CUMHURİYET İLE KAYBETTİK!

Cumhuriyet sözlükte, milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim bi...

CUMHURİYET İLE KAYBETTİK!

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Cumhuriyet sözlükte, milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimi diye tanımlanıyor. Burada cumhuriyetin esasını oluşturan kısım, milletin egemenliği kendi elinde tutması meselesidir. Bu, tamamıyla kanun koyma yetkisinin milletin iradesine dayalı olması anlamına gelmektedir. Laiklik çerçevesinde yani herhangi bir dine bağlı kalmaksızın salt akıl ile kanun koymaları demektir. Oysa İslam’da egemenlik Allah’ındır. Kanun koyma yetkisi tamamıyla Allah’a aittir. Buna binaen olsa gerek, cumhuriyetin kuruluşunun yıl dönümü kutlamaları, her yıl İslami tesettüre yönelik yapılan saldırı ve hakaretler ile İslami değerleri aşağılayan tiyatro ve etkinliklerle gündeme geliyor. Özellikle laik eğitim sistemi, öğrencileri kullanarak bunu yapmaktadır. Cumhuriyet tarih derslerinde anlatıldığı gibi meclisin kendi kararıyla ilan ettiği bir sistem değildir. Cumhuriyet,müslümanlara zorla dayatılan bir sistemdir. Müslümanların vahdetini bozup, dinlerinden uzaklaştırılıp, ulusçuluğu ve laikliği Müslümanlara aşılamak için planlanan bir İngiliz projesidir. İngilizler, birinci dünya savaşından sonra Türkiye’ye bağımsızlık vermek için bazı şartlar koştular. Lozan görüşmelerinde, kurulacak olan yeni Türkiye adına katılan İsmet İnönü’ye, İngiliz Hariciye Vekili Lord Curzon bağımsızlık için dört gizli şart koştu. Lozan Anlaşmasının gizli maddelerinden olan bu şartlar şunlardır: •Hilafet tam manasıyla ilga edilecek, •Halife sınır dışına sürgün edilecek, •Halife’nin tüm mallarına el konulacak, •Yeni kurulacak devlet laikliğe dayanan Cumhuriyet olacak. Bir müslümanın kesinlikle kabul edemeyeceği bu şartları, yeni Türkiye’nin kurucuları hiç tereddüt etmedenkabul ettiler. Bu şartlar ile İslam düşmanı İngilizler,kendi sistemlerini müslüman halk üzerinde kurmuş oldular. Artık istedikleri gibi bir toplum meydana getirebilirlerdi. Cumhuriyeti kuranlarbatıdan ithal ettikleri kanunlarla inkılaplar gerçekleştirip toplumu tepe takla ettiler.Müslümanlara yönelik baskı, korkutma, zulüm ve yaşatılan onca acıdan sonra günümüzde laiklik, demokrasi ve cumhuriyet süslenerek karşımıza çıkartılıyor ve müslümanlardan bunları kabul etmeleri bekleniyor. Müslümanlar cumhuriyeti İstiklal Mahkemelerinden, Takrir-i Sükûn kanunlarından, Şeyh Sait ve İskilipli Atıf Hoca’dan tanıyorlar. Müslümanlar cumhuriyeti kendi halkı üzerine bombalaryağdırmasından biliyorlar. Müslümanlar cumhuriyeti ezanın Türkçeokutulmasından, meydanlarda kurulan darağaçlarından ve güzellik yarışmasına katılan Keriman Halis’ten biliyorlar. 96 yıldır Müslümanlar Cumhuriyet ile bir şey kazanmadı ama çok şey kaybetti. En başta kaybettikleri şey İslami Hilafet’tir. İslam Şeriatı’nın uygulayıcısı ve müslümanlarınkafirlere karşı kalkanı, ümmeti bir arada tutan lideri, Resul’ün SAV mirası olan Halife’yi, Hilafet’i kaybettiler. Din ve değerleri ayaklar altına alındı.Bugün gelinen noktaya baktığımızdazinanınserbest olduğu, içki ve şarabıyla övünen, eşcinselliğin teşvik edildiği,tesettüre riayet edenin ve namaz kılanların çok az olduğu bir toplum haline gelindi. Uyuşturucu kullanım yaşı 11’lere inmiş durumda.Müslüman katilikafir devletlere destek veren, Hilafet ve Şeriat istemeyi yasak eden yöneticilerle yönetiliyor müslümanlar. Yine neredeyse her şeyi ile dışa bağımlı, işsizliğin hat safhaya çıktığı, yeraltı ve yerüstü kaynakların batılı şirketlere peşkeş çekildiği bir ülke konumuna gelmiş durumda Türkiye. Dil inkılabıyla Müslümanlar Kitaplarından koparıldı. Allah’ın gönderdiği Kitabı okuyamayan, okuyanların da anlamadığı bir topluma dönüştüler. Karma ve laik eğitim ile okullar, eğitimle alakası olmayan binalar halline gelmiş,flört yuvalarına dönmüş durumda maalesef. On yılda on beş milyon genç marşlarıyla laik, dinini önemsemeyen, helal-haram bilmeyen, tesettüre riayet etmeyen, ahlaktan uzaknesiller yetişti ve hala yetişiyor. Laik cumhuriyet ile gün geçtikçe gençler deist oluyor ve dinsizleşiyor. Gün geçtikçe, uyuşturucu bataklığına düşen, bonzai içip sokak ortasında can veren daha yaşı on sekiz olmamış çocukların sayısı artıyor. Gün geçtikçe, işsizlikten, parasızlıktan intihar eden babalar çoğalıyor. Gün geçtikçe, meydanlarda eşcinsel sapkınların sayısı artıyor. Gün geçtikçe, hırsızlık, taciz, tecavüz, adam öldürme suçları katlanıyor. Zina, içki tüketimi, çeşitli uyuşturucu kullanımı, sevgili ayağı gibi günahlar had safhaya çıkmış durumda.İşsizlik, adaletsizlik, rüşvet, kayırmaca, torpil ile toplum kaosa sürükleniyor. Tüm bunlar cumhuriyetten sonrameydana gelen durumlar. Cumhuriyet ile müslümanlarhem dünya saadetini hem de ahiretlerini kaybettiler! Evet, tüm bunlar laik, demokratik cumhuriyetin sonucudur. Çünkü laik, demokratik cumhuriyet hiçbir zaman İslam’a dayanmadı, dayanmaz da. Aksine İslam’ı kendine düşman olarak görür ve kesinlikle toplumun düzeni ve ıslahı için İslam’dan razı olmaz. Çünkü o, kafir batının sistemidir. Çünkü o, İngilizlerin dayatmasıdır. Müslüman olan bu halka cumhuriyeti hep İslam’dan gibi gösterip kandırarak ve darbelerle, baskı, zulüm, hapis gibi zorbalıklarla bu güne kadar getirdiler. Müslümanların ihtiyaç duyduğu şey kesinlikle laiklik, demokrasi ve cumhuriyet değildir. Müslümanlar ne İngilizlerin parlamenter laik, demokratik cumhuriyetine ne de, Amerika’nın başkanlık sitemine muhtaçtırlar. Müslümanlar ancak Rablerinin emrettiği ve razı olduğu RaşidiHilafet’emuhtaçtırlar ve bunu istemelidirler. Çünkü ancak Raşidi Hilafet, müslümanları hem bu dünyada refaha ve saadete kavuşturacak, hem de ahirette Cenneti kazanmalarına sebep olacak inşallah.
CUMHURİYET İLE KAYBETTİK!

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.