Şahidiz maalesef. Her şey ne kadar da net. Tüm yaşananlar. Bu utanç ve zillet elbisesinin onurlu toplumlara, kendi satılmış yöneticilerince giydirildiğine şahidiz. Batı toplumları Gazze için çırpınırken; İslam toplumlarının Gazze için, insanlık için en kısık sesinin dahi bastırıldığını; Batı hükümetleri katil İsrail teröristlerini tutuklarken; İslam ülkelerinde Filistin’e destek veren, soykırıma karşı ses çıkaranların hapislere atıldığını gördük, şahidiz. Her şey çok net yaşanıyor.
Her söz açıkça söylendi, her niyet, gizlenme gereği duyulmaksızın dillendirildi. Ve her açlık, her ölüm, her işkence, her soykırım, her münafıklık açıkça icra ediliyor. Her şey hiç bu kadar net olmamıştı.
Biz tutsak halklar, kendi yöneticilerimizin korkaklığı ve iş birliği ile İsrail’in gelmesini bekliyoruz. İsrail’in tüm batı ve özellikle ABD olduğu da artık çok net ve bunu kendileri itiraf ediyor.
Savaşta olması gereken bir gencin, karşı kıyıda soykırıma uğrayan çocuklara, şişeye yiyecek koyup denize bırakmaktan başka bir işe yaramadığı ve hepimizin bir işe yaramadığı artık çok net. Zira hepimiz, bunu önlemiyoruz ve bu soykırım, bu düzen devam ettikçe suçumuz artıyor. Hepimizin payı var bu suçların hepsinde. Çocuk gibi uyutuluyoruz, seller gibi akacağımız yerde. Başımız öne eğik.
Sadece bir avuç var karşı duran ce Allah, mutlaka onlara yardım ediyor, edecek de. Bu da gayet net.
*
NE İSTİYORLAR?
Dünyayı istiyorlar. Batı Asya başta olmak üzere tüm bölgeyi ve dolayısıyla dünyayı. Küçük parçalara bölmek istiyorlar yekpare olan ne varsa. İsrail Sykes-Picot’u beğenmiyor, istikrarlı büyük ülke istemiyormuş. Yeni bir Sykes-Picot benzeri uygulama ile daha küçük parçalara bölünmüş bir bölge istiyormuş…
İsrail istiyormuş. O halde olur. Susun, soykırım yapacağım, sakın müdahale etmeyin, koltuklarınızı alırım, diyormuş İsrail. Kim sessiz kalmamızı istiyormuş? İsrail. İsrail ister de kim itiraz edebilir?
Elinde silah olanın silahını almak, https://ydh.com.tr/d/29278/abd-li-elci-barrack-hedefimiz-hizbullah-la-mucadele-edebilecek-gu yüreğinde direnç olanın sesini boğmak, elinde ekmek olanın ekmeğini almak istiyorlar. https://ydh.com.tr/d/29195/washington-dan-bolunmus-suriye-ye-acik-cek-hts-ye-deste
Adamlar, bizi kanalizasyona batıra çıkara dövüyor ve ey Müslümanlar; yok mu lan içinizde bir yiğit, diyor.
Bizimkilerin yiğitliği bize, zayıflara, kendi halklarına. Bizimkiler Colani, bizimkiler Mahmud Abbas, bizimkiler Selman, Kral Abdullah, şu bu. Bizimkiler yalayıcı, kanalizasyon yalayıcı.
Rabbim İslam ülkelerine bir bela verebilir, sadece yöneticilerine değil; biz halklarına da. Zira yöneticiler soykırıma destek olabiliyorsa, sessiz kalabiliyorsa, bir türlü haysiyetli davranıp kımıldamaya yanaşmıyorsa tüm suç onların değil, suçun büyüğü bizimdir.
UMUT
Hiç umut yok mu?
Var. Allah’a dayananlar, ona tevekkül edenler umutsuz olamaz. Onlar, haysiyetsiz ve kuralsız bir iş yapıyor. Mertçe savaşamıyor, askeri başarı elde edemiyor. Bunun yerine kadın ve çocuklara yöneliyor. Onu herkes yapabilir. Tüm Gazze’yi açlıktan da öldürebilir. Dünya buna da müsaade edebilir, bilinmez ama galip olamayacaklar. Bu haydutluğun galibiyeti, insanlığın mağlubiyeti olacaktır.
Direniş boş durmuyor. Hırpalandı, yaralandı ama ayakta. Bu zorlu eşiği atlatacaktır. Buna kesinlikle inanmalı. Münafıklığın ve ihanetin, aşağılaşmışlığın, rezilliğin, namussuzluğun zirve yaptığına inandığımız gibi, buna şahid olduğumuz gibi inanmalı.
Direnenlerin silahlarını alamayacaklar,
İşgallerini kalıcı hale getiremeyeceklerdir, direnişin kalelerini yıkamayacaklardır ve dünyanın geri kalanı da yardımlarına gelse İsrail’i asla ce asla bir daha yaşatamayacaklardır.
Rabbim, kolay getir, meydandakilere, sahadakilere, cephedekilere desteğini arttır.