Son 3-4 yıl, hep daha kötüye gitti dünya.
Daha bu yıl bitmeden, Gazze'yi, kazanmışken teslim olmaya zorlayan, yani o derece ağır bir darbe etkisi yapan Suriye cephesin çöküşü ve İsrail'in eline geçmesi her mazlum ve şerefli insanı derin bir üzüntüye sevk etti.
Yine de umudumuzu korumak ve bu yılda artık iyiler ve mazlumlar için iyiye doğru bir gidişatın başlamasını dilerim.
*
Tarihe Not Düşelim
Tarih bunu not etti.
Sünni maskeli siyonizm, şiisiyle sünnisi ile tekfircisi ile teröristi ile kürdü ile arabı ile türkü ile ırkçısı ile seküleri ile secdelisi ile
Sünni olan Gazze soykırımının faillerinden oldu.
Direniş, yani sünnisi ile şiiriyle İslam ümmeti ve her dinden, her kavimden, her ülkeden vicdanlı ve asil insanlar bu soykırımda Sünni olan Gazze'nin yanında yer aldı.
Haysiyetsizler, münafıklar siyonizmin, soykırımın yanında; her dinden ve her kavimden vicdanlı, adaletli, asil ve haysiyetli insanlar ise siyonizme, soykırıma karşı durdu.
Ve tarih, bunu da not etsin ki, bu iyi ümmet, bu direniş, bu temiz vicdan, bu fıtrat yok olmayacaktır.
Ülkeler bombalansa da, işgal edilse de, iyiler öldürülse de, soykırımlar devam etse de siyonizm yenilecektir.
*
Değişen Bir Şey Yok
Yeni yılda da mazlumlar için değişen bir şey olmayacak. Onlar her zaman olduğu gibi münafık ve hain siyonist secdelilerin desteği ile ölmeye devam edecekler. Soykırım devam ediyor ve yeni yıla girerken de devam edecek.
Oysa İsrailli haham Jacob Herzog, HTŞ rejimi yetkilileriyle görüşmek ve tebrik etmek için Şam'a gideceğini açıkladı.
Tüm batılılar, tüm siyonistler ve onların uşakları da. Tüm soykırım cephesi, secdeli siyonistlerin en çok sevindiği ve Gazze'ye büyük bir darbe olan Suriye cephesini ele geçiren tekfirci, baş kesen teröristleri tebrik etmeye gitti.
Müslüman kardeşim, yine de bu işin esas hedefinin zalim Esed'i devirmek olmadığını görmeyecek misin?
Secdeli Siyonizm
İçimizde siyonist kök, Muaviye geleneği/paradigması ile başlar. Sünnilik duyarlılığı ve kavramını itibarsızlaştırıcı veya o algıyı oluşturabilecek değerlendirmeleri tercih etmemek gerekir diye düşünüyorum. Şu bir gerçek ki, Sünni çoğunluk da, kemalist çoğunluk da siyonistleşmiştir. Sünniliği de onu temsil ettiklerini iddia edenlerin elinden kurtarmalıyız. Siyasi anlamda siyonizm, her toplumda farklı isimler ama aynı nitelik ve ilkelerle tesis ve tahkim edildi. Bizde kemalizm ve Sünnilik, Suudi'de Vahhabizm...
Öyle ise karşı olunması gereken Sünnilik ve sünniler değil, o maske ile dini tahrif eden, siyonist projeleri icra eden küresel mekanizmadır.
Şiiler, esas Sünni biziz, diyebilmeli. Onlar, bir yandan kendilerini onarırken, öte yandan İngiliz şiası önlerine atıldı. Sünni dünya ise kendini onaramıyor. Amerikancı Sünnilik veya Amerikancı/ılımlı İslam denilenlerin hepsi siyonizme tekabül ediyor.
