Evrensel ve kadim değerler o kadar yıprandı ki, mazlumların suratına çarpıla çarpıla o kadar çiğnendi ki, neyin normal/meşru/ahlaki/insani/vicdani olup olmadığı ile ile ilgili insanlık kaybetmek üzere olduğu bir sınavdan geçiriliyor. Ezilen toplumların türlü felaketler ve açlık ve hastalıklarla, savaş ve yaptırımlarla daha da ezilmeye ve küresel tahakkümün sürekli hale getirilmeye çalışıldığı bir dönemde, o toplumların yöneticilerinin şaklabanlık da dahil türlü tepkiler vermeleri dahi normal sayılıyor ve savunuluyor. Kim ne kadar normalleşti, normal nedir? Normal neye göre belirlenir? Herkes biraz normalleşti gibi. En kadim günahlar, fıtrata en aykırı ve "daha önce hiçbir kavmin yapmadığı" günahların başında örtü olan ve fıtrat dinine mensup olduğunu söyleyenlerce savunulması bile "normalleşme" değil mi? Herkes kendi normalleşmesine bakıp silkinmeli değil mi?
Bu duruma bir ad koymak o denli zor ki. Ne öğrenilmiş çaresizlik ne de aşağılık kompleksi ya da küresel uyutulma bu durumun adı olabilecek mahiyettedir. “Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail’in gizli metresiydi ve kamuoyunda resmi eş olma anlaşması sonucunda statüsü değişti”
Boaz Bismuth, Israel Today” gazetesi yazı işleri müdürü. Yeni Şafak Gazetesi yazarı Nedret Ersanel; Biz de İsrail’ le Anlaşalım mı? Başlıklı yazısında şu ifadelere yer veriyor: “İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki “tamamen normalleşme” anlaşması, Türkiye dahil bölgedeki herkes için yeni ve daha çaplı sorunlar potansiyeli üretiyor. Anlaşma bir yandan Akdeniz kriz serisi ile birleşirken öte yandan da Ortadoğu ‘strateji tektoniğini’ kadim faylara itekliyor...
İkisi de seçim döngüsünde olan Trump ve Netanyahu için anlaşma bir iç politika başarısı. İmzaların Beyaz Saray’da atılacak olması da bu siyasi kâr beklentisinin sonucu. Ancak olası bölgesel sonuçlar açısından bunlar tali sayılmalı...
Gerçek şu ki, Tel Aviv-Abu Dabi arasında gerçekleşen tokalaşma özellikle İsrail açısından başarı ve ‘Büyük Ortadoğu’nun tamamını etkileyecek, bazı ülkeleri de peşinden sürükleyerek vakum gücüne sahip. İki ülke arasındaki ilişki Arap dünyasının “en bilinen sırrı”ydı ve yaklaşık 25 yıldır sürüyordu. Alenileştirilmesi görünmez bir sınırın aşılması anlamına geldi. İsrail Arapları tüm dünyanın gözleri önünde ‘kucakladı’ ve üzerinde, “ümitlerinizi bırakın” yazan bir kapıdan geçirdi...
Anlaşmanın başarısı üzerinde İsrail ve ABD duruyor. BAE ise daha sessiz ve belli ki ihanetin utancı karşısında mümkün olduğu kadar hedef küçültüyor. Bir yandan da, ‘tarihin böylesini kabul etmeyeceği’ hainliği üleşecek dostları anlaşmaya katılmaları için teşvik ediyor...
Ortadoğu siyasetinde yeni bir düzenle karşı karşıyayız. Bu sıradan bir anlaşma değil. “Tam normalleşme”, bölgedeki eski anlaşmalarda da kullanılan katalog bir ifade. Ama bu anlaşmadaki yeri, “bölgedeki büyük potansiyeli ortaya çıkarma” iddiası. Anlamı, artık hangi ülkelerle olacağı da isim isim yazılan bir öbeğin BAE’yi takip edeceği... (S. Arabistan, Umman, Bahreyn hatta Fas. Jerusalem Post, Katar’ı da dahil eden bir haber yazdı ama Libya’ya gerçekleştirilen Türkiye ve Katar ziyareti iddiaya cevap sayılabilir.)...
İran’a gelince... Anlaşma Tahran’ı kızdırdı. Ağzına geleni söyledi ve bunu anlıyoruz, “BAE’nin yaptığı çılgınlıktır. Müslüman halkları sırtından bıçakladı”. İran da bölgede yeni bir sürecin perde açtığını görüyor. Birçok yorumcuya göre yeni durum Ankara-Tahran yakınlaşmasını hızlandıracak. Bu gerçekleşirse çok başka coğrafyaların etkilenebileceği, Ortadoğu ölçeğinin bile küçük kalacağı söylenebilir. Bu kadarı için erken. Öyle olup-olmayacağını iyi tartmalıyız. Doğal bir süreç mi bu yoksa istenen mi? Yine de iki ülkenin bu manada pratik paslaşmaları kaçınılmaz görünüyor...”
Ersanel’ in yazısında “normalleşme”nin önüne “tam” sözcüğü geliyor. Kendi türetmese de tercih etmesi ilgi çekici. Belki de bazı ülkelerin normalleşmelerinin tam olmadığını belirterek, “normalleşmeyi” bazı oranlarda kabullenebilir gördüğünü/görülebileceğini de dolaylı da olsa kabul etmiş oluyor, bilemiyoruz.
“Normalleşme” küresel bir politikanın zayıf ülkelere dayatılmasıdır ve bunun tamı ya da yarımı olmaz. Adamlar bu ilişkilere farklı anlamlar yüklüyorlar. Bu da oransal bir değerlendirmeyi anlamsız kılıyor.
Bildiğim kadarıyla metresliğin tamı yarımı, resmisi gayri resmisi olmaz. Tabi bize ait bir kavram değil, fazla da bilmeyiz. Neyse onu da sırada ki diğer metresler açıklar her halde. Birinin resmiyete geçmesi, diğerinin yarı resmi olması gibi teferruatlar üzerinde durmanın pek faydası da yok...
Dünya alem, İsrail ilk kurulduğunda; kimin onunla “tam” normalleştiğini zaten biliyor. E herkes aynı durumda olunca, diğerine dil ucuyla ve göstermelik olarak birkaç söz söyleme dışında nasıl bir tepkisi olabilir ki? Demem o ki; yok birbirimizden farkımız yok veya bu işin tamı, yarımı; ilan edileni, edilmeyeni olmaz. Normalleşme normalleşmedir ve herkesin başına gelebilir.
***
Batı Asya’yı iyi bilen bir gazeteci olan İsmail Özkan ise Duvar Gazetesi’ nde ki köşesinde anlaşmanın stratejik boyutlarına dikkat çekiyor: “Aslında, kademeli normalleşme, BAE’nin Körfez’de ve Arap dünyasında kendi rolüne dair tasavvuru ve ABD ile ilişkilerine dair algısının bir sonucu. Arap isyanlarına karşı tutumu, İran karşıtlığı, İslamcılığın bütün tasavvurlarına karşı amansız savaş, otoriter yönetimlerin desteklenmesi, bütün bunları yaparken bölgesel politikalarında ABD’yi yedeğine alma stratejisi BAE’nin dış politikasının parametrelerini oluşturmakta. Abu Dabi’nin Türkiye karşıtlığı bir bahs-i diğer.
Arap isyanları sırasında halk ayaklanmalarına karşı S. Arabistan’la birlikte düşmanca bir tutum içerisine giren BAE, Ortadoğu’da karşı devrimi örgütlemek için elindeki bütün imkânları seferber etmişti. Zira otoriter Körfez ülkelerindeki siyasal yapıların bu süreçten olumsuz etkileneceğini ve eninde sonunda üzerine inşa edildiği sütunlara zarar vereceğini düşünüyordu.
İran karşıtlığı ise onun dış politik açılımlarının kendi bölgesel strateji tasavvuruyla çelişmesi nedeniyle BAE’nin İsrail’le ilişkilerinin ana ekseninde yer alıyor. İslami akımlara karşı tutumunu da bu eksenden bağımsız göremiyoruz. Ilımlı da olsa İslami akımlara dair vizyon, biraz İran biraz da Türkiye karşıtı tutumuyla yakından ilintili. İslamcılık karşıtlığı daha çok otoriter yönetimleri destelemek ve despotik bir Ortadoğu tasavvuruyla yakından bağlantılı olan BAE’nin IŞİD’le Müslüman Kardeşler arasında fark gözetmeyen tutumu son derece problemli ve iyi niyetten uzak bir yaklaşım. Ancak bu yaklaşım, dünyada pek çok Batılı ülkenin yanı sıra Rusya ve Çin gibi bazı uluslararası aktörler tarafından da paylaşılıyor.
