Reklam Alanı

ŞİMDİ MUHASEBE VE KUCAKLAMA VAKTİ!

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı
"Öncelikle, daha depremin yaraları sarılmamışken; 28 Mayıs gecesinde seçimin kazanılmasını kutlama (!) adı altında, Şanlıurfa'mıza yakışmayan şekilde çarşı ve sokakları birer silah poligonuna çeviren davranışları tasvip etmediğimizi ve uzak olduğumuzu buradan belirtmek istiyoruz. İnsanların hala ağladığı ve canlarının yandığının üzerinde daha birkaç ay geçmişken ve yaraları kanayan bunca insanlarımız varken; hiçbir şey yokmuş gibi davranmak, tek kelimeyle kalp katılığından başka bir şey değildir...  Efendim, malum 28 Mayıs 2023, pazar günü Cumhurbaşkanlığı için yapılan seçimin ikinci turu da, sorunsuz bir şekilde bitti... Ülkemize ve tüm İslâm âlemi için hayırlara vesile olmasını temenni ediyoruz...  Bundan sonra, milletin iktidar emanetini kendisine tevdi ettiği AKP hükümeti başta Cumhurbaşkanımız sayın Receb Tayyib Erdoğan olmak üzere, tüm partililerin bunun üzerinde daha çok tefekkür ve muhasebe edeceklerini düşünüyoruz! Seçim yarışı geride kaldı, bundan sonra insanlar sizden hizmet bekliyorlar. Ekonomi başta olmak üzere, ülkemizin birliği, dirliği ve güvenliği adına; daha kalıcı adımların atılması öncelikli temennimizdir. Bugünden günden sonra, zafer sarhoşluğuna kapılıp birilerini yerme vakti değil; aksine tüm insanları kucaklamak ve onlara hizmet etmenin yanında, gönüllerini kazanmak, tevazuu ve muhasebe zamandır... Lütfen en alttaki devlet memurundan, en üsteki makamlarda oturan insanlara varıncaya kadar, vazifeli olan kardeşlerime buradan seslenmek istiyorum; biliniz ki her şey gibi Makamlar da geçici ve süreleri/ömürleri fani olan birer emanettirler. Makamlar sizi kibre kaptırmasın, alçakgönüllü olun,  insanlarınız arasında asla ayırım/kayırım gözetmeyin... İnsanlara karşı şefkatli ve merhametli olun. İnsanları hor ve bayağı görmeyin, onlara tepeden bakmayın. Ata binen, atın ayağının yerde olduğunu unutmasın. Bir birimizi kırmayalım, kimseye kin gütmeyelim. (İhanet ve suçu ispat olmayıncaya kadar herkes masumdur) Seçim havasını geride bırakıp, ülkemiz ve milletimizin geleceğine odaklanın. İnsalığa karşı, her birimize düşen önemli vazifelerin olduğunu asla unutmayalım. Seçim süresince yaşanan gergin havayı, farklı mecralara çekip; birbirinizi kötü şeylerle itham etmeyiniz. Kim ne yaparsa kendisine yapar. Neticede her insan fanidir ve öldükten sonra, hesabını size/insanlara değil Rabbine verecektir. Kimin kiminle hak ve hukuku varsa, ilahi mahkemede adil bir şekilde neticeye bağlanacaktır... Bundan şüphe yoktur. İnsanlar hür iradeleriyle baş başadırlar, dileyen inanır, dileyen inanmaz, bu onları bağlar. Temennimiz tüm insanların inanması olsa da, ne yazık ki bu her zaman istediğimiz gibi mümkün olmuyor. Kimsenin inancına hakaret etmeyin, hakaret de kabul etmeyin, çünkü buna hiç kimsenin hakkı yoktur! Özellikle Müslüman kardeşlerimizin bu konuda daha hassas davranmalarını öneririz. Hatırlayın ki, "Rabbimiz Mekke müşriklerinin putlarına dahi dil uzatmamaları konusunda; sahabeyi uyarmıştı! Allah'tan başkasına tapanlara (ve putlarına) sövmeyin; sonra onlar da bilgisizce, düşmanca Allah'a söverler. Böylece biz her ümmete kendi işlerini câzip gösterdik. Sonunda dönüşleri Rablerinedir. Artık O ne yaptıklarını kendilerine bildirecektir.  (En'am. 108) İşte bu uyarı ve ikaz; tefsir usulüne göre, hükmün hususi olması, umumi olmasına mani değildir, evrensel bağlamında; hepimizi bağlamaktadır. Genel geçer, ahlaki ve insani kural budur! Unutmayalım ki, hepimiz bu toprakların asli unsurları olarak, yine birlikte yaşayacak, yine birbirimizin hastasını ziyaret edecek, cenaze ve taziyelerinde bulunacağız. Çünkü birlikte yasadığımıza göre, bir birimizin dar günlerinde bulunmak zorundayız bir yönüyle! Seçimler bir ülkenin, insanlarının hür iradelerini sandıklardan yansıtma eylemidir. İnsanlar tercihlerini doğru mu yapar, yanlış mı yaparlar, orası; tercihini yapanları bağlar bizi değil! Ak partinin tüm üye, yetki ve etki sahiplerine buradan seslenmek istiyorum: " Girdiğiniz bu yeni dönemden sonra, bundan böyle asla kibre kapılmayın. Özellilekle yerel yönetimlerin yetkilileri, geçmişte yapılan bir kısım yanlışları bu dönemde tekrarlanmaları yerine, onları telafi etmeye çalışın ve insanların gönüllerine girmenin meşru yollarını arayın! Özellikle belediye başkanları, başkan yardımcıları, müdür ve birim şefleri; işinizi sağlam yapmanın gayreti içerisinde olun ve yanlışlara asla göz yummayın. Hassaten, kenar mahaller de, garip gurebanin evleri arasından ucube gibi yükselen beş altı katlı gece kondulara, kota farkı adıyla müsaade etmeniz sosyal ve hukuk belediyeciliğin hangi yasasına göre izin veriyorsunuz anlamış değiliz? Yaz mevsiminde sıcaklığın 50 dereceyi bulduğu şehrimizin kenar mahallerinde, insanların  damda yatıklarını bildiğiniz halde, hemde!!! İnşaatların çoğunun denetimsiz ve liyakati/ehliyeti olmayanlar tarafından yap/sat yapıldığını görmezden gelmeyin... Bunun vebali ağır ve büyüktür. Daha deprem felaketinin tinleri kulaklarımızda yankılanmakta olduğunu unutmayın...   Yerin ve göğün hükümranlığı insanlara ait değil, Aziz ve Celil olan Allah’a aittir. Makam ve koltuklar geçicidir. Bu dünyanın birde ötesi vardır unutmayın... Mahkem-i Kübra vardır. Ey idare makamında oturanlar, Allah'tan korkun, insanlara karşı âdil, merhametli ve samimi olun. Zira o Makamlar birer emanetirler, ölumden sonra her şeyin hesabının sorulduğu günde, makamların da hesabı sorulacaktır! Boş yerlere milletin parasını israf etmeyin. Mesela, milletin hakkı olan paralarla, İkide bir şarkıcı ve türkücü çağırmanız doğru ve tasvip edilen bir hareket değildir. O paraların her kuruşunun hesabı vardır. Şarkı türkülerle gençleri motive etmek yerine, onların gönül dünyalarını inşa etmenin meşru formüllerini arayın ve uygulamalı olarak ortaya koyun... O gibi yerlere sarfettiğiniz paraları, daha kalıcı hizmetlere  birde sabahtan aksama kadar sokakları temizleyen o elleri nasırlı ve öpülesi insanlara verin ki, hem size dua etsinler hem de sevinsinler! Toplumun manevi değerlerine dönmesi için, büyük çaba sarfedin... Bu dünyada, hiçbir şey ilelebet ve payidar değildir unutmayın... İktidarlar, hükümetler ve yetkilerin tümü geçici ve fanidirler. Bu dünyada hiç kimse vaz geçilmez değildir. Yerin altı, vaz geçilmeziz diyen insanlarla dolu olduğunu her zaman hatırlayın... Kırıcı değil yapıcı, itici değil kucaklayıcı, kibirli değil mütevazı, acımasız değil şefkatli ve merhametli olun... Toplumdan kopuk değil, onlarla iç içe olmaya azami derecede ihtimam gösterin. Bu günden sonra, muhasebe ve tefekkür zamanıdır... Sakın iktidar olmanın hevesi, aklınızı başınızdan almasın. Belediyeler olarak, işinizi mahşeri vicdanın âdil kurallarına göre yapmaya çalışın... Halkın görmediği şeyleri, Halık'ın haberdar olduğunu bilin! İşi size düşen her vatandaşın işini, kim olursa olsun, mensubiyetine bakmaksızın mümkün mertebe, meşru ve en kolay yoldan yardımcı olup hal etmeye çalışın. İnsanlara git/gel, yaptırmakla onları kendinizden nefret ettirmeyin. Asık suratlı değil, mütebessim olmaya alışın. Millet Vekili olan kardeşler! her biriniz insanların efendileri değil, siz sizi  seçenleri; mecliste temsil edip işlerini vekaleten yürütesiniz diye seçildiğinizi unutmayın. Ey Belediye Başkanları! Ekin arazilerine, dere yataklarına ve inşaat yapmaya el verişli olmayan yerlere; imar izni vermeyin... Sosyal ve âdil belediyecilik anlayışıyla, gerekli olan denetimleri sıkı yapın... Zaman, siyasi polemikleri ve birbirinize laf yetiştirmek zamanı değil, hizmete odaklanma zamanıdır... 85 milyonun tümü, bu ülkenin vatandaşıdır ve herkesin, devletten haklı olarak beklentileri vardır/olacaktır! Dikensiz gül, engelsiz yol yoktur. Siz, hiçbir karşılık beklemeden; vatandaşın beklentilerine karşılık vermeye çalışın,  kötü niyetli olanların zararı kendilerine döner! Yani, her şey önce bizden biter. Biz iyi olursak, başkasının zararı bize etki etmez. Tıpkı Rabbimizin şu âyette bizi uyardığı gibi: "Ey iman edenler! Siz kendinize bakınız. Siz doğru yolda olunca, sapan kimseler size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah'adır. Artık O size yaptıklarınızı haber verecektir. (105) O zaman mesele, her şeyden önce bizim doğru olmamızdan geçer. Biz doğru yolda olunca, sapan kimselerin kötülükleri kendilerine döner! Onun için, bundan böyle eskisinden daha çok çalışmalı, daha çok insanın gönlüne girmeli ve daha çok güven aşılamalısınız! Bak bir yıl sonra, yeniden seçim olacak.  Yerel seçimler. Vatandaş sandıkta kimi koltuğa oturtmayı biliyorsa, indirmeyi de bildiğini unutmayın! Son söz: Siyasetle hiç ilglinemeyen bir kardeşiniz olarak, dışarıdan yaptığımız tespitlere göre; vatandaşın çoğunun, Reis'in hatırı için AKP'ye oy verdikleri kanaatinin topluma hakim olduğunu görmemizdir. Herkes ona göre çalışıp hizmet etme konusunda azami derecede itina göstermelidir diye düşünüyorum... Tabi bunlar, bizim şahsi kanaat ve analizlerimizdir, bizi bağlar! Unutmayalım ki, her zaman Mısıra; mutlaka bir Yusuf, bir Musa çıkagelecektir... kalın sağlıcakla efendim! 01 Haziran 2023 Perşembe.
ŞİMDİ MUHASEBE VE KUCAKLAMA VAKTİ!
Reklam Alanı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.