Son yüzyılın en kurak yılını yaşıyor ülkemiz. Aylardır toprak suya hasret. Son yüzyılın en öksüz ve yetim halini yaşıyor çiçekler ve ağaçlar. Kainatın sahibi edata yaptıklarımız ve ettiklerimizin bir bedelini bizi susuz ve YAGMURSUZ bırakarak imtihana tabi tutuyor.
Yeryüzünde olan zulümlerin ve kâinata karşı işlenen suçların bedelini ödemek zorunda kalıyor çiçekler ve ağaçlar. Hayır onlar suçlu değil. Asıl suçlu olanlar biz insanlarız. Tabiatı biz kirletiyor. Ağaçları biz yok ediyoruz. Gökyüzüne biz sera gazı salıyoruz. Daha neler neler ediyoruz. Tüm bunlara karşı yaptıklarımızın bir bedelini ödemek zorunda kalıyoruz.
Dengeler ve mizan ile biz oynuyoruz. Denge ve mizan da olan değişik bir şekilde hepimiz bedelini ödemek zorunda kalıyoruz.
Ey Rabbim! Yaptığımız hata ve kıyımlar yüzünden bizi yağmursuz sen bırakma Allah'ım!
Sen Erhamurrahimsin. Senin dergâhına sığındık. Senin kapına geldik. Senden başka sığınacak bir yerimiz yok. Senden başka elimizi açıp yalvaracağımız biri yok.
Ey Sultanım!
Günahkâr bir şekilde sana yalvarıyoruz. Ne olur bizim üzerimize yağmur bırakan bulutlar gönder Allah'ım!
Yağmur kokusuna hasret kalmış gönüllüler bir hoş olsun.
Kainatın rengine özlem duyduğunuz çiçekler ile bezensin.
Tüm güller yağmur damlası ile gözyaşı döksün.
Tüm ağaçları ve canlılar senden medet umuyor.
Bu duamızı geri çevirme Ey Sultanım!
İnşallah tez zamanda güzel yağmurlar yağar.
Tek dileğim bu.
Kalın selâmet ile...
0 Yorum