Urfa Barosundan açıklama: Kuşku olmasın!

Şanlıurfa'da meydana gelen terör olayı sonrası ortaya atılan işkence iddialarına yönelik bir açıklama da Şanlıurfa Barosundan geldi. Açıklamayı yapan Baro Başkanı Abdullah Öncel, "Gözaltındaki kişilerin vücutlarındaki darp izlerinden işkenceye uğradıklarına yönelik izlenimler edinilmiştir.İşkenceyi yapanların yargı önünde hesap vermesi için her türlü hukuki girişimlerde bulunacağımızdan hiç kimsenin kuşkusu olmasın" dedi.

Urfa Barosundan açıklama: Kuşku olmasın!

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Şanlıurfa'nın Halfeti İlçesine bağlı Dergili köyünde geçtiğimize günlerde meydana gelen olayda, 1 polis şehit düşerken, 2 polis de yaralandı. Çatışmanın olduğu Dergili köyünde asker ve polis ablukası sürerken, çok sayıda kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan Fahri Alakuş ile eşi Hanım Alakuş’un gözaltına alındıkları esnada, yoğun bir işkenceye maruz kaldıkları ve bundan dolayı ağır yaralandıkları için hastaneye kaldırıldıkları iddia edildi. Yine aynı aileden olan Zeki Alakuş, eşi Hazal Alakuş ile oğulları Mehmet Alakuş, darp edilerek gözaltına alındıkları ve nereye götürüldüklerinin bilinmedikleri öne sürüldü. Bu iddiaların ardından bir açıklama da Şanlıurfa Barosundan geldi. Şanlıurfa Barosu Hizmet Binası önünde baro adına açıklamayı yapan Baro Başkanı Abdullah Öncel, şu ifadelere yer verdi: “İlimiz Halfeti ilçesine Bağlı Dergili Mahallesi’nde 18 Mayıs günü çıkan çatışmalar ve sonrasında Halfeti ve Bozova ilçelerinde çok sayıda kişi gözaltına alınmıştır. Baromuza gelen ihbarlar ve baromuz üyesi avukatlar tarafından müvekkillerinin işkence ve kötü muamele gördüklerini ve görevli kolluk tarafından, her bir şüpheli ile yalnızca bir avukatın görüşebileceği, görüşme için vekaletnamelerinin olması gerektiği beyan edilmiş, avukat görüşmesinin kısıtlandığını,kısıtlama kalkınca da CMK 154. Maddede belirtildiği şekilde müvekkilleri ile görüşmelerin özel yapılmasının hukuka aykırı bir şekilde engellenerek, polis nezaretinde görüşme yapılabileceği tarafımıza iletilmiştir. Bunun üzerine başsavcılık nezdinde yapmış olduğumuz girişimler sonucunda, kısmen de olsa bu sorunlar aşılmış, yönetim kurulu üyeleri tarafından gözaltına alınan bazı şahıslarla görüşme yapıldığında; gözaltındaki kişilerin vücutlarındaki darp izlerinden işkenceye uğradıklarına yönelik izlenimler edinilmiştir.Yine sosyal medyaya da yansıdığı gibi, Bozova Yaylak Jandarma Karakolunun bahçesinde çekilen görüntülerde, gözaltındakilerin ters kelepçe ile yere yatırıldıklarını ve bazılarının sırtlarında ayakkabı izlerinin olduğunun görülmesi, işkence ve kötü muamelenin iddia boyutunun çok üzerinde olduğunu göstermektedir. İnsan varlığına ve onuruna karşı yapılan en aşağılık saldırı olan işkence ve kötü muamele, sorgulama ve cezalandırma yöntemi olarak ne yazık ki kolluk birimlerinde bir çok soruşturmanın parçası haline getirilmiştir. Yetkili birimlerin yalanlamaları, üstünkörü geçiştirip bu konuyu soruşturma gereği dahi duymamalarına karşın, işkencenin varlığı tartışma götürmeyen bir olgu haline gelmiştir. Gerek somut olayda gerekse de daha önce yaşanmış vakalarda kolluk birimlerinde işkence yapıldığının tespit edilmesine rağmen yapılan suç duyuruları sonuçsuz kalmış ve işkenceyi yapanlarla ilgili herhangi bir hukuki girişim ve yaptırım gerçekleşmemiştir." 'HİÇ KİMSENİN KUŞKUSU OLMASIN' İşkence iddialarının takipçisi olacaklarını ve gerekli tüm birimleri göreve davet eden Öncel, "Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin İşkence Yasağı Başlıklı 3.Maddesinde belirtildiği gibi "Hiç kimse işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya işlemlere tabi tutulamaz", bu nedenle açıkça belirtiyoruz ki; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 95. Maddesinin 2 fıkrasının 21. Bendinde belirtildiği üzere hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmakla mükellef olan Şanlıurfa Barosu olarak işkenceyi bu coğrafyadan söküp atana dek hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. İşkenceyi yapanların yargı önünde hesap vermesi için her türlü hukuki girişimlerde bulunacağımızdan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Varlığımızın temeli olan hukukun üstünlüğünü bu kentte hakim kılana dek durmadan çalışacağımızı belirtiyoruz. Bu sebeple konuyla ilgili başta Adalet Bakanlığı olmak üzere İçişleri Bakanlığını ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Kurulunu, tüm siyasi parti ve temsilcilerini, Şanlıurfa Valiliği ve Başsavcılığını göreve davet ediyoruz. Ve yine başta Türkiye Barolar birliği olmak üzere Tüm Baroları ve üyelerini devam eden işkence ile ilgili duyarlı olmaya çağırıyoruz" diyerek sözlerine son verdi. İPEKYOL
Urfa Barosundan açıklama: Kuşku olmasın!

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.