TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Şanlıurfa İl Temsilciliği, Türkiye’de son günlerde artış gösteren gıda zehirlenmelerine dikkat çekmek amacıyla yazılı bir açıklama yaptı.
Oda tarafından yapılan açıklamada, gıda zehirlenmelerinin özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişilerde ciddi sağlık sorunlarına hatta ölüme yol açabileceği belirtildi.
“GIDALARA VE SEKTÖRE OLAN GÜVENİN AZALMASINA NEDEN OLMAKTADIR”
Açıklamada, gıda kaynaklı hastalıkların ölüme yol açmasa bile ülke ekonomisine zarar verdiği, sağlık sistemi üzerindeki yükü artırdığı ve toplumsal güveni zedelediği vurgulanarak şu ifadelere yer verildi: “Gıda kaynaklı hastalıklar bireyde akut ve kronik sağlık sorunlarına sebep olduğu gibi, bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklar, yaşlılar veya kronik hastalığı olan kişilerde daha ağır seyredebilir ve ölümle sonuçlanabilir. Yine gıda kaynaklı hastalıklar ölüme neden olmadığı durumlarda da sağlık sorunlarının yanı sıra ülke ekonomisine ciddi zarar vermekte, iş gücü ve üretimi düşürmekte, sağlık sistemi üzerinde yük oluşturmaktadır. Yine toplumda gıdalara ve sektöre olan güvenin azalmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla, gıda kaynaklı hastalıklar ve zehirlenmelerin üzerinde ciddiyetle durulması ve acil çözümlerin alınması gereken hayati bir sorun olarak önümüzde durmaktadır.
“KASIM AYININ İLK 3 HAFTASINDA 750’DEN FAZLA KİŞİ GIDA ZEHİRLENMESİ YAŞADI”
Sadece kasım ayının ilk üç haftasında Türkiye genelinde 750’den fazla kişinin gıda zehirlenmesi yaşadığı ifade edilen açıklamada, ” Gıda zehirlenmesi vakalarının son günlerde artması, Türkiye'de gıda güvenliğinin ne denli kırılgan olduğunu bir kez daha acı şekilde gözler önüne sermiştir. Sadece Kasım ayının ilk 3 haftasında 750’den fazla yurttaşımız gıda zehirlenmesi ile karşı karşıya kalmıştır. Basına yansıyan haberlere göre, Samsun'da bir okul yemekhanesinde hamburger yiyen 5 öğrenci, Karabük'te yardım kermesinde yemek yiyen 28 öğrenci, Kayseri'de bir okulda sucuk festivalinde 80 kişi, Rize'de mevlide gidip yemek yiyen 104 kişi, Bursa'da tavuk pilav yiyen 11 işçi, Trabzon'da düğün yemeği yiyen 100 kişi, Şişli'de bir restoranda yemek yiyen 25 kişi, Gümüşhane'de bir imam hatip ortaokulunda öğle yemeğinde pide ayran tüketen 29 öğrenci, Adıyaman'ın Besni ilçesindeki KYK yurtlarında akşam yemeğinin ardından 70 öğrenci, Sakarya Ferizli ilçesinde açık ceza infaz kurumunda 131 mahkum, Gaziantep İl Göç İdaresi’ne bağlı Geri Gönderme Merkezi’nde verilen akşam yemeğinde 56 mülteci, Kocaeli 'de özel bir lisede eğitim gören 14 öğrenci kantinden aldıkları tavuk ürününü tükettikten sonra gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye kaldırıldı” denildi.
“HERHANGİ BİR İZNİ VEYA RUHSATI OLMAYAN İŞLETMELERE GÖZ AÇTIRMAMALIDIR”
Tüm bu vakaların temel nedeninin “Gıda Güvenliği İlkelerine uyulmaması” olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
Tüm bunların altında yatan temel neden, Gıda Güvenliği İlkelerine uyulmamasıdır. Özellikle toplu tüketim yerlerinde artan maliyetler karşısında düşük kaliteli ürün kullanımı, hijyen gerekliliklerinin yerine getirilmemesi, soğuk/sıcak zincirin kırılması, maliyetten kaçınmak için dezenfektan kullanılmaması-yeterli kullanılmaması, yeterli sayıda teknik personel çalıştırılmaması, restoran, büfe, lokanta, fast food noktaları gibi yerlerde ise düşük kaliteli ürün kullanımı, soğuk/sıcak zincire dikkat edilmemesi, çapraz bulaşıya neden olacak şekilde çalışılması, personel ve alet ekipman hijyeninin yeterince sağlanmaması, gıda üretiminde kullanılan suyun doğrudan tüketime uygun su olmaması, işverenlerin ve bu alanlarda çalışan personellerin gıda güvenliği konusunda eğitimsiz olması gibi hatalar ön plana çıkmaktadır. TMMOB Gıda Mühendisleri Odası olarak tekrar uyarıyoruz. Yerel yönetimler, işporta tarzı, seyyar gıda satışı yapan ve herhangi bir izni veya ruhsatı olmayan bu tür noktalara kesinlikle izin vermemeli, bunlara göz açtırmamalıdır. “
“DENETİM EKİPLERİ VE DENETİM EKİPLERİ İÇERİSİNDEKİ GIDA MÜHENDİSİ SAYILARI ARTTIRILMALI”
Oda tarafından yapılan açıklamada, Bakanlığa tüm gıda üretim ve tüketim denetçi ve gıda mühendisi sayısının artırılması önerilerek şu ifadelere yer verildi:
“Tarım ve Orman Bakanlığı ise tüm gıda üretim ve tüketim noktalarının gerek açılışından önce gerekse faaliyet süresince risk esasına göre etkili ve yeterli denetim yapmalıdır. Denetçi sayısı artmadığı halde denetim sayısının artıyor olması ise etkinliğinin azaldığını göstermektedir. Denetim ekipleri arttırılmalı ve denetim ekipleri içerisindeki gıda mühendisi sayıları da kesinlikle arttırılmalıdır. Çünkü gıda mühendisliği, gıda mikrobiyolojisi, gıda güvenliği konusunda eğitimli ve yetkin olan meslektir. Hazır gıda sunumunun yapıldığı restoran, lokanta, büfe, fast food noktaları gibi yerler açılmadan önce, hem sahipleri hem de çalışanları gıda güvenliği eğitiminden geçirilmelidir. Bu eğitim, gıda/su/personel hijyeni, gıda güvenliği konularında temel bilgileri içeren nitelikli bir eğitim olmalı, sınavlı ve belgeli olacak şekilde planlanmalıdır. Bir işletmecinin ancak bu belgeyi aldıktan sonra iş yerini açabileceği şeklinde bir yönetmelik Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından acilen hayata geçirilmelidir. Belirli aralıklarla tekrarlanacak bu eğitimlerin verilmesi konusunda gıda güvenliği ve gıda mikrobiyolojisi alanında yetkin olan başta Odamız olmak üzere ilgili meslek odaları görev almalıdır.”
Açıklamada ayrıca, restoran, lokanta, büfe ve fast food gibi işletmelerin açılmadan önce sahiplerinin ve çalışanlarının zorunlu gıda güvenliği eğitiminden geçirilmesi, sınavlı ve belgeli sistemle yetkilendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Yetkililer, açıklamasını güvenli gıdaya ulaşmanın temel bir insan hakkı olduğunu hatırlatarak ve yetkili kurumların bu önlemleri bir an önce hayata geçirmesi çağrısında bulunarak sonlandırdı.


0 Yorum