…Filistin meselesine gelince, Abu Dabi’nin gündeminde bile değil. Aksine, Filistin halkının haklarını gasp eden Yüzyılın Planı’na sonuna kadar destek verdiği görülen BAE, tıpkı İsrail gibi Filistin direnişini terörizm olarak değerlendiriyor.
BAE’nin İsrail’le ilişkilerine dair attığı bu adımın normalleşmenin de ötesinde stratejik bir ittifak olduğu şüphe götürmez. Zira Kızıldeniz limanları üzerinde, Afrika Boynuzu, Yemen ve Akdeniz’de Libya’ya müdahale yoluyla bölgesel kontrolünü genişletmek için Amerikan himayesini İsrail gibi güçlü bir bölgesel müttefikle perçinleme yönündeki arzu ve ihtiyacı aşikar.
Dahası, Filistin konusunda İsrail Başbakanı Netanyahu’nun en zor döneminde gerçekleştirdiği normalleşme, İsrail sağına ücretsiz bir armağan olduğu kadar başkenti Kudüs olan 1967 sınırlarında bir Filistin devletinin kabulünü ve Filistinli mültecilere dönüş hakkını öngören “Arap Barış Girişimi”nden tek taraflı bir geri çekilme barındıran bir girişim olduğu söylenebilir.
Öte yandan Netanyahu’nun MOSSAD Başkanı Yossi Belin’i İsrail-BAE Anlaşması için Abu Dabi’ye göndermesi meselenin aslında sıradan bir normalleşmenin de ötesinde askeri ve istihbarat alanında bir işbirliği olduğunun bir kanıtı.”
***
Bu konularda diğer bir uzman gazeteci olan Fehim Taştekin ise aynı gazetede şu ifadelere yer veriyor: “…Fakat İsrail’in beklediği Arap dizinindeki çözülmeyi kolaylaştırabilir. Stratejinin ilk hedefi Filistin davasını Arap çemberinden çıkarmak. Bunun için 2012’den beri Körfez’de bir diplomatik misyonları var. Bunu başarırlarsa Türkiye ve İran gibi Arap dışı aktörlerin Filistin’e ilgisini daha kolay maniple edebilirler.
İsrail-Amerikan siyaseti Arap tutumunda çözülmenin zeminini hazırladı. Körfez ülkelerine “Sizin asıl düşmanınız İran” telkininde bulunuldu. Bunu Tahran’ın bölgesel nüfuzuna karşı geliştirilen sert stratejiler izledi. İran’ın petrol ihracatını sıfırlamaya dönük Amerikan dayatması, buna bağlı Hürmüz’deki gerilimler, BAE’nin tankerleri ve Suudi petrol tesislerini hedef alan ‘gizemli’ saldırılar İsrail’den yana havayı olgunlaştırdı. Yani İran korkusu işe yaradı. Fakat burada BAE’nin potaya girmesine aşırı bir anlam yüklemek de gerekmiyor. Tarihi dedikleri meselede, BAE’nin İsrail’le gizli kapaklı ilişkileri aleni hale geliyor. İki ülke 1990’dan beri askeri ve istihbarat alanında flört ediyor…
…İsrail 2015’te Abu Dabi’de bir ofis açtı. İsraillilerle diyalog, ABD’nin BAE’ye F-16 satmasının önünü açtı. Geçen mayıs ve haziranda BAE uçakları ‘Filistinlilere yardım’ görüntüsüyle Ben Gurion’a indi…
Ne olursa ‘tarihi’ olur? İsrail’in işgal ve saldırılarının 5 muhatabından biri olan Mısır 1979’da, Ürdün 1994’te barış anlaşması imzaladı. Geriye Suriye, Lübnan ve Filistin kaldı. İşte bunlardan biriyle anlaşma ‘tarihi’ sayılabilir…”
***
Batı Asya uzmanı Usta gazeteci ve yazar Alptekin Dursunoğlu ise jurnaltr.com sitesinde, Ari ÇERÇİYAN’ a verdiği röportajda ise büyük resmi ortaya sermeye çalışıyor:
“…BAE hatta bütünüyle Suudi ekseni (Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn gibi körfez ülkeleri) İsrail’le gizli ilişkilere sahiptiler ve uzun bir süredir de normalleşme yönünde adımlar atıyorlardı. Bunların İsrail’le öteden beri ikili temasları vardı ve bu doğrultuda da Hamas’ı ve Hizbullah gibi İsrail karşıtı direniş örgütlerini terörist ilan etmek gibi İsrail’in hoşuna gidecek işler yapıyorlardı. Dolayısıyla Emirliklerin İsrail’le normalleşme anlaşması imzalaması sürpriz değil ve bölgedeki mevcut dengeler üzerinde de anlamlı bir etki yapmayacak.
Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah Emirliklerin İsrail’le normalleşme anlaşması imzalamasını “Emirliklerin Trump ve Netenyahu’ya hediyesi” olarak niteledi.
“Emirliklerin bu anlaşması ikisine de kendi kamuoylarına satabilecekleri bir başarı öyküsü sundu”
Zira önümüzdeki kasımda seçime gidecek olan Trump’ın bir başarı öyküsüne ihtiyacı var. Trump yönetiminin iktidara geldiğinden bu yana dış politika alanında satabileceği bir başarı öyküsü yok. İran’ı ağır yaptırımlarla diz çöktürüp yeni bir nükleer anlaşma yapamadı. Kuzey Kore’yle anlaşmayı denedi, olmadı. “Yüzyılın Anlaşması” adını verdiği bir plan açıkladı. Filistin’in tasfiyesini öngören bu utanç verici planı Suudiler, Emirlikler ve Bahreyn dahi açıkça savunamadı. Trump’ın damadının hazırladığı bu planın Trump ve Netanyahu’dan başka müşterisi çıkmadı. Trump, kasım ayında seçime gidiyor ve anketlere göre zor durumda. Aynı durum Netenyahu için de geçerli. O da başbakanlığını garanti edecek bir hükümet kuramıyor öte yandan yolsuzluk iddiaları ve protesto gösterileriyle boğuşuyor. Emirliklerin bu anlaşması ikisine de kendi kamuoylarına satabilecekleri bir başarı öyküsü sundu.
… Devlet olarak İran ve Suriye’nin Lübnan’da Hizbullah’ın Filistin’de de direniş örgütlerinin oluşturduğu ‘Direniş Ekseni’ Amerika’nın Irak’ta istediği siyasal düzeni kurmakta başarısız olması ve Irak’ta İran’ın nüfuzunun artması üzerine mezhepçi argümanlarla yalnızlaştırıldı. Güya Filistin davasını sahiplenen İslamcılar bile Irak’ta siyasal süreçlerin başladığı 2005’ten itibaren ‘Direniş Ekseni’nden “Şii Hilali” diye bahsetmeye başladılar.
2011’den sonra ise Suudiler ve Katar, din adamlarını, petro-dolarları ve medyayı İsrail’e karşı direniş seçeneğini destekleyen tek Arap ülkesi olan Suriye’ye karşı seferber ettiler. Suriye, İran ve Hizbullah’ı İsrail’den daha tehlikeli görmeye başlayan İslamcılar, Amerika’dan Suriye’ye müdahale dilendiler. Suriye’nin ekonomik ve askeri altyapısının çökertilmesini öngören Amerika-İsrail projesine gönüllü asker oldular.
