Üniversitede öğrenci iken bir yayınevinde, Avrupa'dan ithal edilen bir ilkokul eğitim setinin tanıtılması amacıyla "eğitim uzmanı" unvanı ile bir süre çalıştım. Çalışma sistemi şöyle idi:
Yayınevi, okulları gezerek öğrencilere broşür veriyordu. Öğrenci broşürü götürüp velisine veriyordu. Veli broşürü inceleyip eğitim setini daha yakından tanımak ihtiyacı hissederse broşürün arkasında bulunan formu doldurup, "eğitim uzmanının evime gelerek bu eğitim setini anlatmasını istiyorum" bölümünü işaretleyip telefonunu ve adresini yazıp imzalıyordu. Yayınevi bu talepler doğrultusunda verilen telefon numarasından veliye ulaşıyor hem tanıtım için evine gidilmesini teyit ediyor, hem de uygun olan tarih ve saati belirleyip randevu oluşturuyordu. Bu doğrultu da oluşturulan randevu bana veriliyor, bende buna uygun hareket ediyordum.
Gündüz okulda olduğumdan dolayı benim için oluşturulan randevuların hepsi gece saat 20.00 dan sonra idi. İşleyiş güzeldi. Tanıtımını yaptığım eğitim seti de çok yararlı ve güzel bir materyal idi. Kaliteli ve güzel bir plastikten mamul bir kutu vardı. Okey taşlarına benzer bir tarafında birden başlayıp 32 ye kadar olan rakamlar, diğer tarafında ise renkli şekiller vardı. Her bir taşın üzerindeki renkli şekiller bağımsız olarak hiç bir mana ifade etmiyordu ancak, tamamı belli bir düzen içinde yan yana oturtulduğunda anlamlı bir şekil veya resim oluşuyordu. Bunun için sette yer alan matematik, Türkçe ve diğer dersler ile ilgili kitapçıklarda konu anlatımından sonra Otuz iki sorudan oluşan deneme sınavları vardı. Öğrenci bu soruları sırayla cevaplandırmak durumunda idi. Mesela herhangi bir numaralı taşı alır eline . Bu numara aynı kaçıncı soruyu cevaplandırması gerken numaralı soruyu okur, cevabının sonunda cevap kaç numaralı rakam da verilmiş ise taşı kutuda yer alan aynı numaradaki bölmeye yerleştirirdi. Tamamı bittiğinde kutuyu kapatıp ters çeviri ve açar, eğer istenen şekil oluşmuş ise test doğru cevaplanmıştır. Herhangi bir terslik var ise sorular tekrar gözden geçirilirdi. Güzel bir sistemdi. Pahalı sayılırdı ama, O günün teknolojik şartlarında değişik bir sistem olduğu için ekonomik durumu iyi olan veliler için çok cazip bir eğitim materyali idi.
Bir gün fakültede dersimin bitiminden sonra şirkete gittim ve o gün ki randevu listesini aldım. Dört randevum vardı. Dolayısıyla dört set alıp hareket ettim.o akşam İlk gittiğim ev oldukça zengin görünümlü, bahçeli bir villa idi. Kapıyı frak giymiş bir hizmetçi açtı. Yaka kartımı gösterip durumu izah ettim. Bekle deyip gitti. Biraz sonra geldi ve beni içeri aldı. Bahçeden yürürken azgın iki tane köpek bana saldırmak için yırtınıyor bir halde idi. Zincirlerinden bir boşalsalar her halde benim parçalarım bile kalmayacaktı. Uzun sayılacak bir bahçe yürüyüşünden sonra nitekim köşkün kapısına ulaştık. İçeri girdim ve salon gibi bir yerde beklememi istediler. Biraz sonra asık suratlı, hani "yüzünden şer akıyor" ibaresinin eksik bile kalabileceği elli yaşlarında bir adam geldi. Evinde bulunmama rağmen bana hitaben "ne istiyorsun" lafına şaşırdım. Biraz da hayret ettim. Neyse ki kısa zamanda toparlandım. Adam ellerini arkasında birleştirmiş karşımda durmuş bir vaziyette beni küçümseyen eda ile benden cevap bekliyordu. Ben de
"-Efendim ben değil, siz istemişsiniz" deyip önce kendimi tanıttım, üniversite öğrencisi olduğumu söyledim. Kendilerinin bu saatte randevu talebine rağmen nezaket gereği rahatsız ettiğimden dolayı da özür dilediğimi söyledikten sonra da o an orda bulunma sebebimi nazik bir dille anlattım.
