Urfa Adamı: Kireçtaşından inşa edilen 11 bin yıllık şifre

Balıklıgöl Heykeli olarak da adlandırılan Urfa Adamı, insanlık tarihinin iyi korunabilmiş, doğal büyüklükteki en eski heykeli olarak biliniyor. Bu kireçtaşından yapılmış heykel, Şanlıurfa’da kent merkezine çok yakın bir konumda, Balıklıgöl'e yakın bir inşaat hafriyatında 1993 yılında dört parçaya ayrılmış halde bulundu. Tarihe ışık tutan heykel birçok gizemi barındırıyor.

5

Balıklıgöl Heykeli olarak da adlandırılan Urfa Adamı, insanlık tarihinin iyi korunabilmiş, doğal büyüklükteki en eski heykeli. Urfa Adamı, Balıklıgöl’ün hemen kuzeyinde, eski Urfa evlerinin altında, büyük su kaynaklarının yanında olduğu anlaşılan Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem'e ait büyük bir yerleşimde, 1990’lı yıllarda ortaya çıkarıldı. M.Ö. 11.000 ila 9.500’lü yıllar arasında yontulduğu tahmin edilen Urfa Adamı, deprem ve sel nedeniyle Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor. 

BİRÇOK GİZEMİ BARINDIRIYOR 

Kireçtaşından yapılmış olan dilsiz Urfa Adamı heykeli, 180 cm boyunda. Heykelin başında kulakları, gözleri ve burnu var ama ağzı yok. Gözleri, oyuklar içine yerleştirilmiş siyah obsidiyenden yapılmış, burnunun üst kısmında tahribat var. Urfa Adamı bu haliyle birçok gizemi barındırıyor. 

Urfa Adamı, 1993 yılında Şanlıurfa'nın merkezinde Balıklıgöl’e çok yakın mesafede bir inşaatın hafriyatında 4 parçaya ayrılmış halde bulunan insan boyutlarında yontulmuş kireçtaşı heykeldir. 1 metre 80 santimlik heykel, dünyada "normal insan boyutlarında" antropomorfolojik olarak günümüze kalmış bilinen en eski sanat eseridir. M.Ö. 11.00 ila 9.500'lü yıllar arasında yontulduğu tahmin edilmektedir. Heykel, deprem ve sel nedeniyle tadilatta bulunan Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor. 

Heykelin başında kulakları, gözleri ve burnu vardır ama ağzı yoktur. Gözleri, oyuklar içine yerleştirilmiş siyah obsidiyenden yapılmıştır. Burnunun üst kısmında tahribat vardır. Gövdesinde geometrik hatlar bulunmaktadır. Göğüsteki takıyı andırır tarzda kabartma olarak çift V şekli yer almaktadır. Omuzları köşelidir. Yandan aşağı sarkan kolları karın altında birleşmektedir. Kolları adeta "el pençe divan duran" bir izlenim vermektedir , elleri belinin üzerinde bir birine bağlanmıştır. Elleri bitişik ama üst üste değildir ve genital bölgede bel hizasında birbirine parelel çekilde parmakları açık olarak durmaktadır. Genital bölgenin altında ritüel amaçlı ya da kültsel bir nedenle açıldığı tahmin edilen bir oyuk bulunmaktadır. Heykelin ayakları yoktur.

NEYİ SEMBOLİZE EDİYOR?

Urfa Adamı olarak da bilinen Balıklıgöl Heykeli, literatürde "erkek cinselliğini sembolize ettiği" şeklinde yaygın bir yorum almıştır. Ancak, döneminin koşulları ve bağlamı göz önüne alındığında, heykelin farklı yorumlara açık olduğu da öne sürülebilir. Çağdaşları olan Göbeklitepe ve Karahantepe gibi diğer arkeolojik alanlarda da rastlanan fallus sembolizmi, zamanla Mezopotamya'da şekillenen "babatanrı" inancının ilk işaretleri olabileceği düşünülmektedir.