Nereden başlayayım diye düşünürken, İlk aklıma gelen, sosyal hayattan örnekler geldi.
Otobüs, minibüs yani şehir içi otobüslerden bahsediyorum. Yaşlı, ayakta durmakta zorlanan, nineler ve dedeler, ayakta dururken. Bunlar ayakta dururken, yani başında koltukta oturan gençler. Göz göze geldiği halde. Zerre kadar, istifini bozmayan gençler.
Elinde cep telefonu. Bir de kulağın kulaklık.
Aman Allah'ım!
Sanki, bir başka âlem de.
Sosyal medya da. Yani başında ayakta durmakta zorlanan hiçbir insanı görmez gözler. Ah vah eden sesleri duymaz kulaklar.
Ne oldu, yaşlıya ve hastaya göstermek gereken hürmet ve saygı.
Duman olmuş!
Batıdan ithal karakterler.
Batıya özenti ve sonuçları.
Ben de özgürüm. Kime ne.
Diyen şımarık tipler.
Türemiş toplum da. Suçlu kim?
Ben, siz ve biz.
Suçluyu elbette dışarda aramayalım.
Peki neden böyle bir gençlik türedi?
Dinî değerlimizi ihmal ettik.
Örf ve adetlerimizi hor gördük.
Sonuçta, böyle bir gençlik oluştu. Büyüklerimize saygının önemini anlatmadık. Bir matematik dersi kadar önem vermedik. Sınavlarda başarılı olsun diye okul yetmedi, bir de ücretli özel öğretmen tuttuk.
Ancak, büyüklerimize karşı "La offin!"demeyin diyen, ilahi emri öğretmedik, çocuklarımıza.
Büyük içeri girince, hemen ayağa kalkıp, ona yer vermek gerekir, sorumluluğunu hatırlatmadık çocuklarımıza.
Bugünün gencin, yarının yaşlısı olacağını bilincini öğretmedik evlatlarımıza.
Merhamet ve şefkat duygusundan mahrum bıraktık gençliği.
Cemaat kültüründen yoksun kaldılar.
Büyük aile, yaşantısından uzak eyledik.
Sonuçta, bugün hepimizin şikayet ettiği, bir gençlik ortaya çıktı.
Yeniden dini değerlerimizi acilen öğretelim.
Örf ve adetlerimizi ihya edelim.
Batı aile yaşantısı yerine, büyük aile kültürünü yaşatmaya çalışalım. Akraba ile sıkı bir şekilde, bir araya gelelim.
Oturmayı ve kalkmayı öğrensinler eski büyüklerinden. Gelenek ve görenekleri aktarma görevini sosyal hayattan öğrensinler.
Kalın selâmet ile...
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.