Bunun üzerine adam sert ve azarlayıcı bir şekilde:
"-Ne seti kitabı be! Ben de böyle şeylere para verecek göz var mı? Benim zamanım kıymetlidir. Çabuk terket burayı dedi. Doğrusu neye uğradığımı şaşırmıştım. Biraz da telaşlanarak ayağa kalktım ve yine de yaş itibariyle benden yaşlı olmasına hürmeten,
"-kusura bakmayın rahatsız ettim" dedim ve çıktım. Gelirken bana eşlik eden hizmetçi yine bana eşlik ederek bahçe kapısına doğru yürüdük.
Bana:
"- kusura bakma bey çok asabi." dedi. Sesini biraz daha alçaltarak " Anlayacağın huysuz biri" diyebildi. Ben de tebessüm ederek ona:
"Sen canını sıkma ben alışkınım böyle şeylere. İyi akşamlar" dedim ve ayrıldım. O gece başka randevularım da vardı. İkinci gideceğim ev İncirli den bir kaç durak aşağıda meteoroloji adıyla bilinen ve bazı gecekonduların da olduğu bir semt idi. Gecekondu evlerini belirtmemdeki gaye buralarda ekonomik gelirleri düşük vatandaşların yaşıyor olmasıydı. Oradan da pek ümidim olmamasına rağmen Randevularıma sadakat gösteriri ve ne olursa olsun gitme prensibim olduğundan dolayı belirtilen adrese gittim. Adresteki sokağa girince köşede Kırk Beş, Elli yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim bir adamın beklediğini gördüm. Otobüs durağının karşısında duruyordu. Beni görünce elimdeki çantadan tahmin etmiş olmalı ki bana doğru geldi ve :
"-Kardeş, eğitim uzmanı sen misin" evet deyince. Bana doğru geldi ve ceketini iliklemeye çalışırken de bir yandan elini uzatıp,
"- Hoş geldin. Bizim eve gideceğiz. Ben evi ararken sıkıntı çekmeyesin diye burada bekledim" dedi.Doğrusu çok şaşırmıştım. Ne diyeceğimi şaşırmıştım. Kısa bir hal hatır sorma faslından sonra büyük bir saygı ve ihtimamla buyur etti, yürümeğe başladık. İçimden acaba beni bir devlet görevlisi veya memuru mu zannediyor diye geçirdim.Bunun için Kendimi tanıtmaya üniversite öğrencisi olduğumu söyleyerek başladım. O isminin Süleyman olduğunu, Elazığlı olduğunu ama rızık peşinde buralara kadar geldiğini ve Belediyede temizlik görevlisi olarak çalıştığını söyledi. Doğrusu adamın gösterdiği samimiyet ve sıcaklık uzun bir süreli dostluğun veya ciddi bir akrabalık bağının var olduğu konusunda beni şüpheye bile sevk edecek cinsten idi. Bu nedenledir ki; O na "Süleyman abi" diye hitap etmeye başlamış ve kısa sürede samimi olmuştuk. Derme çatma sayılacak bir bahçe duvarının aynı şekilde eski ve kırık bir kapısını aralayıp gecekondu olduğu muhtemel bir evin önünde durduk. Kapıyı çaldı içerden büyük bir kalabalık grubun uğultusu geliyordu. Açılan kapıdan beni içeriye buyur etti. Girdik. Geçtiğimiz oda küçük sayılırdı. İçerde yaklaşık on veya on iki kişi vardı. İçimden "epey kalabalık bir aile" diye geçirdim. Bir tarafta Eski yaylı bir kanepe, tam karşı tarafında da üzerinde minder ve nakışlı yastıkların olduğu bir divan vardı. Kadınlar bir tarafta erkekler bir tarafta duruyordu. Hepsi de büyük bir saygı ile bana "hoş geldin" dedi.Oradakilerin ve ev sahibinin sıcak ve samimi tavırları, evin ve odanın mütevaziliği çok hoşuma gitmişti.Kendimi bir an memleketimde akrabalarımın içinde hissetmiştim. Ben oturmadan hiç biri oturmadı. Neyse oturduk. Hoş beş ettikten sonra ev sahibi Süleyman abi evdekileri tanıttığı zaman anladım ki ev sahibinin tek bir çocuğu var. ilkokul üçüncü sınıfa gidiyor. Adı Zeynep . Evdeki diğer kalabalık ise komşularıymış. "Zeynep için bir eğitim seti alacağız tanıtım için gelecekler siz de gelin" diye davet etmişler. Onlar da büyük bir merak ve memnuniyetle kabul edip gelmişlerdi. Hepsi gariban sayılacak insanlardı...
Süleyman abi ve eşi Ayşe abla bana o kadar samimi davranmışlardı ki bir an önceden tanıştığımız veya akraba olma ihtimalimizin varlığı konusunda kafamda tereddütler oluşmaya başlamıştı.
