Gıda üretiminde oldukça büyük çaplı teknik gelişmeleryaşanmaktadır. Bu gelişmelerin en önemli ayaklarından biri olan saklamausulleri ve teknolojisi sayesinde taze sebze ve meyvelerin uzun süre tazeliğinikoruyarak saklanmasının sağlanması sebze ve meyvelerin ait olduğu mevsimkavramını değiştirdi. Artık sebze ve meyvelerin ait olduğu bir mevsimden sözetmek zordur. Mesela yılın her mevsimi manavlarda domates, taze fasulye, biber,patlıcan gibi yaz sebzesi olarak bilinen sebzeleri görmek mümkündür. Bugelişmelerin yaşanmasının bir sonucu olarak da bir sebze veya meyveninmevsiminin beklenmesi dolayısıyla o sebze veya meyveye olan özlem ve iştiyak,azaldı ve hatta kalmadı. Kışın kavun ve karpuz gibi meyveleri bilerahatlıkla temin edebilmek mümkün iken, Yaz ortasında da portakal gibimeyveleri bulmak mümkündür. Bu durumda hiç kimse artık “domates mevsimi gelsede domates yesek” gibi bir özlem içinde olamıyor.
Halen “doğal” ibaresinin kullanılabileceği veteknolojik gelişmelerden etkilenmeyen ancak mevsimi gelince tüketebildiğimizbazı sebze ve meyvelerde vardır. Bunlar, tarımı yapılmayan, doğadan sadecevakti gelip yeşerdiğinde bulabileceğimiz doğal otlardır. Hemen her yörede varolup değişik isimlerle isimlendirilen bu otlardan, her yörede farklıyemekler yapılmaktadır. Bu yöreye mahsus isimleriyle bazılarını şöylesıralayabiliriz. Korpit,(rışvat veya Déjnık de denir),Kenger, Ahbandır,Strizerk (altındiken,çakıl dikeni) Hardal, Kardi(yılan yastığı),Isırganotu,Sirdım(yabani sarımsak),Ebegümeci (Tolık), Kuzukulağı, bunlardan sadece birkaç tanesidir.
İlkbahar aylarında bulunabilecek bu otlardan lezzetliyemekler yapmak mümkündür. Otların yemek yapılmasında genel olaraktemizlendikten sonra kendi suyunda haşlanmaları ve sonra yağda soğan, salça vebaharatlarla kavurma ya da fırında pişirme gibi metotlar uygulanır.
Şimdi pazarlarda bol miktarda Ahbandır bulmak mümkündür. Bazı yerlerde“Akbandır” olarak söylense de asıl adı “Axbandır” olup toprak kelimesininKürtçesi olan “Ax” kelimesinden gelmiştir. Ancak Türkçe’de “x” sesiolmadığından Ahbandır olarak yazılması daha uygun olmaktadır.
Özellikle Karacadağ bölgesinde dağda veya bağların içinde bulunabilen,toplanması eziyetli ama yemesi lezzetli olan bir ottur. Siverek bölgesindebaharın yemekleri arasında ilk sıraları alan Ahbandır, başka bölgelerde başkatürleri olup Akbaldır, Akyıldız, tükürükotu gibi değişik isimlerleanılmaktadır.
Siverek yöresinde lezzetinin yanında bir de idrar söktürücü, kalbinritmini düzenleyici ve kuvvetlendirici etkisinin, ayrıca böbrek ve idraryolları iltihabı ve kumuna, iştah açmaya ve sinirleri kuvvetlendirmeyeiyi geldiği yönünde inanışlar vardır. Ancak bu şekilde birbirine benzeyen veaslında zehirli olabilen bazı otlarda vardır. Bu sebepten dolayı yenilebilen özelliktekitüm otları işin ehli olan kimselerin toplaması ve bilen insanların onayındangeçirdikten sonra tüketmek gerekir. Bir yörede var olup yenilmekte olan bazıbitkiler başka bir memlekette zehirli otlar grubunda yer alabilir. Bundatoprak, iklim ve bölgede yaşayan canlılar etkili olabilmektedir.
Ahbandır bölgede genellikle bulgur pilavı içinde, soğanla birlikte kavurma,ya da börek içinde kullanılarak tüketilir. Pazar tezgâhında görüp tadını merakedenler veya daha önce fırında yemeğini denemeyenler için “Fırında ahbandır”yemeğini tarif etmeğe çalıştım.
Malzemeler:
1 Kilo Ahbandır
½ çay bardağı zeytinyağı
1 Kaşık Kırmızı pul biber
1 soğan
3 diş sarımsak
Bir tutam karabiber, tuz
1 su bardağı kaşar rendesi
Yapılışı:
Ahbandır doğranır ve bir tencerede kısık ateşte pişmeye bırakılır.(Ahbandırpişince su salan bir bitkidir. Sulanması tazeliğine göre değişebilmektedir.Yeterince sulanmasa bir miktar su eklenebilir)
Kendi suyunda 10 dakika kadar haşlandıktan sonra (varsa fazla suyusüzülür). Yağ, Yemeklik olarak doğranan soğanlar, ince doğranmış sarımsak, tuzve diğer baharatlar da eklenir ve bir süre kavrulur.
Isıya dayanıklı cam bir tepsiye konularak ısıtılmış fırında 20 dakikapişirildikten sonra üzerine kaşar rendesi serpilir ve tekrar fırına verilir. 4dakika sonra çıkarılarak servis edilir.
Afiyet olsun.
Diğer Yazıları
- NEDEN OLMASIN? 04 Ağu 2025, 09:37
- SU BİTERSE... 28 Tem 2025, 09:20
- SICAĞIN EN TATLI İLACI: YAZ ŞERBETLERİ 21 Tem 2025, 10:03
- BİR DEMLİK ÇAY... 14 Tem 2025, 10:23
- YAZ AYLARINDA BESLENME ÖNERİLERİ 07 Tem 2025, 09:13
- YEMEK PROGRAMI MI EDEPSİZLİK Mİ? 30 Haz 2025, 10:57
- LEZZETLİ ZEHİR: MSG 23 Haz 2025, 10:18
- MEYVE YEME ADABI 16 Haz 2025, 09:51
- EMEĞE SAYGI 10 Haz 2025, 09:40
- KIYMA DEYİP GEÇMEYİN… 02 Haz 2025, 09:37
- TIRNAKLI EKMEK ÇİLESİ 26 May 2025, 09:37
- SAĞLIKLI İÇECEKLER 19 May 2025, 09:23
- LEZZETLİ ZEHİRLER: JELİBON VE CİPSLER 12 May 2025, 09:42
- BİBERİN ACISI, CEHALETİN YAKICILIĞI… 05 May 2025, 09:43
- KUZUKULAĞI 28 Nis 2025, 10:51
- AHİRET İNANCI 21 Nis 2025, 10:20
- KÖPEK MAMASI VE SALDIRGANLIK 14 Nis 2025, 09:26
- OTOGARLAR VE DÜNYA HAYATI... 07 Nis 2025, 09:42
- BAYRAMDA BESLENME 24 Mar 2025, 10:27
- RAMAZAN DAVULU 17 Mar 2025, 09:45
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.