“Ortadoğu’da Mısırsız savaş, Suriyesiz barış olmaz” diye meşhur bir söz vardır. İsrail’le Camp David anlaşmasını imzalayan Mısır, 1978’den beri artık savaş seçeneği olmaktan çıkmıştı. İsrail liderliğinde bir bölgesel düzen kurulması için ya Şam’a diz çöktürmek ya da Suriye’yi ele geçirmek gerekiyordu. Irak işgali sırasında ABD Dışişleri Bakanlığı yapan Colin Powell, Şam’a “İran’la, Hizbullah’la ve Filistin direnişiyle ilişkini kes sana itibar verelim, yoksa sonun Irak gibi olur” diyerek havuç vaat edip sopa gösterdiler. Ancak Şam diz çökmedi. 2011’den sonra ise Suriye’yi vekalet savaşı yoluyla ele geçirmeye çalıştılar. Buna da Suriye halkının ve liderliğinin iradesi, Direniş Ekseni’nin desteği ve Rusya’nın diplomatik ve askeri müdahaleleri izin vermedi.
Dolayısıyla Direniş Ekseni’ne karşı bölgede Suudi Ekseni, Katar ve ABD müttefiki diğer bölge ülkelerinden oluşan bir eksen zaten mevcut; ancak bunlar Suriye savaşını kaybettiler. Bu yüzden de Filistin’i artık bedelsiz olarak satıyorlar.
Emirlikler, Suudiler, Bahreyn ve Umman, 2002’de Beyrut’taki Arap zirvesinde aldıkları kendi kararlarına bile uymuyorlar. 2002’deki Beyrut zirvesinde İsrail’in 1967 topraklarında kurulacak Filistin devletini tanıması şartıyla İsrail’le normalleşme kararı almışlardı. İsrail rejimi çıkardığı yasa ile işgal ettiği Filistin yurdunu “Yahdi devleti” olarak tanımlıyor, iki devletli çözümü reddediyor. Bunlar böylesi bir dönemde İsrail’le normalleşme adımları atıyorlar. Yani Filistin’i karşılıksız olarak satıyorlar.
…
Anlaşmaya verilen tepkiler arasında en komik, tuhaf ve yadırgatıcı olan yanıt Türkiye’nin. Türkiye İsrail’i tanıyan ilk İslam ülkesi. AKP döneminde yaşanan sözde gerginliklere rağmen İsrail rejimiyle ilişkiler tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar ileri düzeyde. Devletin resmi rakamlarına göre Türkiye’nin şu an İsrail’le ticaret hacmi 6 milyar dolar. Bu cumhuriyet tarihi boyunca güya siyasal açıdan İsrail’le en kavgalı olan bir hükümetin başarısı!
Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı sayesinde Türkiye İsrail ekonomik ilişkileri altın çağını yaşıyor. ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması sonrasında Türkiye, dönem başkanlığını yaptığı İslam İşbirliği Örgütü’nü olağanüstü toplantıya çağırmakla ve Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak tanıdığını ilan etmekle övünüyor. Bir de adeta STK gibi İsrail karşıtı miting düzenliyor.
Tabi Yenikapı’da mitingin düzenlendiği gün petrol taşıyan Türk tankerinin İsrail’e gittiğinden yahut Hamas liderlerinden Salih Aruri’nin İsrail’in talebiyle sınır dışı edildiğinden habersiz kitleler, mesela şu soruları sormuyor: Kudüs’ün tapu belgelerine dahi sahip olan Türkiye, neden ırkçı İsrail rejimiyle 6 milyar dolarlık ticaret hacmine sahip? Hugo Chavez’in kapattığı İsrail elçiliğini Türkiye neden kapatmıyor? Suriye’deki silahlı gruplara her türlü silah verilirken neden Filistin direnişine tek bir mermi dahi verilmiyor? Neden Suriye’de silahlı mücadele, Filistin’de ise siyasi çözüm destekleniyor?
…Biden’ın da dış politika ekibi ve seçtiği başkan yardımcısı Harris, Trump’ın ekibini aratmaz biçimde İsrail destekçisi. Bu nedenle ABD’deki İsrail öncelikli bakışı değiştirmez seçim sonucu.
…
Nasır’ın ölümü sonrası ilk kırılma Camp David Anlaşması oldu. Ardından Oslo süreci (1993) sonrasında da Ürdün’ün İsrail’le anlaşması (1994) ve nihayet Arap Barış Planı (2002) geldi. Suriye dışındaki Arap rejimleri İsrail’e karşı direniş seçeneğini slogan olarak görüyor ve ona tahammül dahi edemiyor. Güya müzakere seçeneğini destekliyor; ama aslında teslimiyeti savunuyor.
Halbuki slogan olan direniş değil, müzakere seçeneğidir. Çünkü hiç kimse müzakere yoluyla İsrail’in kendisinden gasp ettiği hiçbir şeyi alamdı. Camp David örneğinde olduğu gibi alabildiğini de ancak karşılığında yine onların şartlarını kabul ederek alabildi. Ancak direniş seçeneğinin uygulandığı iki yerde somut kazanımlar elde edildi. Eğer slogan dedikleri direniş olamasaydı 1982’de işgal edilen Güney Lübnan, bugün tıpkı Golan veya Batı Şeria gibi Yahudi yerleşim merkezleriyle dolacaktı ve bugün İsrail rejimi tarafından ilhak edilecekti. Aynı şey Gazze için de geçerli. Gazze’nin stratejik önemini Tel Aviv’inkiyle aynı gören İsrail rejiminin Beyrut kasabı Ariel Şaron’un başbakanlığı sırasında çekilmiş olması çok anlamlıdır.
…
Muhtemelen kısa vadede Umman ve Bahreyn uzun vadede ise Suudiler de bu sürece katılacaktır. BAE önce davrandı, belki de diğer ülkelerle koordine biçimde atılmış bir adım olabilir. Öte yandan Katar da Suudi ekseniyle sorunlu olsa da İsrail’le ilişkileri açısından farklı noktada değil.”
***
Yerel bir televizyon kanalında BAE-İsrail normalleşme kararına ilişkin açıklamalarda bulunan İmran Han’ nın: “Kim İsrail’i tanımak istiyorsa bunu yapsın ama Pakistan’ın İsrail’i tanıması imkânsızdır.” Şeklindeki açıklaması sevindirici ve umut vericiydi. Toparlayacak olursak; iki yaklaşım öne çıkıyor. Biri, bu gelişmenin normal/beklenen/malumun ilamı ve İsrail ve ABD seçimleriyle ilgili olduğu ve pratikte zaten her türlü ilişkinin var olduğu yönünde. Diğer bir yaklaşım ise bunu aşan bir gelişmedir ve stratejik bir yönü vardır…
Sonuç olarak; İsrail’ in kendisi gayri meşru olduğu için İslam toplumlarının onu var saymak anlamında İsrail ile kuracakları tüm ilişkiler de gayri meşrudur ve zillettir. Utanç vericidir ve Kudüs davasına ihanettir. Oluşturulmak istenen denklem: İsrail' ı meşru; ona direnenleri terörist ve yayılmacı ilan etmek, Kudüs' ün kurtuluşunun imkansız olduğu algısını pekiştirmek, direnenleri umutsuzluğa razı etmek ve teslim almaktır.
Oysa direnenlere göre ister "Tamamen" veya kısmen olsun, kötülük kötülüktür.
İsrail mutlak kötülüktür, kötülerle iş tutmak kötülüktür, kötülüğü normal görmek kötülüktür, kötülükle mücadele etmemek kötülüktür. Kötülükle" normalleşmek" kötülüktür.
BAE ve İsrail ile mevcut ilişkilerini deklere etme sırasını bekleyen diğer ülkeler ve daha İsrail kurulur kurulmaz normalleşenlerin hepsi, efendileriyle birlikte ellerinden geleni yapacaklardır, yapmaktadırlar. İsrail' in ömrünü biraz daha uzatmak böylece mümkün olabilir. Ama yok oluşunu engelleyemez.
İslam ümmetinin izzetli toplumları ve dini, mezhebi, kavmi ne olursa olsun, insanlık ailesinin onurlu ve erdemli vicdan sahibi olanları, tüm küresel bozgunculuğa ve sömürüye karşı direnmeye devam edeceklerdir. Büyük resme baktığımızda şaşılacak bir durum yoktur. Direnenlerin tüm çabalarına rağmen küresel müstekbir plan ve politikalar devam ediyor. Bölgede dik duran toplumlara uygulanan sıkı ekonomik baskılar ve ardından Lübnan’ da gerçekleşen patlama ile oluşan ağır hüzün varken ve mazlumlar yaralarını sarmaya çalışıyorken, fırsat bu fırsat, metreslerden birinin resmileşmesi sağlandı.