Gerçekten de samimi bir ortam oluşmuş bunun ahengine kaptırarak ben de harika bir gece geçirmiştim. Bir ara Süleyman abi ye, o anda orada olmayıp, Üniversitede veya askerde olabilir düşüncesiyle Zeynep'ten başka çocuklarının olup olmadığını sordum. Biraz duraksadı. Derin bir nefes çekti ve Dört çocuklarını ikisini doğmadan ikisi ni de doğduktan hemen sonra kaybettiklerini anlatırken mahzunlaştı. Sonra da:
"- Uzun sayılacak bir aradan sonra Allah bize Zeynebimizi gönderdi. Ne kadar şükretsek azdır" dedi. Doğrusu ben belki de acılarını depreşmeye neden olduğu için bu soruyu sorduğuma pişman olmuştum.
Ben hemen tanıtımı yapıp ayrılmak durumunda olduğumu söyledim. Süleyman abi :
"Acelen niye? Ayşe ablan börek yapmış, sırf sen geleceksin diye. Böreği yedirmeden bırakmaz valla" diye gayet samimi bir hitapta bulundu. Ben de "daha gidecek iki eve randevum olduğunu" söyleyince Ayşe abla çay ve börek faslını hızlandırma gayretine girdi.Çaydan sonra da hemen meyve ikramında bulundular ki bence sırf o akşam onlara misafir gideceğim için meyve aldıkları kanaati oluştu. Değim yerindeyse " İçim cız etmişti."
Eğitim Setini özellikle de kullanacak olan çocuğu muhatap alarak anlattım. Ayşe abla Bu arada çay ikramında bulunurken bir yandan da büyük bir merakla beni dinliyordu. Evde bulunan herkes Çıt çıkarmadan adeta soluklarını tutmuş bir vaziyette beni dinliyorlardı. Kendimi eski türk filmlerindeki köy öğretmeni rolünde hissetmeye başlamıştım. Anlatımımı tamamladıktan sonra, Zeynep'e bir iki örnek yaptırdım, hemen kavramış ve başarmıştı. Bu evdeki herkesi çok mutlu etmişti. Tanıtımını yaptığım Eğitim seti şimdiye kadar hiç böyle ha birinin eline geçmemişti. Ev sahibi ve evde bulunan zevat bu seti çok beğendiler. Süleyman abi artık Fiyat konusunu konuşalım demiş, Benim de içime bir sıkıntı girmeye başlamıştı. Ailenin ekonomik durumunu düşündükçe fiyatı nasıl söyleyeceğimi düşünür olmuştum. Zira. Bu eğitim setinin satış fiyatı Süleyman abi gibi bir işçinin maaşının en az yarısı demekti. Zeynep, Ayşe abla ve Süleyman abi nin heyecan ve merak dolu bakışları beni oldukça müteessir ediyordu. İçimden bir hesap yapıyordum;
Bu seti bu aileye satarsam, zaten zar zor geçindikleri apaçık ortada olan bu aile. Ne yer ne içerler. Evet pahalıydı. Ben ne yapabilirdim ki? Çaresiz fiyatı söyleyecektim. Fiyatı söylediğimde evde buz gibi bir hava esmeye başlamıştı. Süleyman Abi ve Ayşe ablanın kanları çekilmişti neredeyse ama bunu hiç de yansıtmamışlardı.. Hiç bir şey diyemeden öylece bir kaç dakika geçti. Süleyman abi Zeynep'in tereddüt ve endişe dolu bakışlarına karşılık:
"-Zeynebime feda olsun, Paranın ne önemi var. " dedi. Bununla beraber küçük Zeynep'in çakmak çakmak bakan gözlerinde resmen bir bayram havası esmişti. Süleyman abi bana dönerek:
"Canım Kardaşım, biz okuyamadık çocuklarımız okusun bunun için ne gerekirse yapacağız. Sonuçta parayı onlar için kazanıyoruz" dedi.