O yüzden küresel sistem onları hem bu tıynet üzerinde sabit tutup tahkim ederken, karşılarına da Şiiliği/daha doğrusu anti-Siyonizmi koydu. Böylece Sünni dünyanın önemli bir kesimi, sünniliği koruyor zannı ile yeryüzünde İslam'ın ve insanlığın düşmanı emperyalist ve siyonistle neredeyse tek başına mücadele eden gerçek sünnilerle, İslam ümmetinin hür olanlarıyla, aldatılmamış, uyanmış ve İslam Devrimi gerçekleştirmiş kardeşleriyle mücadele ediyor, siyonizme ve İslam ümmetinin soykırımına katkı sunuyor. O yüzden Suriye İsrail tarafından işgal edilmişken, hakim güç olan teröristler, İsrail ile değil, yerinden kımıldamayan, her cephede soykırımcılarla mücadele eden İran ile Hizbullah ile direnenler ile mücadele edeceklerini açıkladılar.
SURİYE SİYONİST İŞGAL ALTINDA
Bu, tüm bölge için çok büyük bir tehlike.
Suriye cephesinin düşmesi ve bunu İsrail'in üstlenmesi bölgemizdeki siyonist etkiyi deşifre ediyor. Nitekim, bu terörist işgal başlar başlamaz İsrail harekete geçmeye başladı, Suriye ordusunun tamamını yok etti, kalan mühimmatları da taşıdı. Suriye'de Şam'a kadar ilerledi ve köylüleri göçe zorlamaya devam ediyor, direnenlere ateş ediyor.
Secdeli ve mezhepçi siyonistler, Suriye'de İsrail'in açıkça üstlendiği, ilan ettiği mevcut işgale karşı dehşet verici ve sağır edici suskunlukları, Gazze'de devam eden soykırım karşısındaki suskunlukları ile yarışırken, mezhepçi yaygaralarla dikkatleri dağıtma çabaları ile süreci kotarmaya ve aklamaya çalışıyorlar. Bu karta baş vurmalarının ana nedeni, Suriye'de, sürecin hala sonuçlanmamış olması. Hamaney, Suriyeli gençlerin, Suriye halkının bu dile getirilmeyen İsrail işgaline karşı bir direniş, kurtuluş mücadelesi başlatacağı yönünde ki öngörüsünü dile getirmesi İsrail'i değil, bu secdeli ve mezhepçi siyonist kesimi rahatsız etti ve bunu mezhepçi tavırlarını sürdürme, haklı çıkarma ve İsrail işgalini gizlemek için bir bahane olarak kullanmaya giriştiler.
Birilerinin öngörüsünü ifade edip etmemesi veya bir tahminde bulunup bulunması Suriye'de halkın işgale karşı direniş geliştirip geliştirmeyeceğini etkilemez.
Tüm bunlar olurken Gazze'de soykırım devam ediyor, Yemen'e Suudiler ve BAE yeniden karadan saldırmaya başladı, ağır hava saldırıları da yapılıyor. İsrail, ABD ve İngiltere ile birlikte Yemen'in sivil havaalanı, liman ve elektrik santrali gibi önemli altyapılarına, petrol tesisleri ve rafineri gibi hayati hedeflerine hava saldırısı yapıyor.
Yemen, her seferinde Gazze'yi savunmaktan vazgeçmeyeceğini açıklıyor, yine öyle yaptı.
Lübnan'da ateşkesi sürekli ihlal eden siyonist ordu, Güney Lübnan'da karadaki ilerlemesini sürdürüyor.
Kış şartlarından dolayı Gazze'de soğuktan ölen bebeklerin sayısı giderek artıyor.
Mezhepçi Tehlike
Teröristler, Suriye'de en çok hoşlandıkkarı işlere koyuldular nihayet. Alevilere karşı endişe verici infazlar yaptılar, türbe yıktılar.
Suriye Azınlık Hakları Gözlemevi uyarılarda bulundu.
Avrupa Arap Alevi Federasyonu da açıklama yaptı. "Kutsal mekânın yakılması ve içeride insanların öldürülmesi, insanlık vicdanında derin bir yara açmıştır” ifadesinin yer aldığı açıklama tehlikeye dikkat çekiyor.