İsrail için tüm bölgede yürütülen genel politika devam ediyor. Bu politikaları yürüten irade İsrail’ in diğer metresleriyle ilgili kararları bu politikalara uygun şekilde verecektir. Bu yüzden diğer metreslerin sabırsızlıkla sırada beklemeleri statülerinin ilan edilme zamanlamasını fazla etkilemeyecek gibi. Selam ve dua ile.
Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin
Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Reklam Alanı
Diğer Yazıları
- BELKİ DE GÜNEŞ BATI’ DAN DOĞACAK 27 Nis 2024, 10:17
- “İRAN’A TEŞEKKÜRLER” 20 Nis 2024, 10:34
- BEKLEYİŞ - 2 13 Nis 2024, 10:24
- BEKLEYİŞ 06 Nis 2024, 10:35
- ‘BİR SOYKIRIMIN ANATOMİSİ’ 30 Mar 2024, 10:41
- ARTIK VAR 23 Mar 2024, 10:42
- SÜRPRİZLER 16 Mar 2024, 10:32
- BU SOYKIRIM KİMİN ESERİ? 09 Mar 2024, 11:02
- AÇLIK OYUNLARI – 2 02 Mar 2024, 10:23
- UMUTLU OLMALI MIYIZ? 24 Şub 2024, 10:56
- İLK NORMALLEŞME: CAMP DAVİD 17 Şub 2024, 10:20
- KAYBEDENLER 10 Şub 2024, 10:20
- “AÇLIK OYUNLARI” 03 Şub 2024, 10:19
- HER İHTİMAL MÜMKÜN 27 Oca 2024, 10:22
- SOYKIRIMA ALIŞMAK! 20 Oca 2024, 10:24
- İNSANLIK VİCDANI, KÜRESEL SİYONİZM’DEN DAVACI 13 Oca 2024, 10:30
- İSRAİL, ÖLÜM DÖŞEĞİNDE ÖLMEK İSTEMİYOR 06 Oca 2024, 10:22
- SURİYE'NİN KASIM SÜLEYMANİ'Sİ 30 Ara 2023, 10:31
- 7 EKİM DEVRİMİ BİR UMUTTUR 23 Ara 2023, 10:57
- GEMİLER 16 Ara 2023, 10:25
- BÜYÜYÜNCE NE OLMAK İSTİYORSUN? 09 Ara 2023, 10:08
- HEPİNİZ ORDAYDINIZ 02 Ara 2023, 10:13
- AKSA TUFANI VE GAZZE ÇOCUK SOYKIRIMI’NDA BUNDAN SONRASI 25 Kas 2023, 10:09
- YENİ BİR ÇAĞIN İLK SOYKIRIMI: GAZZE ÇOCUK SOYKIRIMI-2 18 Kas 2023, 10:46
- GAZZE’ DE KİM KAYBETMELİ? 11 Kas 2023, 09:44
- SON SAVAŞ 04 Kas 2023, 10:03
- YENİ BİR ÇAĞIN İLK SOYKIRIMI: GAZZE ÇOCUK SOYKIRIMI 28 Eki 2023, 10:09
- MUHAKEME YETİSİ KAYBI VE KÜRESEL İNTİFADA 21 Eki 2023, 09:59
- 7 EKİM/ YENİ BİR ÇAĞIN BAŞLANGICI 14 Eki 2023, 12:25
- BİR TAŞLA KAÇ KUŞ ÖLÜR? 07 Eki 2023, 12:38
- ZAMAN 30 Eyl 2023, 12:06
- 'SUSUN ÖĞRETMENİM' 23 Eyl 2023, 12:32
- EKONOMİK YAPTIRIM 16 Eyl 2023, 14:12
- KİMDİR KESEN PARMAKLARIMIZI? 09 Eyl 2023, 15:16
- LA/HAYIR 02 Eyl 2023, 13:05
- 'YOL BİR YERE GİDER' 26 Ağu 2023, 14:26
- “EY KAVMİM!” 19 Ağu 2023, 13:03
- İNSAN- OTORİTE İLİŞKİSİ 12 Ağu 2023, 12:50
- “ARADIĞINA AMA BULAMADIĞINA…” 05 Ağu 2023, 12:29
- HER MEVSİM “MEVSİMLİK” DRAM 29 Tem 2023, 16:47
- SERMAYE 22 Tem 2023, 19:23
- ÖZGÜRLÜK MÜ, HÜRRİYET Mİ? – 2 15 Tem 2023, 16:19
- ÖZGÜRLÜK MÜ, HÜRRİYET Mİ? 08 Tem 2023, 09:51
- ATLANTİK/KÖTÜLÜK VE KÜRESEL KÖLELİK 01 Tem 2023, 12:34
- ABDURRAHMAN ARSLAN, LİBERALİZM VE MUHAFAZAKARLIK 24 Haz 2023, 10:30
- ÇOCUKLAR ÖLÜR MÜ? 17 Haz 2023, 14:43
- DİJİTAL ÇAĞDA DEMOKRASİLERİN UYUŞTURUCU ETKİSİ 10 Haz 2023, 14:00
- BÜTÜN SEÇENEKLER MASADA MI? 04 Haz 2023, 15:11
- İSLAMİ VAROLUŞ VE ENGELLER – 3 27 May 2023, 18:12
- NAKBE BİTER Mİ? 20 May 2023, 12:21
- EVET, ONLAR KAZANMIYOR 13 May 2023, 13:08
- MİDE BULANDIRICI BİR ZAMAN 06 May 2023, 12:13
- SORUNLAR, KÜRESEL SİSTEMDEN KAYNAKLANIYOR 29 Nis 2023, 12:25
- BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN 22 Nis 2023, 15:29
- DEPREMZEDELER, DÜNYA KUDÜS GÜNÜ VE KUDÜS MEYDANI 15 Nis 2023, 12:26
- SONUN BAŞLANGICI 08 Nis 2023, 12:26
- ÇÖZÜM: KİŞİSEL/TOPLUMSAL/SİSTEMSEL DEĞİŞİM 01 Nis 2023, 12:20
- İSLAMİ VAROLUŞ VE ENGELLER – 2 25 Mar 2023, 12:21
- AHLAKİ KOLONLARIMIZ SAĞLAM MI? 18 Mar 2023, 12:36
- İSLAMİ VAROLUŞ VE ENGELLER 11 Mar 2023, 12:11
- ‘BİLİNÇ VE ONUR YOKSULLUĞU’ 04 Mar 2023, 12:48
- ZAMANI MIYDI YANİ? 25 Şub 2023, 12:47
- DEPREMİN DİNİ, IRKI YOKTUR 18 Şub 2023, 12:02
- DEPREM VE UMUT 11 Şub 2023, 13:05
- İÇİMİZDEKİ MAHKEME: VİCDAN 04 Şub 2023, 12:49
- KUR'AN' I YAKAN BİZİZ 28 Oca 2023, 12:16
- ALLAH’ IN İPİ 21 Oca 2023, 12:41
- BÜTÜN DÜĞMELER 14 Oca 2023, 12:14
- BİLİM İSLAMLA ÇELİŞEMEZ 07 Oca 2023, 12:27
- ‘SERMAYESİ ERİYEN ADAM’ 31 Ara 2022, 12:38
- İSLAM, TABİAT, FITRAT 24 Ara 2022, 12:13
- HİBRİT SAVAŞ, ‘NORMALLEŞME’ VE ÇARESİZLİK ALGISI 17 Ara 2022, 12:34
- ZORBALIK 10 Ara 2022, 12:13
- YALAN ÇAĞI 03 Ara 2022, 12:27
- YOKSUL ÖĞRETMENLER GÜNÜ 26 Kas 2022, 12:07
- “ONUN İNANCINI ONDAN ÖTÜRÜ SEVDİM” 19 Kas 2022, 13:02
- TÜRKİYE VE İRAN' IN ORTAK KADERİ 12 Kas 2022, 12:06
- KÜRESEL MUKTEDİRLERİN JEOPOLİTİK HEDEFLERİ/BÜYÜK RESİM 05 Kas 2022, 12:22
- EŞREF-İ MAHLUKAT 29 Eki 2022, 12:12
- ‘DEĞERLERİNİZİ SATMAYIN ..!’ 22 Eki 2022, 12:10