Olan biteni içimden değerlendirdikten sonra kararımı vermiştim. Bu pahalı eğitim setini bu gariban aileye satmayacaktım. Evet kesin olarak satmayacaktım.Bu işi yapmaya başladığımdan beri İlk defa bu kadar satın almak isteyen bir aileyle karşılaşmıştım. Ancak; bu aileye bu eğitim setini satmak onları büyük bir eziyete koymak olacaktı. Herkes merak içinde satış sözleşmesini çıkarıp taksit senetlerini yapmamı beklerken ben, içimden yaptığım basit bir hesabın sonucunu ilan etmeye hazırlanıyordum. İçimden " Bir aylık kazancımın karşılığı olan bir eğitim seti bu aileye ve özellikle de küçük Zeynep'e helal olsun. Bir aylık kazancımı bu çocuğun mutluluğu için harcasam çok mu?" diye geçirdim ve kararımı açıkladım:
"-Ben bu seti size satmayacağım." dedim. Herkes ne demek istediğimi anlamamış olacak ki birbirine ve bana merak dolu bakışlar fırlatmaya başladı. devam ettim:
"Bu set benim Küçük Zeynep'e hediyem olacak" dedim. Kısa bir şaşkınlıktan Sonra toparlan Süleyman abi:
Olmaz, kabul edemem. Dedi. Olur mu hiç? Senin emeğin, Talebe adamsın. Mümkün değil" diye tekrar edip duruyordu. Ben herkesin şaşkın bakışları arasında çantamı topladım ve ayağa kalktım. Evdekilerin tamamı da ayağa kalktı. Ben Zeynep'i yanıma çağırıp saçlarını okşarken, bu arada onun boyuna ayak uydurabilmek için de çömelmiştim. Gözleri o kadar mutluluk doluydu ki... Eğitim setinin olduğu paketi ona uzattım ve:
"-Zeynep bu senin. İnşallah çok başarılı olacaksın" dedim. Zeynep boynuma sarılırken babası ve Annesi de halen olmaz böyle parasız kabul edemeyiz demeyi sürdürüyordu. Ben biraz daha hızlandım ve evdekilerle vedalaşıp kapıya yöneldim. Süleyman abi ve Ayşe Abla dışarı kadar geldiler. Süleyman abi:
"-Kardeşim, bak böyle olmaz. Senin kazancına nasıl engel olacağız? Kazancını bize verdin" diye söylenirken ben son bir veda için dönüp onlara:
"Bu akşam o kadar büyük bir kazanç içine girdim ki anlatamam. Sizin gibi değerli dostlarım, arkadaşlarım oldu. Bir de Küçük bir kızın kalbini kazandım. Bunun para ile ölçülmesi olur mu? Her şey para ile ölçülür mü? Siz gönlünüzü ferah tutun" dedim. Bu arada karı koca ikisinin de gözleri dolmuştu.
Nihayet, ara sıra evlerine gideceğimin ve unları unutmamamın sözünü aldılar ve vedalaşıp ayrıldım. O gece çok harika bir iş yaptığım için kendimi kutlamalıydım.
Ertesi, gün şirkete gittiğimde hiç beklemediğim bir sürpriz ile karşılaştım. Bir aylık satışlarım çok iyi olduğu için "Ayın Eğitim Uzmanı " seçilmiş ve ödül olarak da yarım cumhuriyet altını ile taltif edilmiştim. Gözümün önüne bir anda Süleyman abi, Ayşe abla ve Zeynep geldi. Allah'ım sen ne büyüksün. Sana şükürler olsun diye içimden dua ettim.
