Şanlıurfa’nın kendine özgü mimari dokusunun temelinde, kent çevresindeki dağlık alanlardan çıkarılan özel bir taş yer alıyor. Kireçtaşı kökenli Urfa taşı geçmişten günümüze kentin mimarisini şekillendiren temel unsurlardan biri oldu.
HANLAR, KONAKLAR, CAMİLER BU TAŞ İLE YAPILDI
Açık renkli yapısı, gözenekli dokusu ve işlenmeye son derece elverişli olması sayesinde bu taş, hem günlük yaşamın ihtiyaçlarına cevap veren yapılar hem de estetik değeri yüksek mimari eserler ortaya çıkardı. Kentteki hanlar, konaklar, camiler, medreseler ve avlulu evler, büyük ölçüde bu taş kullanılarak inşa edildi.
YAZIN SERİN KIŞIN SICAK TUTUYOR
Uzmanlara göre Urfa taşının en önemli özelliklerinden biri, yazın serin, kışın ise nispeten sıcak tutan doğal yapısı. Bu özellik, bölgenin sert iklim koşullarında taşın tercih edilmesini sağladı. Aynı zamanda kolay oyulabilmesi, mimaride zengin bir süsleme geleneğinin gelişmesine zemin hazırladı. Kapı ve pencere sövelerinde, kemerlerde, mihrap ve cephelerde görülen taş işçiliği, Şanlıurfa mimarisine özgü bir kimlik kazandırdı.
GÖBEKLİ TEPE VE NEVALA ÇORİ’DE URFA TAŞININ İZLERİ
Taş süslemeciliğinin kökeni ise yalnızca İslam dönemine değil, Neolitik Çağ’a kadar uzanıyor. Göbekli Tepe ve Nevala Çori’de yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan, M.Ö. 7000–8000 yıllarına tarihlenen insan ve hayvan heykelleri, bölgede taşın çok erken dönemlerden itibaren sanatsal amaçlarla da kullanıldığını ortaya koyuyor. Bu buluntular, Anadolu’nun bilinen en eski figürlü taş eserleri arasında yer alıyor.
Urfa taş süslemelerinde bitkisel ve geometrik motiflerin yanı sıra yazı (hat) ve sınırlı figürlü bezemeler öne çıkıyor. Bu motifler, özellikle cami ve medrese gibi dini yapılarda yoğun biçimde görülüyor. Taş işçiliği, ustadan çırağa aktarılan bir gelenek olarak günümüze kadar ulaştı.
TAŞ GELENEĞİ YAŞATILMAYA ÇALIŞILIYOR
Günümüzde Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve ilgili kurumlar tarafından açılan taş işlemeciliği kurslarıyla bu gelenek yaşatılmaya çalışılıyor. Valilik ve belediyelerin yürüttüğü restorasyon çalışmalarında da Urfa taşına ve geleneksel süsleme anlayışına öncelik veriliyor. Böylece Urfa taşı, yalnızca geçmişin değil, günümüz Şanlıurfa’sının da mimari kimliğini şekillendirmeyi sürdürüyor.


0 Yorum