleri, moda teşkilatları, stk’lar, İslami İşbirliği ve benzeri adlarla kurulan uluslararası örgütler, kurumlar gibi tüm aparatlar da diğer birer Siyonist aparat olan BM, NATO ve diğerleri ile senkronize edilerek varlığını sürdürdü.

Sovyetler döneminde de komünizme karşı Siyonist tıynetli/NATO ruhlu bir yapı olarak hareket etti. Örneğin Afganistan’da Brzezinski planı gereği hareket etti ve Sovyetleri Afganistan’a çekmekte kullanıldı. Brzezinski, Sovyetler’e Viyetnam’ı yaşatmak istiyordu…

NATO/ABD, aynı plan gereği Afganistan ve Pakistan’ı da kapsayan bölgede Afganistan’ı kurtarma adı altında destek ve dönüştürmelere başladı. El Kaide gibi ve zaten bozuk olan Suudi/körfez tıyneti üzerinden IŞİD ve türevleri üretildi sonradan. Bunlar daha sonra Irak, Suriye, Lübnan, Libya ve değişik operasyon bölgelerinde işler hale getirildi. Doğu Türkistan’da da bile İslami mukavemetin/muhalefetin IŞİD zihniyeti ile kökleşmesi için on yıllar öncesinden gerekli operasyonlar yapıldı…

Komünizm’e yönelme İsrail/Siyonizm gibi esas tehlikeyi ve bu cihatçıların aslında siyonizme hizmet ettiklerini, onların askerleri olduklarını gizledi.

Sonra Körfez savaşı, Irak işgali, Afganistan’ı Sovyet işgalinden kurtaran ABD’nin bu defa kendisinin Afganistan’ı işgali, Suriye, Libya, Sudan ve Filistin Soykırımı… Özellikle 7 Ekim sonrası başlatılan soykırım bitmek üzere iken ve İsrail sözüm ona onurlu bir çıkış yolu ararken; Suriye’nin Soykırımcılara teslim edilmesi ile İsrail’e yeniden yol açılması tarihi bir ihanet oldu. Diğer küresel güçlerin gerçekleştiremedikleri dehşet bir darbe idi bu. Böylece İsrail, kaldığı yerden soykırıma devam edebildi/ediyor. Bu hizmet tüm Siyonist otoritelerin secdeli Siyonistlere büyük şükranlarını sunması, teşekkür etmesi ve övgülerini beraberinde getirmişti. Tüm dünya iyileri bu suçu unutmamalı zira bu suça kayıtsız kalmanın bile bir affı olacağını zannetmiyorum…

Tüm bu süreçlerde en kritik, en hayati, en kirli ve soykırıma en büyük katkıyı, siyonizme en büyük hizmeti gerçekleştiren secdeli Siyonizm denilen bu ümmettir. Bu ümmet, gerçek İslam ümmeti değil.

Gerçek İslam ümmeti, Gazze’de, Lübnan’da, Yemen’de, Irak’ta, Suriye’de, Venezuela’da, Bosna’da ve dünyanın daha birçok değişik yerlerinde siyonizme, zalimlere, küresel hegemonyaya karşı mazlumların, iyilerin yanında yer alan ve onların kurtuluşu için mücadele eden ve onları destekleyenlerdir.

Secdeli Siyonizm, gemileri ile soykırıma petrol, gıda, silah taşırken; iyiler gemilerle Gazze soykırımına karşı ve ablukayı kırmak için hayati tehlikeleri göze alarak yola çıkarlar.

İyiler, 7 Ekim’e devrim derken; Secdeli Siyonizm, Suriye’nin İsrail’e sunulması ve bir teröristlerin bu kirli işlerine devrim derler.

İyiler, secdeli de olsa baş kesen, Pazar yeri, okul bombalayan, yaralandığında İsrail tarafından tedavi edilen, siyonizmin eğittiği, donattığı ve dünyanın her yerinden topladığı suçlularla ve kendi deyimleri ile tuvalet fırçası olarak kullandıkları yaratıklarla da savaşma zorunda kaldıkları için telef olanlara karşı mücadele ederken; Secdeli Siyonizm, bu yaratıklara Müslüman der, mücahit der ve bu yaratıklar telef olunca da dönüp iyilere; Müslüman öldürdünüz iftirasında bulunurlar…

İyiler harekete geçer, eylemler yapar; Secdeli Siyonizm, Gazze’yi, İsrail’i gündemine almaz, soykırımı görmezden gelir ve suni gündemler oluşturur. Siyonşzmi kesin bir red ile gündemlerine almaz, dua etmeyi öğütler.

İyiler siyonizme karşı direnmeyi ve birlik olmayı önerir ve bu yolda yürür; Secdeli Siyonizm, siyınizme karşı diplomasi ve dua, işbirliği, itaat; Müslüman ülkelere karşı ise cihad ilan eden fetvalar yayınlar…

Secdeli siyonzim, küresel siyonizmi esas ayakta tutan en önemli sütundur.

Siyonizme karşı birlik olmadan bir başarı elde edemeyiz. Secdeli siyonizmi tanımadan birlik olamayız, secdeli siyonizmle mücadele etmeden küresel siyonizme karşı duramayız…

Onları sadece Müslümanlar değil; Müslüman olmayanlar da desteklemektedir. İşte gerçekleşmekte olan küresel bilinç budur ve bu günlerde yolda olan gemilerle gerçekleşen Sumud, bunun somut bir göstergesi.

SUMUD KONVOYU, KÜRESEL BİR BİLİNCE İŞARET EDER

Tüm iyilerin ve uyanmış olanların kalbi, 31 Ağustos 2025 Pazar günü 44 ülke 70'ten fazla gemiyle, 'Küresel Sumud Filosu' adı ile Gazze ablukasını kırmak amacıyla insani yardım, gıda, ilaç ve Filistin'in bu durumdan çıkması ve küresel bir destek olarak yola çıkan bu filo ile birlikte.

Sumud, küresel zulme, siyonizme, sisteme, işgale, sömürüye, haksızlığa karşı her iyinin ortak/kolektif bir bilinçle ve toplu olarak hareket etmesi ruhunu taşımaktadır. Tüm kötüleri her alanda durduracak ortak bilinç ve direnişin küreselleşmesi budur. Başta da belirttiğimiz gibi Siyonizm madem küresel; o halde ona küresel ve kolektif bir bilinç ve sürekli bir eylemle karşılık verilmeli, sistemsel bir direniş gerçekleştirerek ona karşı durmalı onu etkisizleştirmeli. Bu yüzden tüm iyiler, tüm mazlumlar, tüm Müslümanlar Sumud ruhundan birer parça taşıyanlardır.

Koskoca devletlerin, orduların sessiz kaldığı birleşmiş devletlerden oluşan küresel Siyonist, soykırımcı cephe ile birleşmiş örgütler mücadele ediyor. Ne kadar dehşet bir orantısızlık, değil mi? Soykırım ve açlığa rağmen muzaffer bir irade ile karşı karşıyalar. Eğer bu savaş kazanılırsa insanlık kazanmış olacak, iyilik kazanmış olacak, Kerbela’nın İran Devrimi’nden sonra ikinci ve küresel meyvesi insanlığa sunulmuş olacak. Ne mutlu kim olursa olsun mazlumdan yana ve ne mutlu kim olursa olsun zalime karşı olanlara. Ne mutlu Sumud ruhundan bir nüve taşıyanlara ve ne mutlu bu yolun yolcularına.

BİRKAÇ ANEKDOT

ŞEHİT EBU UBEYDE

Birçok Aziz gibi Ebu Ubeyde de şehit oldu. Biz onun yüzünü görmedik ama o, herkesin yüzünü görmemizi sağladı. Secdeli siyonizmi onun sözleriyle teyit etmek mümkün. Bunu mümkün kıldı o.

Hısımlarımızı o ilan etti, iyileri teyit etti ve kötülerin maskesini düşürdü. …şunu söylüyoruz: Ey İslam ve Arap dünyasının liderleri, ey siyasi partileri, seçkinleri ve âlimleri! Sizler Allah katında bizim DÜŞMANLARIMIZSINIZ. Sizler her yetim çocuğun, her dul kadının, her yerinden yurdundan edilmiş, acı çekmiş, yaralanmış ve aç bırakılmış insanın karşısında sorumlusunuz. On binlerce masumun kanı, sizin sessizliğinizle omuzlarınıza yüklenmiştir.”

Rus düşünür Aleksandr Dugin’in şu ifadelerinden de gerekli sonuçları çıkarmalıyız:“İsrail’in saldırganlığı karşısında İslâm ülkeleri ne yazık ki sanki hiç var olmamış gibi suskun ve silik birer gölgeye dönüşmüşlerdir. Bugün ortaya çıkmıştır ki, meydan okur gibi böbürlenenlerin bütün kudreti, yalnızca Washington’un emirleriyle masumların kanını dökmekten ibarettir. Dünya, İslâm’ın bu kadar açık, bu kadar çıplak bir aşağılanışına asırlardır tanıklık etmemişti. Bu zillet utanç vericidir, bu manzara kahredicidir!”

Tarih, ne yazık ki hep tekerrür etti. Bugün de öyle oluyor. Rabbim, bizleri iyilerle yazsın.

KÜRESEL SİYONİZM VE KÜRESEL İYİLİK BİLİNCİ

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.