Üniversiteyi bitirene kadar bir kaç kez daha onları ziyarete gittim. Ancak daha sonra görüşemedik. İnşallah Zeynep okuyup önemli yerlere gelmiştir...
Afiyette kalın
Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin
Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Reklam Alanı
Diğer Yazıları
- YEŞİL ERİK TAVASI 22 Nis 2024, 09:41
- BADEM ÇAĞLASI VE FIRKİYYE YEMEĞİ 15 Nis 2024, 09:48
- İMAN KUVVETİ… 01 Nis 2024, 12:43
- SAĞLIKLI İÇECEKLER 18 Mar 2024, 10:16
- HİBİSKUS ŞERBETİ 11 Mar 2024, 12:33
- RAMAZAN GELİYOR... 04 Mar 2024, 09:23
- DAHUDİYET 26 Şub 2024, 09:22
- HURMA KAVURMASI 19 Şub 2024, 10:38
- BİR EĞİTİM ÖYKÜSÜ 12 Şub 2024, 09:36
- ÖĞRETMENLİĞE İLK ADIM... 05 Şub 2024, 09:41
- ŞİFALI BİTKİ ÇAYLARI 29 Oca 2024, 11:25
- ÇAY GÜZELDİR... 15 Oca 2024, 09:13
- BİR LEZZET ŞÖLENİ: AYVALI KAVURMA 08 Oca 2024, 10:19
- BALIK 01 Oca 2024, 10:29
- URFA YEMEKLERİ 18 Ara 2023, 10:37
- BİR SARAY YEMEĞİ: MUTANCANA 04 Ara 2023, 12:00
- BİR SÜRYANİ YEMEĞİ: DOBO 27 Kas 2023, 09:53
- CENNET HURMASI KURUTMA 20 Kas 2023, 10:02
- EY YAHUDİ! 13 Kas 2023, 09:50
- ALİ DEDE HAYRATI VE CÖMERTLİK 06 Kas 2023, 10:17
- BAL KABAĞI 31 Eki 2023, 10:20
- BİR FİLİSTİN YEMEĞİ: MAKLÛBE 23 Eki 2023, 09:52
- ETTEKRARU AHSEN 09 Eki 2023, 12:51
- EMEĞE VE YEMEĞE SAYGI 02 Eki 2023, 12:57
- KONSERVE 26 Eyl 2023, 12:31
- EĞİTİM VE ÖĞRETİMDE DOĞRU METOTLAR 11 Eyl 2023, 12:26
- LEZZET Mİ ZEHİR Mİ 04 Eyl 2023, 13:33
- SEBZE KURUSU 28 Ağu 2023, 12:51
- ET YEMEKLERİ 21 Ağu 2023, 12:52
- TURŞU KURMA 14 Ağu 2023, 13:40
- DOLMALARIN ŞAHI (ŞIHILMAHŞİ) 31 Tem 2023, 13:17
- TERK EDİN BU İĞRENÇ DAVRANIŞ1! 24 Tem 2023, 12:52
- AHVALİMİZ BUDUR... 10 Tem 2023, 11:32
- ALIŞVERİŞ ADABI 03 Tem 2023, 11:28
- ARMUT KEBABI 26 Haz 2023, 10:27
- ŞİFALI SU 19 Haz 2023, 12:46
- DOĞAL İÇECEKLER 13 Haz 2023, 15:25
- KURBAN ETİ 29 May 2023, 14:37
- 21 MAYIS DÜNYA SÜT GÜNÜ VE SÜT HAFTASI 22 May 2023, 13:48
- BEDEVİLİK Mİ? MEDENİYET Mİ? 15 May 2023, 15:44
- ANNELER GÜNÜ... 08 May 2023, 15:02
- GIZLAVET AYAKKABILAR... 01 May 2023, 13:52
- PARMAK YALAMA ALIŞKANLIĞI... 24 Nis 2023, 13:52
- RAMAZAN BİTERKEN… 10 Nis 2023, 14:30
- AÇLAR VE TOKLAR… 03 Nis 2023, 14:21
- RAMAZAN AZ YEME AYIDIR 27 Mar 2023, 14:46
- "İÇİMİZDEKİ BEYİNSİZLER" YÜZÜNDEN BİZİ DE HELAK ETME ALLAH'IM... 20 Mar 2023, 14:37
- KADIN HAKLARI 06 Mar 2023, 15:25
- ÜSLÛB ÖNEMLİ! 27 Şub 2023, 13:53
- DEPREM İLAHİ BİR İKAZDIR 20 Şub 2023, 14:09
- EKMEĞİMİ KİRLETME! 13 Şub 2023, 18:06
- ESAS DENETİM... 08 Şub 2023, 16:37
- YAŞAM KALİTESİ VE CEHALET 30 Oca 2023, 14:17
- ANNE-BABA SEVGİSİ... 23 Oca 2023, 17:29
- YOĞURT VE HİJYEN 16 Oca 2023, 16:11
- DOYUMSUZLUK 09 Oca 2023, 13:48
- HİNDİ 02 Oca 2023, 14:09
- HASTA YEMEĞİ… 26 Ara 2022, 13:59
- BUGÜN YİNE YÂDIMA ANNEM DÜŞTÜ… 19 Ara 2022, 12:55