- YOKSULLUK KADER Mİ, SİSTEMSEL Mİ? 15 Eki 2022, 15:34
- HAYRET, NEDEN KİMSE HAYRET ETMİYOR? 08 Eki 2022, 12:09
- 'ZEYTİN AĞACI PLATFORMU' NEDEN YALNIZ BIRAKILDI? 01 Eki 2022, 12:29
- EVRENSEL DİRENİŞ BİLİNCİ VE MAHSA AMİNİ ' İ PROVOKASYONUNDA ISKALANANLAR 24 Eyl 2022, 12:35
- ÇOCUK, BAKKAL VE SOKAK 17 Eyl 2022, 12:51
- SÜREGELEN SORUNLAR EĞİTİMİ UMUT OLMAKTAN ÇIKARIYOR 10 Eyl 2022, 11:53
- URFA SAHİPSİZ Mİ? 03 Eyl 2022, 12:53
- YOLDAKİ İŞARETLER 27 Ağu 2022, 12:14
- YURT VE BARINMA SORUNU 20 Ağu 2022, 12:17
- KUL HAKKI 13 Ağu 2022, 12:09
- EĞİTİM, SINAVLAR VE GENÇLERİMİZ 06 Ağu 2022, 12:13
- DİN TOPLUM KURAR, İNSAN İNŞA EDER 30 Tem 2022, 11:52
- ASTANA DEĞİL, "TAHRAN ZİRVESİ" 23 Tem 2022, 11:51
- MÜMKÜN VE GEREKLİ BİR ÖNERİ 16 Tem 2022, 12:51
- SORUN ÜRETİM Mİ? 02 Tem 2022, 12:22
- ‘BÜYÜK HABER’ 25 Haz 2022, 12:48
- ZARİF BİR YAPRAK DAHA RÜZGARA BIRAKIRKEN KENDİNİ/Mevlana İdris Zengin 18 Haz 2022, 13:04
- EKONOMİYİ SARSAN NEDENLER 11 Haz 2022, 12:24
- ÜÇ BAYRAK YÜRÜYÜŞÜ 04 Haz 2022, 12:28
- ULUSLARARASI SİVEREK SEMPOZYUMU 28 May 2022, 12:42
- BİR YIL DEĞİL; HER YIL GÖBEKLİTEPE YILI! 21 May 2022, 12:45
- BİLİM, POZİTİVİST BİLGİ VE VAHİY 14 May 2022, 12:46
- ŞAHSİYETLER, OLAYLAR VE HAKİKATLER – 4 ABDURRAHMAN ARSLAN/1. KISIM 07 May 2022, 13:11
- HÜZÜNLER SEVİNCE DÖNSÜN BU BAYRAM 30 Nis 2022, 13:05
- ADİTASYON KAĞIDI 23 Nis 2022, 13:39
- “CİVE PAKİSTAN, CİVE TÜRKİYE” 16 Nis 2022, 12:19
- YOKSULLUĞUN SİSTEMSEL BOYUTLARI 09 Nis 2022, 12:45
- RAMAZAN’ A GİRERKEN 02 Nis 2022, 12:56
- “TARLADA BALIK” MI? 26 Mar 2022, 12:25
- HALEPÇE’DEN ERBİL'E KÜRTLER VE BÖLGENİN KADERİ 19 Mar 2022, 12:26
- İSRAİL, HANGİ SORUNUMUZUN RESMİDİR? 12 Mar 2022, 12:33
- İŞGALE KARŞI MIYIZ? 05 Mar 2022, 12:20
- NATO, UKRAYNA VE BİZ 26 Şub 2022, 12:39
- SAVRULMALAR 19 Şub 2022, 12:41
- ACİL TEDBİRLER 12 Şub 2022, 12:27
- BİR TOPLUMSAL YARA OLARAK “MEVSİMLİK TARIM İŞÇİLİĞİ” 05 Şub 2022, 12:23
- ZARRAB DAVASI, NEYİN DAVASI? 18 Kas 2017, 13:34
- AYNI GEMİDE OLMA/MA BİLİNCİ 10 Tem 2020, 12:42
- FELAKET KAPİTALİZMİ VE ŞOK UYGULAMALAR – 3 12 May 2020, 18:05
- ŞAHSİYETLER, OLAYLAR VE HAKİKATLER- 1 16 Eki 2021, 11:36
- 1 MAYIS BİLİNCİ VE ÜCRETLENDİRME SİSTEMİ 04 May 2018, 15:23
- Sınav Odaklı Eğitime Son Verilmeli 15 Mar 2017, 13:29
- BÜYÜK GÜNAHLAR 24 May 2019, 12:40
- ÇOCUKLAR, CAMİ, GÖRMEZ/DİYANET AMCA 02 Ağu 2017, 13:48
- TEFECİLİK ÖLÜM SAÇIYOR 19 Eki 2018, 12:32
- İNFAK VE PAYLAŞIM 05 Ağu 2017, 19:00
- MURSİ ÖLÜRKEN İZLEMEK! 19 Haz 2020, 15:28
- İSLAMCILIK ELEŞTİRİLERİ 25 Mar 2018, 16:04
- EMEK VE ADALET BİLİNCİ 03 May 2017, 15:13
- BİZE NE OLDU? 12 Tem 2017, 14:07
- 28 ŞUBAT/”İKNA” ZULMÜ VE 8 MART 08 Mar 2019, 12:26
- KUDÜS ŞAİRİ 08 Oca 2021, 13:29
- SİYONİST İSLAM-3 07 Şub 2020, 13:10
- URFA YEŞİLE MECBUR 23 Ağu 2019, 12:36
- 2018 ÇOCUK İŞÇİLİĞİ İLE MÜCADELE YILI 24 Şub 2018, 12:48
- AİLEDE BABANIN ROLÜ 21 Ara 2018, 14:21
- ÖZGÜRLÜK MÜ, SAPKINLIK MI? 11 Oca 2019, 12:23
- “YÜRÜ GİDELİM ABİ…” 28 Şub 2020, 12:42
- Eğitimde temel sorunlar 21 Oca 2017, 12:56
- GENÇLERİMİZ 22 Oca 2022, 11:43
- SREBRENİTSA, ALİYA VE GENÇLİK 12 Tem 2019, 13:54
- SORUN “KADINA ŞİDDET” Mİ? 29 Kas 2019, 14:18
- ORUÇ; İNŞA, YARDIMLAŞMA VE DUA 24 Nis 2020, 13:28
- URFA, ÜLKENİN GIDA İHTİYACINA CEVAP VEREBİLİR Mİ? 15 Mar 2019, 12:59
- Seçim ve İstikrar 11 Şub 2017, 13:00
- FELAKET KAPİTALİZMİ VE ŞOK UYGULAMALAR - 4 15 May 2020, 14:59
- URFA’ DA EMLAK PAHALILIĞI VE KİRACILIK 03 Tem 2021, 13:14
- İSLAMCILIK NEREYE? 22 Şub 2019, 12:16
- SORGULAMA VE HATIRLAMA 25 Eyl 2020, 12:32
- DUA 11 Eki 2019, 16:47
- KÜRESEL KUŞATMA VE HAMAS 07 May 2017, 15:18
- Yeni il milli eğitim müdürü ve beklentiler 01 Şub 2017, 13:08
- KAŞMER PROJESİ RAFTAN İNDİRİLMELİ 09 Eki 2021, 12:01
- NEYİ KAYBETTİK, EKSİK NE? 06 Kas 2021, 11:10
- BİN BELLA'DAN BUGÜNE 01 Haz 2018, 13:59
- KURBAN 17 Tem 2021, 12:29
- RAHMETLİ ERBAKAN HOCA NEDEN ÖZLENİYOR? 01 Mar 2019, 12:52
- İYİYİ MÜMKÜN KILMAK 13 Ara 2019, 16:42
- BÜYÜK RESİM KÖTÜ AMA DAYANMALIYIZ 24 Nis 2021, 12:26
- Yanlışlar ve Doğrular 07 Oca 2017, 13:36
- “ERCÜMEND ABİ” 29 Oca 2021, 12:18
- TAHRİFAT VE DEJENERASYON 31 Mar 2018, 15:41
- MERHAMET 23 Eki 2021, 11:18
- Türkiye'nin Medeniyet Potansiyeli 29 Mar 2017, 14:28
- ÇÜRÜMEYİ FARK ETMEK 09 Eki 2020, 13:31
- KUDÜS’ ÜN KILICI DENKLEMİ DEĞİŞTİRİRKEN – II 22 May 2021, 11:31
- SEÇİMLERİMİZ VE BEKAMIZ 05 Nis 2019, 12:30
