DAVETE GİTMEK

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Muhterem Kardeşlerim…

Her yazımızda olduğu gibi, sizlere önemli konuları öncelikle sahih kaynaklardan, Tam İlmihal Saadeti Ebediyye, İmamı Rabbani Hazretlerinin Mektubat, Hakikat Kitab Evinin İhlas Yayınlarından faydalanarak sizleri bilgilendirelim istiyoruz. 

Efendim;

Haram ve mekruh işlenmeyen davetlere gitmek sünnettir. 

Bir Hadis-i Şerif meali:

“Davet edilen yere gitmemek günahtır. Davetsiz yere gitmek hırsızlık olur.” [Beyheki]

Yemeğe davet ederken, Allahü Tealanın rızası gözetilmelidir. Başka maksatlar gözetilmemeli. Yemeğe giden de, Sünnet olduğunu, mümin kardeşini sevindirmeye niyet ederek gitmeli. “Allah rızası için, niyet etmeden yemeğe davet edene bir günah yazılır. Niyet etmeden gidene, iki günah yazılır” buyurulmuştur.

Mekruh işleniyorsa, mekruhtan kurtulmak için davete gidilmez. Fakirlerin davetine gitmeyip de zenginlerinkine gitmek kibirdendir. Külfete girenin davetine gitmek gerekmez. Cimrinin davetine de gitmemelidir! Davet umuma şamil olmamalı, yani iyi kötü herkes geliyorsa, o davete gitmemeli.

Bidat sahibinin, fâsıkın ve kötü kimselerin ve öğünmek için çok para harcamış olanın davetine gidilmez. (İhya)

Sadece zenginlerin, müdürlerin bulunduğu davete gidilmemelidir. 

Bir Hadis-i Şerif meali şöyledir:

“En kötü yemek, zenginlerin davet edilip, fakirlerin davet edilmediği ziyafetteki yemektir.” [Buhari]

Eti ve ekmeği bıçakla kesmek caiz midir?

Ekmek bıçakla kesilebilir. Bıçakla lokma haline getirilmemeli. Eti pişirenin veya piştikten sonra yemeği hazırlayanın, bıçakla kesmesinde mahzur yoktur. Döner kebabını da, dönercinin kesmesinde mahzur olmaz. Sofradaki eti de, bıçakla küçük lokma haline getirmek için bıçakla kesmemeli. Eğer eti küçük hale getirmeden yiyemeyecek kimse varsa, hazırlanırken küçük lokmalar haline getirilir.

Yemeğe başlarken besmele çekmeyi unutan, sonra çekse de, baştan çekilmiş sayılır. Ama, abdeste başlarken unutulunca, sonra besmele çekilse de, baştan çekilmiş sayılmaz. (Nimet-i İslam)

Karşı cinsin artığını yiyip içmek caiz midir?

Seadet-i Ebediyye’de, “Kadının artığını, yabancı erkeğin içmesi ve erkeğin artığını yabancı kadının içmesi, lezzet alacağı için mekruhtur” deniyor. Mesela, bir bardakla su içip yarısını bırakır, diğer yarısını aynı ortamdaki karşı cinsten biri içerse, lezzet alabileceği için mekruh olur. Bir elmayı ısırıp yiyen kimse, yarısını da o ortamda bulunan farklı cinse mensup birine verirse, lezzet alma ihtimali olduğu için mekruh olur. Hiç lezzet almasa da yine mekruh olur.

Yemekleri ağır yemeli. İyi hazmetmek için çok çiğnemek, yani ağır ağır yemek gerekir. Yemeği iyi çiğneyerek yemek sünnettir. Bu sünnete uyunca, mide ağrısı, gaz gibi şikâyetler görülmez.

Yabancıların yemek davetinde, el yıkamak dikkati çekecekse, ıslak bir bezle silmek, yıkamak yerine geçer.

Ayakta sigara içmek caizdir.

Zaruretsiz, ayakta bir şey yiyip içmemelidir.

İslam Ahlakı kitabında şöyle deniyor:

“Bir kimse, yemek için ellerini yıkayınca, ıslak olan parmaklarının ucunu gözlerinin pınarına koyup geriye doğru silse, o kimse, Allahü Teâlâ’nın izniyle, göz ağrısı görmez.” 

Göz pınarı, alt kirpiklerin altındaki oyuk kısımdır. Şehadet parmaklarının ucu ile yapılması daha uygun olur.

Abdest aldıktan veya yemek için ellerini yıkadıktan sonra, ıslak olan parmakların ucunu gözlerin pınarına koyup çekerken, “Yâ Rabbî, gözlerimi hastalıklardan muhafaza et, harama bakmaktan koru ve gözlerime şifa ver” diye dua etmek iyi olur.

Akşam yemeğini yememenin mahzuru vardır. 

Bir Hadis-i Şerif meali şöyledir:

“Çok az da olsa akşam yemeğini yiyin, çünkü akşam yemeğini terk etmek yaşlanmaya sebeptir.” [Ebu Nuaym]

Abdest alıp sonra sofraya oturanın tekrar el yıkaması gerekmez, sünnet yerine gelmiş olur. Ama namaz kıldıktan veya başka işler yaptıktan sonra, sofraya otururken elleri yıkamalı. Elleri yıkadıktan sonra, kurulamamalı, çünkü eşyalardan mikrop bulaşabilir. 

Solak olanın yiyip içmesi

Seadet-i Ebediyye kitabında, “Sağ elle yiyip için. Çünkü şeytan, sol elle yiyip içer” Hadisi bildirildikten sonra; giyinmek, yiyip içmek gibi âdetteki sünnetleri mazeretsiz yapmamanın tenzihen mekruh olduğu ve Peygamber Efendimizin ekmeği sağ, karpuzu sol eline alıp yediği, bir ihtiyaç olunca, sol elle yiyip içmenin caiz olduğu bildiriliyor. Solak olanın, sol elle yiyip içmesi elbette caizdir. Resulullah Efendimizin “sallallahü aleyhi ve sellem”, iyi şeylere sağdan başlamak, yiyip içmek, giyinmek ve sakal bırakmak gibi zevaid sünnetlerini unutarak veya bir özürle terk etmek caizdir. Bunlar, tenzihen mekruh olduğu için, özürsüz bile terk edilse günah olmadığı Seadet-i Ebediyye’de, Hadîka’dan alınarak bildirilmektedir. Bir mazeret olmadıkça, elbette bu sünnetlere de uymalıdır.

Allahü Teâlâ cümlemizi kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)

DAVETE GİTMEK

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.