Suriye Ateş Topu
Mezhepçi tehlikeye dikkat çekenler çoğaldı. Ateşle oynamak gibi. Yayılma eğilimi, potansiyeli olan bir olgu. Dikkat etmeli, yangına körükle gitmemeli.
Bu konuda münafık ve siyonist secdelilere değil, düşmanı başka mezhepten olan değil, düşmanı İsrail olan şerefli çağrıları dikkate almalı. Kötülemeye, ayrıştırmaya değil, vahdete ve bütünleşmeye yönelik çağrıları çoğaltmalı.
Ne yazık ki, diğer müslüman ülkelere ve hatta Gazze'ye de kıyan siyonist ekibin en şirret olan secdeli kısmı, Suriye'de işlenen cürmü deşifre ettiğinde, bu durumun büyük zararları olacağına, bu teröristlerin hayırlı bir iş yapmayacağına, mevcut resmin ülke ve bölge için büyük riskler barındırdığına ve Gazze'de soykırımı tedarik etmek konusunda da olduğu gibi hiç bahs etmedikleri İsrail'in bir çırpıda Şam'a kadar gerçekleştirdiği ve genişleyen işgaline dikkat çekenleri, Suriye'de gerçekleşenin bir devrim değil; siyonist bir işgal olduğunu gören ve gösterenleri ve bu uyarıları yapanları, otomatik olarak Esad'ı savunmakla, öyle olmadıklarını bildikleri halde Esat'çı olmakla suçlamaları gerçekleri değiştirmiyor ve yaklaşmakta olan büyük tehlikeleri def etmiyor.
*
Haysiyetli ve vicdanlı insanlar ne yaparsa yapsın, siyonist tıyneti etkilemiyor.
Gözlerini, Gazze'de devam eden soykırıma, İsrail'in Suriye'de de başlayan ve genişleyen işgaline çevirmiyor.
Bölgemizin bağımsızlığı ve haysiyetini kazanması için yapılan çağrılara kulak asmıyor.
Suriye ateşinin ülkemiz için büyük riskler taşıdığının gündeme getirilmesini, bu ateşin bölgeye sıçrayabileceğinin fark edilmesini istemiyor.
Ekonomik şiddeti umursamıyor, gündemine almıyor.
Devamlı bir mezhebi suçlayarak o maske altında siyonizme hizmet ediyor. Suriye'de, halkın hiçbir dahli olmadan baş kesen, pazar yerleri ve camileri bombalayan teröristlerce gerçekleştirilen İsrail işgalini temiz bir halk devrimi olarak meşrulaştırmaya çalışıyor, halkı da buna inandırmaya gayret ediyorlar.
Mezhepçiliği tetikleyici manipülasyonlar yapıyorlar.
Sevgi, vicdan, adalet, merhamet ve empatiyi unutmuş bu zalimler, zalim Esed dedikleri adam gidince yerine yenilerini koymak için mezhepçi bir söyleme soyundular ama yine de İsrail işgali bu defa Suriye üzerinden üzerimize doğru geliyor ve bunu gizlemek için tüm bu çabaları, tüm suskunlukları yeterli olmayacak. Ellerinde zalim Esed olmayınca foyaları meydana çıktı. İsrail'in Suriye işgaline destek oluyorlar.
Bunu yapanlara, yapabilenlere, yapanlardan yana olanlara ne mutlu.
Elbette inanırız ki; Allah, dinine sahip çıkacaktır, Allah, müminlerine, mazlumlara sahip çıkacaktır. Yeter ki, hendek kazmaya ve tevekküle devam edilsin, Kisra'nın saraylarının yıkalacağına iman etmeye devam edilsin.
Ümit edeceğiz, pes etmek yok, neticeyi Allah takdir eder.
Allah'ım, tüm iyileri ve mazlumları, başta secdeli olanlar olmak üzere siyonizmim şerrinden koru, münafık ve siyonist çoğunluk karşısında az olan iyilere yardım et.
Bizi iyilerle yaz.
0 Yorum