- KÜRESEL ISINMA VE KURAKLIK 14 Oca 2018, 19:58
- ZİHNİ İNŞA SÜRECİNDE, BOZGUNCULUKLA MÜCADELE 20 Tem 2018, 14:47
- Yanlışlar ve Doğrular 3 14 Oca 2017, 12:55
- “BAĞ EVLERİ VE HOBİ BAHÇELERİ YIKILMASIN” 19 Şub 2021, 11:40
- ALLAH SORUYOR: “SAKINMAZ MISINIZ?” 17 Nis 2021, 15:20
- FUAT SEZGİN KİMDİ? 06 Tem 2018, 13:41
- 8 MART, KADIN VE YAŞAM HAKKI İHLALLERİ 11 Mar 2018, 13:51
- Türkiye ve Küresel Faşizm 01 Nis 2017, 12:40
- TERÖRÜN ANA KAYNAĞI ABD VE 'KARANLIK PRENS': MİCHAEL D'ANDREA 07 Haz 2017, 13:47
- İŞSİZLİĞE GEÇİT VERME! 08 Kas 2019, 16:35
- İNGİLİZ ŞİİLİĞİ 30 Nis 2017, 15:37
- DEDAŞ, ETME! 17 Tem 2020, 13:21
- TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ-2 14 Mar 2020, 13:33
- MUSİBETLER KARŞISINDA İNSAN 28 Ara 2018, 12:22
- KUDÜS’ ÜN KILICI DENKLEMİ DEĞİŞTİRİRKEN 18 May 2021, 11:00
- FAZİLETLİ OLMAK VE NİTELİKLİ SUSKUNLUK 26 Ağu 2018, 17:30
- DUYARLILIK/GÜVEN/UMUT/ADALET = HAYAT 21 Şub 2020, 12:25
- PANDEMİ, EKONOMİ, EĞİTİM 07 Ağu 2020, 16:18
- EĞİTİM SİSTEMİMİZ MUTSUZLUK ÜRETİYOR 23 Nis 2017, 19:35
- DOĞRU YERDE DURMAK VE ARAKAN 09 Eyl 2017, 18:31
- Bu Ülkenin Üç Genci 25 Mar 2017, 13:28
- ÇOCUKLAR VE KARNELER 14 Haz 2019, 13:36
- EĞİTİM, ÜRETİM, İSTİHDAM- II 15 Oca 2022, 11:43
- SİYONİST İSLAM-4 14 Şub 2020, 12:42
- YENİ DİNLER 21 Haz 2017, 13:43
- YENİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI VE AR-GE 18 Eyl 2017, 15:10
- KONFORMİZM 13 Kas 2020, 14:17
- KUDÜS 18 May 2018, 15:15
- 28 Şubat Başarılı Bir Darbedir 01 Mar 2017, 13:11
- URFA'NIN KALKINMASI, İŞSİZLİK VE FUAR ALANI 16 Nis 2018, 11:50
- Yeni müfredat taslağı eğitime ne katar ? 18 Oca 2017, 12:47
- ZİHNİ İNŞA SÜRECİNDE “VATAN/EVİMİZ” BİLİNCİ 28 Eyl 2018, 15:46
- ADALET TOPLUMU OLMALIYIZ 25 May 2018, 17:20
- 20. ZIRHLI TUGAY KOMUTANLIĞININ TAŞINMAMASI HALKA EZİYETTİR 08 Tem 2017, 14:32
- DUVARLARI YIKMAK 10 May 2017, 13:54
- SAF İYİ / POTANSIYEL İYİ 27 May 2017, 14:55
- TÜRKİYE İRAN İLİŞKİLERİ VE BÖLGESEL GİDİŞAT 07 Eki 2017, 21:03
- ZORLUKLARI BİRLİKTE AŞABİLİRİZ 27 Mar 2021, 12:43
- TOLUMSAL KONSENSUS, BİRLİKTE YAŞAMA VE BİRLİK OLMA 26 Eki 2018, 12:30
- REFERANDUM'A YAKLAŞIM POLİTİKALARI BİZLERİ AYRIŞTICI OLAMAMALI 30 Eyl 2017, 12:40
- BATININ DÖNÜŞÜM ARAYIŞLARI VE KUDÜS GÜNÜ 31 May 2019, 12:54
- ŞİDDET TOPLUMU OLMAYI ÖNLEMELİYİZ/ŞİDDETE SIFIR TOLERANS 20 Oca 2018, 14:42
- BÜYÜYEN TEHLİKE: UYUŞTURUCU BAĞIMLILIĞI 17 Şub 2018, 13:34
- ÜÇÜNCÜ YOL 03 Haz 2017, 18:36
- KUR'AN SAHNELERİ VE İNSAN 17 Nis 2017, 14:20
- KÜRESEL GERGİNLİK VE TÜRKIYE 05 Nis 2017, 17:23
- ASTANA SÜRECİNİN ÖNEMİ 01 Tem 2017, 18:42
- FİYATLAR, NEDEN JET HIZIYLA DÜŞMÜYOR? 25 Ara 2021, 11:41
- “BİR ASKER” /ŞEHİD/ KASIM SÜLEYMANİ/HAC KASIM 10 Oca 2020, 12:04
- ŞİMDİ İNFAK VAKTİ 03 Nis 2020, 15:56
- AMERİKAN ZORBALIĞI 25 Oca 2019, 12:28
- 'İSRAİL, BİR TERÖR DEVLETİDİR' 16 Ara 2017, 16:55
- “GELİN TANIŞ OLALIM” 08 Şub 2021, 11:34
- KORONAVİRÜSLE MÜCADELE BİTMEDİ 14 Ağu 2021, 12:56
- ERKEN SEÇİM 20 Nis 2018, 14:00
- KUALA LUMPUR D8 OLABİLİR Mİ? 27 Ara 2019, 16:03
- UYUŞTURUCU VE MADDE BAĞIMLILIĞI 04 Eyl 2020, 16:57
- EĞİTİM SİSTEMİMİZ MUTSUZLUK ÜRETİYOR 23 Nis 2017, 15:35
- SON MESAJ 26 Nis 2017, 13:31
- ŞAHSİYETLER, OLAYLAR VE HAKİKATLER – 2 30 Eki 2021, 11:15
- İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNEMESİ 14. MADDE: “ZULÜM ALTINDAKİ HERKES BAŞKA ÜLKEYE SIĞINMA HAKKINA SAHİPTİR” 31 Tem 2021, 12:18
- ZİHNİYET DEĞİŞİKLİĞİ VE SORULAR 05 Tem 2017, 13:48
- ŞANLIURFA’ NIN ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLARI 04 Eyl 2021, 12:21
- TÜRKİYE İRAN İLİŞKİLERİ VE BÖLGESEL GİDİŞAT 08 Eki 2017, 14:36
- MERHAMET MEDENİYETİ HAC FARİZASI VE YANLIŞ DİN ANLAYIŞLARI 02 Ağu 2019, 14:44
- İNTERNET VE TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞI 28 Oca 2018, 14:51
- ELİMİZDEKİ EN BÜYÜK GÜÇ: KUR’AN 01 Şub 2019, 15:16
- Şüphesiz ki islam, Batıyı da kurtaracaktır 04 Şub 2017, 14:52
- “TEMİZ AKIL” 20 Eyl 2019, 13:06
- İSLAM'IN ŞARTLARI: EMPATİ 29 Tem 2017, 12:35
- BAYRAM SONRASI UMUTLAR 28 Haz 2017, 13:26
- ENGELLİLER HAFTASI 13 May 2017, 14:58
- SİYONİST İSLAM-2 31 Oca 2020, 13:08
- "NORMALLEŞME" İÇİN NE DEDİLER? 21 Ağu 2020, 12:45
- YENİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI BURUK BAŞLADI 15 Eyl 2019, 19:56
- ERDEMLİ OLMAK VE İLKESEL DÜŞÜNMEK 11 May 2018, 13:50
- İSLAM MUTLAK İYİLİKTİR 10 Nis 2020, 12:26