- EKMEĞİMİ KİRLETME 12 Ara 2022, 12:44
- ANNEM… 05 Ara 2022, 13:42
- AÇ DEĞİLİZ AMA DOYMUYORUZ 28 Kas 2022, 13:47
- KIŞ ÇAYLARI 21 Kas 2022, 13:16
- ÇORBA 14 Kas 2022, 13:08
- ASKIDA EKMEK 07 Kas 2022, 13:57
- TURŞU KURMA 31 Eki 2022, 13:35
- AHİLİK VE TİRİT 17 Eki 2022, 12:53
- OKUL VE BESLENME 03 Eki 2022, 13:24
- SUMAK 26 Eyl 2022, 13:11
- MEYVE YEME ADABI 12 Eyl 2022, 12:59
- KARAMSAR VE İYİMSER BAKIŞ AÇILARI 05 Eyl 2022, 13:42
- TAM BUĞDAY EKMEĞİ 22 Ağu 2022, 12:58
- EKMEK SEÇME ALIŞKANLIĞI 15 Ağu 2022, 12:39
- PARMAĞINI YALAMA ALIŞKANLIĞI VE HİJYEN 01 Ağu 2022, 12:09
- DOMATES, BİBER, PATLICAN. 25 Tem 2022, 13:14
- GÖSTERMELİK HİJYEN 18 Tem 2022, 12:31
- SEMİZOTU 04 Tem 2022, 12:51
- ZEYTİN YEME ADABI 20 Haz 2022, 12:37
- KABAK 13 Haz 2022, 12:41
- KİLO ALMAK KOLAY VERMEK ZORDUR 06 Haz 2022, 13:17
- “YAŞAMAK İÇİN YEMEK” VEYA “YEMEK İÇİN YAŞAMAK” 30 May 2022, 12:53
- YEŞİL ERİK TAVASI 23 May 2022, 13:34
- RAMAZAN, İKRAM VE CÖMERTLİK 18 Nis 2022, 13:20
- RAMAZANDA SAĞLIKLI BESLENME 11 Nis 2022, 13:23
- RAMAZAN VE İSRAF 04 Nis 2022, 13:35
- SOFRADA BENCİLLİK… 21 Mar 2022, 13:20
- KOKU FESTİVALİ 07 Mar 2022, 14:17
- HİJYEN YOKSA LEZZET OLUR MU? 28 Şub 2022, 13:10
- KIZ ERKEK AYRIMI 07 Şub 2022, 13:26
- YÜZEYSEL VE DERİNLEMESİNE TEMİZLİK 18 May 2020, 12:57
- HİJYEN EĞİTİMİ 18 Şub 2019, 12:25
- ANNE-BABA İLE EVLAD ARASINDAKİ SEVGİ 21 Ağu 2017, 13:45
- SİVEREK TAVA 05 Tem 2021, 11:26
- AYKIRI BİR LEZZET: KEME 05 Nis 2021, 11:28
- HÜKÜMDARIN DÖRT ZEVCESİ 11 Eyl 2017, 13:32
- KUZU BOŞLUK DOLMASI 20 Oca 2020, 13:11
- HAKSIZ MIYIM? 22 Haz 2020, 19:05
- AHİLİK SİSTEMİNDE TERBİYE 02 Kas 2020, 13:26
- YANLIŞ BİLİNENLER VE "ŞILLIKÎ" TATLISI 29 Nis 2019, 20:36
- EKMEĞİN KEPEKLİSİ… 31 May 2021, 10:42
- KİBE 31 Oca 2022, 13:33
- AÇ DEĞİLİZ AMA DOYMUYORUZ… 20 Ağu 2018, 15:38
- ŞUBATIN YİRMİ SEKİZİ... 01 Mar 2021, 12:13
- YEMEKTE AŞIRILIK… 17 Eyl 2018, 19:00
- KÖTÜ VE İYİ 21 Ara 2020, 14:46
- ÖNCE HİJYEN 03 Tem 2017, 13:43
- ÇAY 03 Oca 2022, 12:11
- BU ZOR GÜNLER EMEKLİLİK PROVASI GİBİ... 06 Nis 2020, 15:40
- EĞİTİM SETİ 07 Tem 2020, 13:35
- BİR ÖĞLEN YEMEĞİ HİKÂYESİ 25 Şub 2019, 12:30
- MİSAFİR OLMA ADABI 27 May 2019, 12:29
- Yöresel Lezzetler 03 Nis 2017, 14:42
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü... 06 Mar 2017, 12:33
- DENETİM 13 Nis 2020, 12:39
- GIDALARDAKİ TEHLİKELİ KATKILAR VE MSG 10 Haz 2019, 13:58
- DÜNYA HAYATI 23 Ağu 2021, 11:10
- BERBAT VAZİYETLER 13 Eyl 2021, 12:16
- CÖMERTLİK 04 Haz 2018, 15:29
- MEYVE YEME ADABI 27 Tem 2020, 14:30
- YİYECEK ÜRETİMİNDE TEMİZLİK 09 Eki 2017, 12:54
- HER ŞEYDE BİR HAYIR VARDIR 19 Şub 2018, 13:37
- AHİRETTEN GELEN HARÇLIK… 11 Eki 2021, 11:09
- URFA (YÖRESEL) YEMEKLERİ 01 May 2017, 13:37
- EĞİTİM VE ÖĞRETİMDE DOĞRUYU BULMAK… 10 Eyl 2018, 14:29
- ET SARMA 27 Ağu 2018, 13:46
- HASTANEDE YEMEK… 22 May 2017, 14:40
- MEFTUNE 24 Kas 2020, 13:15
- PEHLİ KEBABI 21 Tem 2020, 12:50
- BİR BAŞKA AÇIDAN İSRAF… 15 Oca 2018, 13:35
- SÜTÜN ÖNEMİ VE 21 MAYIS DÜNYA SÜT GÜNÜ 20 May 2019, 12:16
- TELEVİZYON VE OBEZİTE 14 Ağu 2017, 13:06
- BAYAT EKMEK 21 Eki 2019, 16:09
- TURŞU 01 Kas 2021, 11:10
- İLİM ÇİN'DE DE OLSA... 14 Ara 2020, 13:14
- DOMATES 21 Eyl 2020, 13:29
- TELEVİZYON VE OBEZİTE 04 Şub 2019, 12:33
- PİKNİK ADABI 02 May 2018, 12:32
- KARNABAHAR 29 Eki 2018, 13:36
- TAZE SARIMSAK 27 Ara 2021, 11:30
- DÜNYA İNSAN İÇİN BİR İMTİHAN YERİDİR 14 Oca 2019, 12:09
- KARA REYHAN 09 Tem 2018, 13:01
- KIRIK BİBERLER… 31 Tem 2017, 13:35
- SABIRLI OLABİLMEK... 23 Eki 2017, 19:18
- MENENGİÇ KAHVESİ 18 Kas 2019, 15:53
- SİGARA KÖTÜDÜR... 25 Eki 2021, 11:21
- KURUTULMUŞ SEBZELER 11 Mar 2019, 18:38
- HAYAT EVE SIĞAR... 30 Mar 2020, 17:27
- SOFRALARIN OLMAZSA OLMAZI :PİLAV 06 May 2019, 12:40
- BOĞAZDAN GELEN BELA: ŞİŞMANLIK 05 Ağu 2019, 13:37
- KEME KEBABI 22 Nis 2019, 20:06
- BAYRAMDA BESLENME 19 Haz 2017, 14:33
- TEMBELLİK... 26 Nis 2021, 12:04
- “SEYYİD-ÜT-TAAM” YEMEKLERİN EFENDİSİ… 31 May 2020, 15:36
- BİR EKMEK HADİSESİ… 29 Oca 2018, 14:01
- YEMEK KÜLTÜRÜ VE FIRIN YEMEKLERİ… 22 Tem 2019, 13:24
- DOBO 04 Ara 2017, 12:57
- Bediüzzaman'ın Yeme İçme Kültürü 27 Mar 2017, 12:21
- HAKİKATİN ÖYKÜSÜ (2) 18 Ara 2017, 15:34
- KUR'AN'IN TERCÜMESİ 28 Ara 2020, 14:01
- İNCE HESAPLAR 01 Şub 2021, 11:54
- KIŞLIK KAVURMA 12 Eki 2020, 14:40
- AYVALI KAVURMA 03 Ağu 2020, 13:37
- İNCİR 02 Eyl 2019, 13:47
- PİKNİK ADABI 30 Nis 2018, 19:56
- ÇİFT SARILI YUMURTA 24 Eyl 2018, 15:45
- EMEĞE VE NİMETE SAYGI 28 Oca 2019, 12:32
- Yemekte Bencillik... 20 Şub 2017, 12:39
- YEŞİL ERİK 28 Nis 2018, 12:58
- TAZİYE YEMEĞİ Mİ? ZİYAFET Mİ? 18 Mar 2019, 12:45
- KÜÇÜK ŞEYTAN… 09 Eyl 2020, 18:44
- İMTİHAN SIRRI VE BAZI GİZLİLİKLER... 28 Haz 2021, 11:03
- ZEYTİN 12 Kas 2018, 12:29
- PEŞİN HÜKÜM 10 May 2021, 13:32
- ŞEYTANİ HADİSELER 02 Ağu 2021, 11:28
- İFTARDA ÇORBA 27 Nis 2020, 13:26
- SARIMSAK DEYİP GEÇMEYİN... 12 Tem 2021, 11:10
- ÇİFT SARILI YUMURTA 02 Mar 2020, 12:31
- FIRINDA HİNDİ 08 Oca 2018, 12:46
- MEVLİD-İ NEBİ (S.A.V) VE TİRİT YEMEĞİ 18 Eki 2021, 11:05
- HAKİKATİN ÖYKÜSÜ (1) 11 Ara 2017, 13:02
- KORONADAN KORUNABİLMEK... 16 Mar 2020, 12:29
- BİR EKMEK HADİSESİ… 21 May 2018, 15:52
- HOCA AĞABEY... 17 May 2021, 12:38
- HÜNKÂRBEĞENDİ 01 Oca 2020, 13:51
- HAMAKAT 12 Tem 2020, 19:58
- BAŞARIYA YEMEK ÖDÜLÜ... 24 Oca 2022, 13:21
- BALIK 16 Ara 2019, 15:54
- BAL KABAĞI 17 Şub 2020, 17:17
- CENNET HURMASI 06 Kas 2017, 13:02
- TATİL ADABI 07 Ağu 2017, 14:31
- YİYECEK İMALATINDA ŞEFFAF OLMAK… 09 Ara 2018, 13:54
- AÇ DEĞİLİZ AMA DOYMUYORUZ 22 Oca 2018, 14:11
- HAZAR GÖLÜ, ELAZIĞ VE HARPUT KÖFTESİ 03 Şub 2020, 13:18
- KALİTELİ EKMEK 27 Eyl 2021, 11:25
- KÜLTÜR MANTARI 15 Kas 2021, 11:44
- SEBZELERİN TEMİZLENMESİ 26 Kas 2018, 12:18
- ISPANAK 18 Oca 2021, 13:19
- KAHVALTI 24 Ara 2018, 13:52
- KÜÇÜK KIZ 25 Kas 2019, 13:27
- HURMA KAVURMASI 12 Haz 2017, 13:29
- KENDİNİ ÖLDÜRMEK 14 Haz 2021, 11:28
- BABAMIN NASİHATİ... 15 Eki 2018, 15:18
- TEMEL SEBZELER... 13 Ara 2021, 11:41
- YEMEKTE BENCİLLİK... 10 Ara 2018, 12:19
- BİR PATLICAN YEMEĞİ: “ŞEYH MUALLA” 26 Ağu 2020, 13:36
- YOĞURT KİRLENMESİN… 07 May 2018, 12:59
- RAMAZANDA BESLENME 29 May 2017, 14:15
- VİCDAN, ALLAH KORKUSU VE HİJYEN 31 Tem 2019, 20:08
- HAYVANLARIN VERDİĞİ DERSLER … 09 Haz 2020, 14:24
- AYKIRI BİR LEZZET: KEME 09 Nis 2018, 17:38
- ÜZÜM PEKMEZİ 13 Kas 2017, 14:24
- SARIMSAK 20 Eki 2020, 16:38
- YEMEK VE SAĞLIK 15 Şub 2021, 12:07
- İNSAN VE DÜNYA 07 Ara 2020, 16:26
- YETERLİ BESLENME 31 Ara 2018, 12:23
- AŞURE 02 Eki 2017, 12:41
- ZEYTİN 27 Kas 2017, 12:57
- Haçın üstünde neden karga 13 Oca 2017, 20:09
- 2070 YILINDA YAZILMIŞ BİR MEKTUP 19 Ağu 2019, 13:53
- HZ. MUHAMMED(A.S.) GİBİ YİYEBİLMEK… 19 Kas 2018, 12:18
- SOFRANIN IŞILTISI PİLAV 02 Ara 2019, 16:33
- KEREVİZ 06 Oca 2020, 13:15
- TAM DÖRT YIL OLDU… 30 Eyl 2019, 19:24
- AHİRETE İMANIN BAŞKA BİR DELİLİ 19 Nis 2021, 12:51
- AŞURE 16 Ağu 2021, 11:32
- SALAVAT YOKUŞU... 15 Tem 2019, 13:35
- BABAMIN SOHBETLERİ… 08 Eki 2018, 13:22
- HACDAN GELEN TOZ 01 Ağu 2018, 14:35
- ETLİ KENGER AŞI 25 Mar 2019, 14:14
- ŞÜKÜRSÜZLÜK… 16 Eyl 2020, 13:17
- İMAN GÜCÜ… 17 Tem 2017, 13:18
- TEBESSÜM 15 Mar 2021, 11:53
- MAHLÛTA ÇORBASI 25 Ara 2017, 12:56
- ESNAFLIK VE HOŞGÖRÜ 13 Ağu 2018, 14:12
- MIRRA FİNCANI, BOSTANA, SALATA TABAĞI VE HİJYEN 25 Eyl 2017, 13:17
- ZENGİNLİK... 19 Mar 2018, 12:50
- FIRINDA EKMEK BEKLEME ADABI 08 May 2017, 14:08
- Yiyeceklerdeki Tehlikeler 20 Mar 2017, 12:36
- İĞNEYİ KENDİNE BATIRABİLMEK... 01 Tem 2020, 21:32
- CİĞER DOLMASI 01 Eki 2018, 15:12
- AHBANDIR 26 Mar 2018, 12:50
- TAZE PEYNİR VE KAYNATMA İŞLEMİ 17 Haz 2019, 16:55
- SAĞLIKLI BİR YAŞAM AMA NASIL? 11 Kas 2019, 15:45
- YARPUZ EKŞİSİ 01 Nis 2019, 14:42
- BİR ZAMANLAR SEVK KAĞIDI VARDI... 08 Şub 2021, 11:33
- DOMATES BİBER PATLICAN... 08 Tem 2019, 13:30
- TALİHSİZ VAZİYETLER... 06 Eyl 2021, 13:09
- RAMAZAN VE KORONA 11 May 2020, 16:00
- YİYECEK İMALATINDA ŞEFFAF OLMAK… 03 Ara 2018, 13:09
- ETİN DİNLENDİRİLMESİ 19 Tem 2021, 11:22
- YENİDÜNYA KEBABI 14 May 2018, 12:27
- FIRINDA EKMEK BEKLEME ADABI 21 Oca 2019, 12:35
- EKMEK PARASI 22 Eki 2018, 12:43
Popüler Haberler
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum