22 Ağustos 2025 Cuma akşamı, saat 23:30 sularında, beni misafir olarak davet eden bir organizasyonun arabasıyla o ana kadar hiç tanımadığım üç arkadaşla birlkte yola çıktık...
1071 Malazgirt zaferi'nin 954 ncü yılını kutlamaları kapsamında; üç dört günlük bir tertiplenmiş olan etkinliğin; 26 Ağustos 2025 Salı gününe kadar devam edileceği tarafıma bildirildi. Kısaca özetlemem gerekirse, program; 26 Ağustos 1071 Malazgirt zaferi'nin kazanıldığı güne denk gelecek şekilde planlanmıştı.
Evet, Şanlıurfa'dan ayrılıp Diyarbekir Isitkametinde yola revan olduğumuzda; ben yol arkadaşlarımıza, gelin birbirimizi tanıyalım dedim.
Önce kendimi tanıtıp ve ne iş ile meşgul olduğumu, dile getirdim.
Sonra sırasıyla, Ali Bey, Sabit Bey, Ahmet ve Fehmi beyler de kendilerini tanıttılar. Burada şöyle bir soru akla gelebilir. Peki bu beylerin soy isimleri, meslek veya ünvaları yok muydu?
Olmaz olur mu? Tabiki vardı, sadece şu kadarını sizlerle paylaşabilirim; ki her biri bir oluşumun başkanı ve bölgesinin sorumlusuydu. Soyisimleri ve ünvanlarının mahrem kalmasını tercih ettim. Zira bendeniz, onların şeref misafiri olduğum için, onlarla ilgili malumat paylaşmayı uygun bulmuyorum. Allah var hepsi de, bana çok iyi mihmandarlık örneğini sergilediler. Özellikle şahsıma karşı, hiçbiri saygı ve hürmetten kusur etmediklerine şahit oldum. Hepsine ayrı ayrı sevgi ve muhabbetlerimi sunuyorum.
Evet, program gereği, önce Malazgirt'te gidecek, iki gün orada kaldıktan sonra Ahlat'ta dönüp oradaki programları da yerinde izleyip geri Şanlıurfa'ya dönecektik. Malazgirt'te Sabahın, saat sekizi gibi giriş yaparken; doğruca etkinliğin yapıldığı alana gittik...
Alana vardığımızda, alanın tarihi otağ ve bayraklarla süslenmiş olduğunu görünce, maziyi hayal edip o günkü şartlarda, insanların nasıl bir yaşama tutunduklarını düşündüm. Bu arada, alanda benim en çok dikkatimi çeken, irili ufaklı Filistin bayraklarının alanın hemen her yerinde olmasıydı... Yetim Gazze ve başına gelenleri düşünüp, duygulanmamak mümkün müydü?
Etkinlik alanında, Türkiye'nin hemen her yerinden insanların gelmiş olduklarını gördük. Bunu nasıl anladığımı soracak olursanız, çünkü etkinlik alanında; dernek, teşkilat, platform vs. logolu otağların bir hayli kalabalık olduğundan anladık bunu.
Alanı biraz dolaşayım derken, hemen karşımızda; Karakeçililer derneğinin otağı ilişti gözüme. Oraya doğru giderken, otağın yanında olanların tanıdık olduklarını görünce; gölgede oturup biraz hasbihal edip, Malazgirt Meydan savaşı ve bu günkü kutlamalar hakkında konuştuk. . .
Devam edecek.