- "İMKANSIZ DEVLET" 06 Ara 2019, 16:16
- MUHAMMED MURSİ 19 Haz 2021, 12:42
- ÜRETİM, İSTİHDAM VE URFA 25 Ara 2020, 13:12
- HAYIR DİYELİM Mİ? 30 Kas 2017, 12:25
- YENİLENEBİLİR ENERJİ VE ELEKTRİK SORUNU 14 Haz 2017, 13:35
- HER ALANDA KÖKLÜ POLİTİKALAR 03 Tem 2020, 13:22
- MESELE GIDA MI? 25 Eyl 2021, 12:04
- 28 ŞUBAT NEYDİ? 26 Şub 2021, 11:59
- KÜRESEL VE BÖLGESEL ÖLÇEKTE HALİMİZ 05 Tem 2019, 13:19
- YARIN BAYRAM OLSUN MU? 07 Haz 2019, 14:36
- AĞAÇLANDIRMA SEFERBERLİĞİ 07 Ağu 2021, 12:10
- YALNIZLIK DOSYASI 07 Mar 2021, 12:54
- 18 ARALIK ULUSLARARASI GÖÇMENLER GÜNÜ VE SURİYELİ 'MİSAFİRLERİMİZ' 28 Ara 2017, 14:46
- GÖBEKLİTEPE YILI 02 Kas 2018, 12:06
- KARNEMİZ 18 Oca 2019, 12:20
- İfade Özgürlüğü 11 Mar 2017, 13:51
- ALİMLER TOPLUMUN REHBERLERİDİR 25 Eki 2019, 16:14
- “EVDE KAL” 20 Mar 2020, 12:42
- ORYANTALİST TUZAKLAR VE ALİMLERİN SAYGINLIĞI 18 Ara 2020, 14:07
- 2020 BİTTİ Mİ? 31 Ara 2020, 19:24
- EĞİTİMİN TEMEL SORUNLARI, SİSTEM ARAYIŞLARI VE YENİ MİLLİ EĞİTİM BAKANI 13 Tem 2018, 13:09
- ZİHNİ İNŞA SÜRECİNDE OKUMAK VE KİTAP 21 Eyl 2018, 13:15
- EĞİTİM, ÜRETİM, İSTİHDAM 08 Oca 2022, 11:42
- OKULLAR AÇILIRKEN 14 Eyl 2018, 13:42
- SARI YELEKLİLER, YENİ BİR DiRENiŞ MODELİ OLABİLİR Mİ? 07 Ara 2018, 12:57
- HAK VE SABIR 16 Eki 2020, 20:43
- SEZAİ KARAKOÇ/SON OSMANLI 20 Kas 2021, 11:28
- BRZEZİNZKİ 31 May 2017, 15:00
- 2017'DE DÜNYA VE MAZLUMLAR 30 Ara 2017, 13:08
- Anayasaların Ana Problemleri 27 Şub 2017, 13:39
- REFERANDUM NASIL SONUÇLANMALI? 12 Nis 2017, 14:21
- IRKÇILIK TEHLİKESİ VE KÜRESEL TERÖRİZM 20 Ağu 2017, 15:56
- MASUM DEĞİLİZ HİÇ BİRİMİZ 06 Eyl 2019, 13:33
- WİKİLEAKS BELGELERİ 19 Nis 2019, 13:41
- OLUMLU MESAJLARLA KENETLENMEK 12 Haz 2020, 19:13
- SEMAVİ ÖĞRETİLER 24 Tem 2021, 12:51
- İbadet Felsefemiz 22 Şub 2017, 12:55
- 1 MAYIS KUTLANIRKEN 03 May 2019, 19:04
- GENÇLER İŞSİZ VE PARASIZ, AİLELER BORÇ BATAĞINDA 16 Ağu 2019, 13:57
- KİTAP FUARI DEVAM EDİYOR 03 Ara 2018, 13:18
- ZİHNİ DEĞİŞİM 24 Tem 2020, 15:43
- AMBARGO-II 03 Ağu 2018, 18:09
- Batıya/Kaosa geçit yok 04 Oca 2017, 12:53
- Ötekileştirme ve Irkçılık 08 Şub 2017, 12:33
- AMBARGO-I 02 Ağu 2018, 15:29
- PERİKLES'TEN BUGÜNE DÜNYA 15 Şub 2019, 12:25
- AYLARIN SULTANI RAMAZAN 10 Nis 2021, 12:08
- ŞAHSİYETLER, OLAYLAR VE HAKİKATLER – 3 13 Kas 2021, 11:31
- BÖLGESEL KENETLENME GECİKTİRİLMEMELİ 19 Tem 2017, 13:46
- ANNE; “ANNE” DİR 17 May 2019, 12:28
- HATA YAPANLARI UYARALIM VE BİRBİRİMİZE DESTEK OLALIM...!!!! NORMALLEŞTİRMEYİN!.. 21 Ağu 2020, 12:41
- Eğitimde Teknoloji Kullanımı ve Yeni Müfredat 18 Şub 2017, 14:28
- ŞİMDİ NE YAPMALI? 02 Haz 2020, 20:19
- “FARKINDALIĞIN DİLİ” 26 Tem 2019, 14:13
- SIĞINMACI MİSAFİRLERİMİZ/ÖTEKİLER 17 May 2017, 13:12
- RABBİN KULDAN İSTEDİĞİ/İNSANIN DEĞERLİLİĞİ 13 Mar 2021, 13:30
- 24 HAZİRAN 22 Haz 2018, 15:35
- “HOŞ GELDİN KARDEŞİM” 28 Ağu 2020, 13:23
- MEMURLARIN HAK ARAYIŞI 21 Ağu 2021, 12:36
- MADDE BAĞIMLILIĞINI ÖNLEME VE OKUL/AMATEM-ÇEMATEM 09 Kas 2018, 12:17
- ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN YURT VE BARINMA SORUNLARI 18 Eyl 2021, 12:30
- TATİL, EĞİTİM VE ÇOCUKLARIMIZ 08 Haz 2018, 14:43
- KİTAP OKUMAK 27 Mar 2020, 12:28
- ÜRPERTEN BİR SUSKUNLUKTUR GOLAN! 29 Mar 2019, 12:57
- 2020 VE BEKLENTİLER 03 Oca 2020, 15:39
- ENGELLİLERE YAKLAŞIMIMIZ NASIL OLMALI? 15 Kas 2019, 17:28
- GÖBEKLİ TEPE YILI, REKABET YILI OLABİLİR Mİ? 12 Nis 2019, 12:41
- BÜYÜK FELAKET 24 May 2017, 14:06
- 2019'DA UMUTLAR VE KAYGILAR 04 Oca 2019, 12:35
- DİJİTAL ÇAĞDA BİLGİYE YAKLAŞIM 29 Oca 2022, 12:29
- DAHA GÜZEL URFA 17 Ağu 2018, 13:53
- Türkiye ve Avrupa İlişkileri 22 Mar 2017, 12:37
- YARIN BAYRAM! 09 Ağu 2019, 13:17
- KÜRESEL OYUNLARI VE TEHDİTLERİ DOĞRU OKUMA 03 Şub 2018, 13:59
- FELAKET KAPİTALİZMİ VE ŞOK UYGULAMALAR – 5 19 May 2020, 12:20
- Belirsizliğin diğer adı: Trump 28 Oca 2017, 13:20
- SOSYAL YARALARIMIZ DERİNLEŞİYOR 03 Mar 2018, 12:43
- ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNİN İTİBARI VE 24 KASIM 27 Kas 2020, 16:18
- MEMUR VE EMEKLİYE YİNE 'BUÇUK'LU ZAMLAR, HAYIRLI OLSUN! 27 Ağu 2017, 14:52
- ORUÇ VE HAK BİLİNCİ 23 May 2017, 13:58
- FELAKET KAPİTALİZMİ VE ŞOK UYGULAMALAR – 7 (SON) 21 May 2020, 14:10
- KARUN 01 Oca 2022, 11:38
- FELAKET KAPİTALİZMİ VE ŞOK UYGULAMALAR - 6 20 May 2020, 21:06
- HASAR TESPİTİ 18 Eyl 2020, 13:56
- GELENEKSEL TABULAR 07 Eyl 2018, 13:47
- URFALI BAKAN: FAKIBABA 23 Tem 2017, 15:29
- İhvan 15 Şub 2017, 12:44
- EKSEN KRİZİ 14 Eki 2017, 13:42
- NE HALDEYİZ? 15 Oca 2021, 13:11
- ALGI YÖNETİMİ VE MANİPÜLASYON 18 Ara 2021, 13:01
- KARNEMİZ 10 Haz 2017, 12:54
- “NEFES ALAMIYORUM” 04 Haz 2020, 18:24
- YAŞAM YÜKÜ AĞIRLAŞIYOR 11 Eyl 2021, 12:11
- GAZZE DİRENİŞİ BİR MİLAT MI? 16 Kas 2018, 12:09
- KENTİMİZE SAHİP ÇIKALIM! 22 Oca 2021, 12:09
- ALİMİN ÖLÜMÜ 14 Ağu 2020, 13:27
- KÜRESEL KURAKLIK, İKLİM VE DENGE 12 Haz 2021, 12:52
- Belirsizliğin diğer adı: Trump 28 Oca 2017, 13:52
- PEYGAMBERE SAHİP ÇIKMAK 30 Eki 2020, 13:37
- SİYONİST İSLAM 24 Oca 2020, 13:21
- BİR SİVEREK GÖNÜLLÜSÜ: KOÇALİ AYMAZ 08 Şub 2019, 12:33
- PANDEMİ TEDBİRLERİ VE DEZAVANTAJLI KESİMLER 20 Kas 2020, 13:21
- SAF İYİ / POTANSIYEL İYİ 27 May 2017, 14:50
- BİLGİ, BİLİNÇ VE CAHİLİYYE 27 Eyl 2019, 16:11
- REFERANDUM NASIL SONUÇLANMALI? (II) 19 Nis 2017, 13:52
- STEPHEN HAWKİNG, ALBERT EİNSTEİN, RACHEL CORRİE, TANRI VE ALLAH 17 Mar 2018, 12:37
- İNSANLIK VE UMUT 23 Eki 2020, 14:17
- SURİYELİ SIĞINMACILAR VE BİZ 05 Eki 2018, 18:45
- İşsizlik 18 Mar 2017, 12:43
- GAP HAVA LİMANI VE UÇAK SEFERLERİMİZ 17 Haz 2017, 13:04
- URFALI BAKAN: FAKIBABA – II 26 Tem 2017, 14:33
- YEŞİL, KIRMIZI ÇİZGİMİZ Mİ? 02 Ara 2017, 14:18
- EKONOMİK ŞİDDET VE EKONOMİK KURTULUŞ SAVAŞI 27 Kas 2021, 11:34
- EMANET VE İHANET 02 Eki 2021, 15:15
- DEPREM 04 Eki 2019, 16:50
- ABD BÖLGEYİ BÜYÜK KAOSA SÜRÜKLEMEK İSTİYOR 09 Nis 2017, 15:04
- İNSAN HAKLARI YALANI 14 Ara 2018, 12:22
- YAŞAM ALANLARINDAKİ ENGELLER 04 Ara 2020, 14:03
- “ALLAH BİZE YETER/ O, NE GÜZEL VEKİLDİR” 28 Haz 2019, 13:24
- KENDİNİ VE ALLAH'I BİLMEK 08 Nis 2018, 13:46
- MURSİ’ NİN ŞEHADETİ, BİZE NEYİ ÖĞRETMELİ? 21 Haz 2019, 14:24
- ÖĞRETMENLER VE HİBRİT EĞİTİM 11 Eyl 2020, 13:44
- ORUÇ / TUTMAK 10 May 2019, 12:31
- KARANLIK VE UMUT 03 Nis 2021, 11:57
- GEÇMİŞİN RUHUNU TANIMAK 30 Ağu 2019, 13:15
- KEŞKE! 10 Tem 2021, 13:08
- "OĞLUM GİBİ" 11 Ara 2021, 11:51
- Yanlışlar ve Doğrular 2 11 Oca 2017, 13:07
- GIDA POLİTİKAMIZ NASIL OLMALI? 11 Şub 2018, 13:20
- ÇALIŞAN VE "ÇALIŞMAYAN" KADIN 18 Eki 2019, 15:54
- İNSAN MEHMET ALAGAŞ/”ÖYLE DEĞİLDİ BU TÜRKÜ BİLRİM” 20 Mar 2021, 13:29
- 8 Mart ve Kadınlarımız 08 Mar 2017, 12:24
- ÇOCUKLAR 26 Nis 2019, 14:32
- DİNLEMEK 22 Kas 2019, 18:24
- YARIN BAYRAM 24 Haz 2017, 20:03
- KORONA NEYİ DEĞİŞTİRMELİ? 18 Nis 2020, 15:25
- 15 TEMMUZ BİR FIRSATTI 16 Tem 2017, 15:49
- Rakka / Yeni Bir Evre ve Riskler 04 Mar 2017, 13:49
- İSLAM KARDEŞLIĞINI ENGELLEYEN PUTLAR 05 Haz 2021, 12:08
- “HOŞ GELDİN KARDEŞİM” SALDIRININ ANLAMI, MAHİYETİ VE NEDENİ 22 Mar 2019, 12:48
- ŞİDDETİ FARK ETMEMEK 01 Kas 2019, 15:40
- BÖLGESEL SAVAŞTA YENİ HEDEF SADECE LÜBNAN MI? 11 Kas 2017, 14:09
- DOĞRU BAKMAK, DOĞRU DÜŞÜNMEK 19 Tem 2019, 13:08
- SEYYİD KUTUB’ U ANLAMAK 31 Ağu 2018, 13:34
- EĞİTİMDE SİSTEM ARAYIŞLARI VE KAYIP NESİLLER 23 Eyl 2017, 12:34
- FURKAN CELEP NEYİN RESMİ? 02 Eki 2020, 16:16
- FELAKET KAPİTALİZMİ VE ŞOK UYGULAMALAR - 2 07 May 2020, 15:00
- HOBİ BAHÇELERİ 12 Şub 2021, 13:43
- GENÇLERİN İSTİKBALİ VE ÜNİVERSİTE SINAVLARI 01 Tem 2020, 21:34
- AMBARGO - III 10 Ağu 2018, 14:15
- MERG BER AMERİKA! / AMERİKAN EMPERYALİZMİNE ÖLÜM! 07 Oca 2018, 19:25
- KÜRESEL SÖMÜRÜ SİSTEMİ KARŞISINDA LOKAL KONUMLANMALAR 20 Ara 2019, 15:41
- DÜNYA ÇOCUK GÜNÜ VE KADININ KONUMU 23 Kas 2018, 12:18
- 3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜ 04 Ara 2021, 11:55
- ÖĞRETMENİN RIZKINA/EK DERSİNE DOKUNMAYIN! 30 Nis 2021, 12:03
- YEREL YÖNETİMLERİN DENETLENMESİ VE İMAR İLE İLGİLİ SİSTEMSEL SORUNLAR KAŞMER DAĞINDA YENİ BİR UYDU KENT 12 Eki 2018, 13:05
- OKULLAR AÇILMALI/MI? 28 Ağu 2021, 12:55
- FELAKET KAPİTALİZMİ VE ŞOK UYGULAMALAR 03 May 2020, 21:31
- TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ 06 Mar 2020, 12:26
- UMUDUMUZU YİTİRMEYELİM 26 Haz 2021, 13:34
- RAMAZAN BİTERKEN 08 May 2021, 14:20
- “İNSAN HAKLARI”, PANDEMİ VE DAYANIŞMA SEFERBERLİĞİ 11 Ara 2020, 15:11
- “BİR ASKER”/ŞEHİD/ KASIM SÜLEYMANİ/HAC KASIM-2 17 Oca 2020, 13:16
- Astana süreci iyi değerlendirilmeli 25 Oca 2017, 13:18
- ÖĞRETMENLER MUTLU MU? 27 Kas 2017, 13:12
- EN KÖTÜ ŞER: EHVENİ ŞER 29 Haz 2018, 13:18
- PROJELER MEVSİMİ 28 Nis 2018, 15:22
- KIŞ YAKLAŞIRKEN URFA 06 Kas 2020, 19:00
Popüler Haberler
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum